Anlatılmaya Çalışılan Mesele Bu

0
Latest posts by Sinan Eskicioğlu (see all)

Almanya’da yaşadığınızda konuşulacak konular bellidir. Genel geçer olan konular futbol, arabalar, işyerindeki problemler ve çevrenin dedikodusu. 

Almanlar da her millet gibi dedikodu yapmayı çok sever hele bir insan masadan kalktıktan sonra hemen onun ardından başlanır konuşulmaya. 

Konuşulan konular toplumdaki gruplara göre çeşitlilik arz eder. Bu bakımdan biraz kısır kalıyor Almanya bu konuda Türkiye’yi düşününce. Belki bu bakımdan Almanya Türkiye’yi kıskanıyor olabilir. 

Çünkü Türkiye’de konuşulacak o kadar çok konu var ki. 

Seçimler yaklaşırken ana konu belli: Seçimler ve İttifaklar.

Kimileri vatan haini kimileri de devletin ve ülkenin gerçek sahipleri. 

Ekonominin durumu, liyakat, rüşvet ve adam kayırma… 

O kadar çok konu var ki. 

Trafik konusu bile hep konuşulur ve neredeyse herkes en doğrusunu bilir ve söyler. Ama iş hayata yani yaşamaya gelince kimse de kurallara uymaz. Çünkü kurallara uymak kolektif bilinci gerektirir. Bu da olmayınca herkes konuşur ama kimse yapmaz. 

Seçim tarihi yaklaştıkça ittifaklar görüşmelerin hızlandırdı. En fazla dikkat çeken de Ak Parti-MHP birlikteliğinin ne yapacağı konusu. 

Yorgunluk diye bir kavram var. Hatta demir bile yoruluyor ve buna metal yorgunluğu diyoruz. 

Siyasi iktidarın yorgun olması da çok doğal ve normal. 

Kolay değil 20 yılı aşkın süredir iktidarda olan bir siyasi parti var, Ak Parti.

Bazı gençler Ak partisiz hayatı görmediler bile. Açıkça konuşmak gerekirse bu bir başarı. 

‘Ak parti için bir başarı hikayesidir’ dersek abartmış olmayız. İktidarda kalma başarısı sergiledi, bu bir gerçek. 

İlk çıktığı zamanki görüşleri ve vaatleri noktasında bakacak olursak başarı var mıdır? Kişiden kişiye göre değişir. 

Şahsım adına söyleyeyim vedalaşmaları hiç sevmem. Giden olsanız da kalan olup el sallayan olsanız da hoşuma gitmez. 

Hoşuma gitmez ama vedalaşırım. 

Özellikle ülkemizde vedalaşabilmek çok önemli. 

Sevgililer ve evli çiftler mesela kolay vedalaşamazlar ve şarkılara konu olur: ‘Ya benimsin ya toprağın’. 

‘Tamam, artık olmuyor’ demek kolay değil tabi ama bunu diyebilmek de insanın nasıllığını ortaya koyan çok güzel bir ölçüt. Hani derlerdi ya ‘birini tanımak için ona önemli bir görev vereceksin ya da koltuk…’

Siyasi iktidarın yol haritasında bazı noktalar vardı dün onlardan biri aşıldı. Mehmet Şimşek görev almayı kabul etmedi ve ayrıca Yeniden Refah da ittifaka katılmayacağını açıkladı. 

Peki şimdi ne olacak? 

Seçim olacak ve sonucunda da halkın teveccühünü alan iktidar olacak. 

Alman bir arkadaşım şöyle bir soru yöneltmişti: ‘Türkiye’de iktidar olmak için neden bu kadar vahşi mücadele oluyor?’

İktidar olmak nimetlerle dolu diyemedim tabi çünkü anlamayacak. 

İktidar böyle olunca da oradan ayrılmak da kolay olmuyor.

Yani vedalaşmak. Bu yüzden zaten vedalaşma konusunda önce kendi hissettiklerimi ifade ettim. 

Bu psikolojiye insanın kendisini hazırlaması gerekiyor. 

Hazırlamazsa ne olur? 
Hazırlamazsa Habertürk TV’de tartışma programında ortaya çıkan görüntüler yaşanır. 

Ak partili olan ve Optimar Araştırma Şirketi’nin de sahibi Hilmi Daşdemir canlı yayında sinirlendi ve stüdyoyu terk etti. 

Bu kadarla da kalmadı ve giderken sloganlar attı. 

‘Kılıçdaroğlu HDP’nin ve PKK’nın adayıdır’ diye haykırarak çıktı stüdyodan. 

Bunu neden yaptı? 
Çünkü araştırma şirketine siyasi iktidar 15’den fazla ihale vermişti. 

İhale aldığı iktidarın vedalaşmasını istemiyor haliyle. 

Muhalefetin söylediği, anlatmaya çalıştığı konu tam da bu.


Giderken çirkefleşmek. 

Olay çıkarmak. 

Mahalle kabadayılığına soyunmak. 

Hakaret ve iftira atmak. 

Kazanırken de kaybederken de efendi olabilmek insanın ne olduğunu gösteriyor vesselam. 

Sevgi ve Bilgiyle kalın

(Not: Optimar Araştırma Şirketi’nin aldığı ihalelerin listesi: 

Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığı’ndan 379 bin 581 TL’lik üç ihale.

Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörlüğü’nden 461 bin 999 TL’lik bir ihale.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı Coğrafi Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü’nden 389 bin TL’lik bir ihale.

Sağlık Bakanlığı’na bağlı Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürlüğü’nden 140 bin TL’lik bir ihale.

Diyarbakır Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’nden 198 bin 900 TL’lik bir ihale.

Sağlık Bakanlığı Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu’ndan 35 bin 500 TL’lik bir ihale.

Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan 59 bin 800 TL’lik bir ihale.

Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan 116 bin 830 TL’lik bir ihale.

Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü’nden 680 bin TL’lik bir ihale.

Mesleki Yeterlilik Kurumu Başkanlığı’ndan 186 bin TL’lik bir ihale.

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’ndan (RTÜK) 369 bin TL’lik bir ihale.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na bağlı Çalışma Genel Müdürlüğü’nden 98 bin 890 TL’lik bir ihale.

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’ndan 38 bin 880 TL’lik bir ihale.

Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu’ndan 99 bin 890 TL’lik bir ihale).

Önceki İçerikGenel Vaziyet Hakkında İsabetli Bir Yorum Yapabilme İhtimali Üzerine Notlar 
Sonraki İçerikAK Parti kendi oyun planının kendisine karşı kullanıldığının farkında değil.. Sürprizlere hazır olalım… 
Sinan Eskicioğlu kimdir? 1974 İzmir’de dünyaya geldi. Agah Efendi İlkokulu’nda eğitim hayatına başladı. İzmir İmam Hatip Lisesi’ni bitirdikten sonra ÖSYM sınavlarında Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni kazandı. Kelam dalında ‘Allah’ın iradesi ve Nedensellik Problemi’ isimli bitirme teziyle, gecikmeli olarak 2000 yılında üniversiteden mezun oldu. 28 Şubat sürecinin etkisiyle İlahiyat fakültesi mezunlarının öğretmen yapılmaması yüzünden 2002 yılına kadar ticaretle ilgilendi. 2002 yılında D.E.Ü. İlahiyat Fakültesi’nde Din Felsefesi dalında yüksek lisansa başladı. Aynı yıl yüksek lisans programını yarıda bırakıp Almanya’ya gitti. Almanya’da Diyanet’e bağlı çeşitli camilerde eğitmenlik ve öğretmenlik yaptı. Duisburg-Essen Üniversitesi Sosyal işler ve yöneticilik bölümünde eğitim aldı. 2007-2011 yılları arasında IGMG (Avrupa Milli Görüş)’de Düsseldorf Bölgesi Eğitim Merkezi müdürlüğü ve bölge eğitmeni olarak çalıştı. 2011-2013 yılları arasında Osnabrück Üniversitesi Protestan Mezhebi bölümünde eğitimine devam etti. 2016 yılından itibaren Ocak Medya gazetesinde köşe yazarlığı yapmaktadır. 2020 yılında gazetenin genel yayın yönetmenliğini üstlenen yazar Almanca, İngilizce bilmektedir. şimdiye kadar yayınlanmış olan yedi kitabı vardır. Yok Edin İnsanın İnsana Kulluğunu- Kişiselleştirilmiş İslam, Zeytin Ağacı (Roman), Katar istanbul, Müslüman Kardeşlerden Ak Parti’ye İslamcılık., Tarihteki Dindar Zalimler. İbn Sina, İbn Haldun

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz