- Kamuoyuna Duyuru…! - 30 Nisan 2023
- 1915 Olayları ve Konuşulmayanlar - 25 Nisan 2023
- Neden Ak Partiliyim? - 24 Nisan 2023
Sonuçlar henüz netleşmiş değil.
En son ulaşan haberlere göre Joe Biden Michigan eyaletini de aldı ve toplam delege sayısını 264’e yükseltti.
Anlaşılan o ki, Biden işi göğüsleyecek.
Unutkan olup yavaş kaldığı ve hatta yaşlı ve bunak olduğu söylendi. Ama Trump’ın bombardımanına rağmen iyi götürdü ve götürüyor.
Neden böyle oldu?
Trump yarışı önde götürürken bir anda dengeler değişip, nasıl oldu da Biden öne geçti?
Bunun sebebi Korona salgını.
Evet, evet yanlış duymadınız.
Korona salgını ve Trump’ın Koronaya yakalanması yüzünden geride kaldığına inananların sayısı çok fazla.
Hatta öyle ki, Korona’nın tek faydası diyenler bile var.
Tabi ki sebep sadece Korona değil.
Çok bilinmeyenli denklemler gibidir hayat.
Başka sebepler de var:
Korona salgını, Trump’ın da bu hastalığa yakalanması, narsist kişiliği ve ırkçı olması ile iticiliğinin birleşmesi, ABD’de yaşayan insanların daha duyarlı olması, seçimlere gitmeyenlerin mektupla oy kullanmaya özel önem vermeleri gibi…
Sebepleri daha da arttırabiliriz.
Ama şurası var ki, Trump’ın kişiliğinde gün yüzüne çıkan ırkçılık, ayrıştırmacılık, milliyetçi gibi görünme ve popülist yaklaşımlar hızlı bir şekilde yaygınlaşmıştı ve buna tepkili olanlar da seslerini yüksek sesle duyurmaya başladılar.
‘Önce Amerika’ söylemi ABD için önemliydi.
Trump da bunu vurguladı. Hem de psikolojiyi kullanarak. Güvenilmez ve dengesiz birisi olsa da, pankartın zemin rengi mavi, yani güven, sorumluluk ve sadakat.
Yaygara ve çatışma temel özelliği olsa da, Trump’ın danışmanları tam tersi olan mavi rengi kullanmışlar.
Dikkat ettim de, diğer popülist liderler de aynı rengi tercih ediyorlar. Ya pankartlarında ya da giydikleri elbiselerinde…
Adının ABD bayrağıyla özdeşleştirilmesi de diğer bir küstahlık.
‘Trump ABD’dir, ABD Trump’tır’ mesajı çok net veriliyor.
Bu özellik diğer popülist liderlerde de aynı şekilde mevcut.
Ama sanırım artık insanlar biraz olsun farklı düşünmeye başladılar. Başta ABD olmak üzere diğer ülkeler için de aynısını söyleyebiliriz.
Irkçılık, ayrımcılık, popülizm yüklü söylemlerden bunalan insanlar özgür olmak istiyorlar.
‘Bırakın da nasıl düşünmek istiyorsak, öyle düşünelim’ e yönelen insanları görmek beni mutlu ediyor.
Evet, bırakın da insanlar nasıl düşünmek istiyorlarsa, öyle düşünsünler.
Sevgi ve Bilgiyle kalın