Bahçeli: Devlet hukuk demektir

0

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Yargı Reformu Strateji Belgesine ilişkin yazılı açıklama yaptı. Bahçeli, belgenin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklandığını ve kamuoyuyla paylaşıldığını anımsatarak MHP’nin bu süreci dikkatle takip ettiğini aktardı.

Yargı Reformu Strateji Programı’nın 2 temel perspektif, 9 amaç, 63 hedef, 256 faaliyeti baz ve esas aldığını belirten Bahçeli, şöyle devam etti: “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin uygulama safhasında adalet ve hukuk alanında önemli bir reformun hazırlanmış olması umut ve memnuniyet verici bulunmuştur. MHP, geciken adaletin adalet olmadığı gerçeğinden hareketle adil ve hızlı yargılamanın sağlanması gerektiğini uzun bir süredir vurgulamaktadır. Gerek parti programımızda, gerekse de seçim beyannamelerimizde ana hedeflerimizden birisi olarak vatandaşlarımızın adalete olan güvenlerinin temin edilmesi olduğu açık bir gerçektir. Bu itibarla Yargı Reformu Strateji Belgesi’nde güven veren ve erişilebilir bir adalet vizyonu amacını çok değerli gördüğümüzü herkesin bilmesinde yarar vardır.”

Bahçeli, sağlam teminatlara bağlanmış bir yargı bağımsızlığının demokratik rejim için hayati önemde olduğuna işaret ederek “Hakim ve savcıların liyakat ve vicdan sahibi olmalarıyla kanaat adaletinin tesisi, yargıya olan güveni kuşku yok ki güçlendirecek, hak ile haklı arasındaki muhtemele ve muhtelif uçurumu kapatacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.

Adaletin temel hak ve özgürlüklerin güvencesi olmakla birlikte devletin temeli, milli varlığın harcı olduğunu vurgulayan Bahçeli, bu temel korunduğu müddetçe milli birlik ve dayanışma ruhunun zayıf düşmeyeceğini, zedelenmeye maruz kalmayacağını belirtti.

Bahçeli, şöyle devam etti: “Yargı Reformu Strateji Belgesi’nde, tüm kurumların mülkiyet hakkına, seyahat hürriyetine, ifade özgürlüğüne ve özgürlükleri kısıtlayan tüm uygulamalara karşı duyarlı olacaklarının irade beyanı ve bunun sağlanacağının ifadesi çok isabetli bir hedeftir. Ayrıca insan odaklı hizmet, hak ve özgürlüklerin daha etkin korunması, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığının geliştirilmesi, hukuk güvenliğinin güçlendirilmesi, adalete erişimin kolaylaştırılması, makul sürede yargıla(n)ma hakkının gözetilmesi ve yargıya güvenin artırılması kapsamında belirlenen ilkelerin bizim de geçmişten bugüne savunduğumuz, üzerinde durduğumuz konular arasında olduğu aşikardır.”

Demokrasinin kalıcılığının ifade özgürlüğüyle bire bir bağlantılı olduğunun altını çizen Bahçeli, MHP’nin yaklaşımının da bu olduğunu ifade etti. Hak ve özgürlüklerle adalet sisteminin işleyişi arasındaki sağlıklı ve dengeli irtibat ve illiyet bağının aynı zamanda toplumsal huzur ve iç barış ortamı için vazgeçilmez önemde olduğunu aktaran Bahçeli, şunları kaydetti:

“Yargı Reformu Strateji Belgesi’nde bunun iyi niyet ve samimiyetle gözetilmiş olması büyük bir gelişmedir. Hakim ve savcılar için coğrafi teminat getirilecek olması, aynı zamanda hakim ve savcıların istekleri dışında çalıştıkları yerlerden tayin edilemeyeceklerinin belirlenmesi doğru ve yerinde bir tedbirdir. Devlet hukuk demektir. Kaldı ki Türkiye bir hukuk devletidir. Adalet hem Türk devlet geleneğinin alameti farikası hem de milli bekanın nişanesidir. Hak arama yollarının açık olması etkin, objektif, verimli çalışan bir hukuk ve adalet sistemiyle mümkün olacaktır. Hazırlanan Yargı Reformu Strateji Belgesi’nin kararlılıkla icrası, hukukun temel ilkelerinden ve adaletin ruhundan hiçbir şart altında taviz verilmemesi başlıca dileğimiz ve temennimizdir. MHP milletimizin huzuru ve hukuk güvenliği için alınacak her karara, yapılacak her reforma destek verecek, katkı sağlayacaktır. Adalet varsa ahlak vardır, bu sayede milli anılar parlak bir atiye mutlaka taşınacaktır. Milli vicdan adaletle yaşayacak, adil ve hakkaniyetli bir yargı uygulamasıyla adalet duygusu kök salacak, böylelikle ülkemizin mutlak ve müessir gücü haline gelecektir.”

Bahçeli'den İslamiyet'i ezanla tanıtan müezzine hediye

Bahçeli’den İslamiyet’i ezanla tanıtan müezzine hediye

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, türbe ve caminin ziyaretçilerine beş vakit ezanı makamlarıyla okumasıyla medyada ilgi gören Bursa’daki yaklaşık 6 asırlık Yeşil Cami’nin müezzini Recep Uyar’a, tarihi bir tespih ve gümüş muhafazalı Kur’an hediye etti.

Müezzin Uyar’a Kur’an-ı Kerim ile 18. yüzyılın sonlarından kalma Osmanlı katalin malzemesi kullanılarak işin ustası Hasan Güler tarafından el emeğiyle üretilen tespihi ulaştıran Bahçeli, müezzini telefonla arayıp tebrik etti. Yeşil Cami Müezzini Recep Uyar, Bahçeli’nin duyarlılığından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

İzmit’te 20 yıl imam hatiplik yaptıktan sonra 2002’de Yeşil Cami’ye müezzin olarak atandığını belirten Uyar, ezanın farklı makamlarda okunmasının Türkiye’ye has olduğunu, diğer İslam ülkelerinde her vaktin aynı tonda okunduğunu söyledi. Yerli ve yabancı ziyaretçilere camiyi anlatmaya, Türkiye’yi, Bursa’yı ve İslamiyet’i sevdirmeye çalıştığını belirten Uyar, “Özellikle yabancı misafirlere, yalnızca Türkiye’de okunan, bize de Osmanlı ecdadımızdan kalan ezanın farklı makamlarda okunmasını kısa kısa gösteriyorum.” dedi.

Uyar, sosyal medyada ilgi gören ezan okuduğu görüntülerin ABD, Kanada ve Avustralya’dan gelen 30 profesör ve akademisyen tarafından internete yüklendiğini söyledi.

Müezzin Uyar, şöyle devam etti: “Ben onlara her zaman olduğu gibi plansız, programsız camimizi anlattım, doğal bir şekilde kısaca ezanları okudum. Çok memnun kaldılar, ağlayarak ayrıldılar. Bunun üzerine Türkiye’deki vatandaşlarımız, yetkili kişiler bu ezanlarımızı dinlemişler, memnun ve mesut olmuşlar. En son Sayın Devlet Bahçeli beni aradı, ezana, Türk kültürüne ve İslam’a yaptığımız katkılardan dolayı teşekkür etti. Bize Kur’an-ı Kerim ve güzel bir tespih hediye ettiler. Ben de kendilerine çok teşekkür ettim, Allah razı olsun.”

Ezan okuduğu videonun yayılmasından sonra camiye gelen turist sayısının da artığına dikkati çeken Uyar, ziyaretçilerin çoğunun kendisini görmek istediğini belirtti. Özellikle ezan okumasının istendiğini ifade eden Uyar, “Ama ben genelde camiyi ve İslamiyet’i anlatıyorum. Ezanı okumamız doğaçlama olan bir şeydi ve her zaman yapmıyoruz. Zaten Ezan-ı Muhammedi’yi Türkiye’nin her yerinde benden çok daha güzel, profesyonel olarak okuyanlar var. Bu, sadece doğaçlama gelişti o zaman yoksa benim çok profesyonel olarak yaptığım anlamına gelmiyor.” diye konuştu.

Yeşil Cami’de yıllardır görev yapmasının getirdiği birikimle bu konuda deneyim sahibi olduğunu söyleyen Uyar, “Gelen özellikle gayrimüslimlere ezanımızı sevdirmek için okuduk, bu sayede bazılarının da Müslüman olmasını sağladık elhamdülillah. 7-8 yıl önce gelen Hristiyan gruba okumuştum ezanı. Başlarında papaz da vardı. İçlerinden biri çok etkilendi ve çok ağladı, ‘Ben Muhammed’e, Kur’an’a inanmak istiyorum.’ dedi. Öyle bir anım da var.” ifadelerini kullandı.

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz