- Kılıçdaroğlu: MİT onun emrinde, bizim gizli kapaklı görüşmemiz varsa çıksın açıklasın - 29 Nisan 2023
- Demir Grup Sivasspor 1 – 3 Fenerbahçe.. - 29 Nisan 2023
- Yurt dışına kayıtlı seçmenler oy vermeye başladı.. - 29 Nisan 2023
Başbakan Binali Yıldırım, Esenboğa Havalimanı’nda ABD’nin başkenti Washington’a hareketi öncesinde açıklamalarda bulundu. 7-10 Kasım tarihleri arasında yapılacak ziyarete ilişkin bilgiler veren Yıldırım, ABD Başkan Yardımcısı Michael Pens ile bir araya geleceğini belirtti.
Suriye, Irak, PYD-YPG meseleleri, FETÖ konusundaki talepler başta olmak üzere birçok konunun görüşüleceğini dile getiren Yıldırım, vize işlemlerinin sınırlı da olsa başlamış olmasının olumlu bir adım olarak mütalaa edilebileceğini kaydetti.
Güvence vermek, güvence istemek gibi bir müzakere hukuk devleti ilkelerine uymaz
“Bizim vazgeçemeyeceğimiz şey ülkemizin, milletimizin hassasiyetleridir. Bu hassasiyetlere karşı tarafın da gereken hassasiyeti gösteceğini ümit ediyoruz.” diyen Yıldırım, Amerika’nın tutuklama ve gözaltı konusunda güvence alındığına ilişkin açıklaması konusunda “ABD elçiliğinin açıklaması üzerine Türk büyükelçiliği de karşı açıklamayı yapmıştır. Orada her şey açık, seçik; herhangi bir yoruma ihtiyaç göstermeyecek şekilde izah edilmiştir. İki ülke arasında bazı yargılamalar var, tutuklama işlemleri var. Bu ABD’de de var, Türkiye’de de var. Her iki ülke de hukuk devleti. Hukuk devleti kurallarına göre işlem ifa edilmektedir. Bu bakımdan güvence vermek, güvence istemek gibi bir müzakere hukuk devleti ilkelerine uymaz. Bizim 15 Temmuz darbesi ile ilgili, darbenin arkasında Fetullah Gülen’in olduğu yönünde çok kuvvetli delillerimiz var. Bunun iade edilmesini istiyoruz. Bazı nedenlerle tutuklanmış olan vatandaşlarımızın davalarının görülmesinde de varolan endişelerimizin giderilmesini istiyoruz.”
Fethullah Gülen’in iadesi konusunda yapılacak herşeyin yapıldığını dile getiren Yıldırım, “Artık dosyalar odalara sığmayacak hale gelmiştir. Amerikan yargısının bir anca önce gereğini yapmasını istiyoruz.” dedi.
Offshore Hesapları
Basında çıkan oğullarının offshore hesaplarına ilişkin bir soruya ise Başbakan Yıldırım, şu cevabı verdi:
“Dün, bugün bir gazete şahsım ve ailem hakkında Offshore şirketleri var, yerli değil, milli değil gibi bir haber yapıyor. Vatandaşlarımızın gerçeği öğrenmesinde fayda var. Ben gemi inşa yüksek mühendisiyim, hayatım boyunca denizcilikle uğraştım. Siyasete başlayınca da işlerimi evlatlarıma bıraktım. En küçüğü 33, en büyüğü 40 yaşında. Onlar kendi işini ben kendi işimi yapıyorum.
Siyasete başlarken çocuklarıma benim bir tavsiyem oldu. Devletle hiçbir zaman iş yapmayacaksınız. Yakınına bile yaklaşmayacaksınız, devletin bankalarından hiçbir kaynak kullanmayacaksınız. Denizcilik dünyanın her tarafından şirketleri de var, irtibat noktaları da var. Sanki burada bir iş çeviriyormuş gibi benim fotoğrafımı da basarak bir algı oluşturmaya çalışıyorlar.
Her türlü soruşturma yapılabilir; bunu özellikle de istiyorum
Eğer Türkiye’de veya başka ülkede bir kişi hakkında, ticari faaliyetleri hakkında bilgi almak isterseniz Türkiye’de ticaret sicilinin bilgisini alırsınız. Bunlar açık seçik faaliyet gösteren şirketlerdir. Bu konudaki iddia yeni de değil. Bu gazete ilk defa 2008’de bunları gündeme getirdi. 2014 yerel seçimlerinde ben İzmir’de belediye başkanı adayıyken gündeme getirdi. Olmadı, 2017 mayıs ayında tekrar bunu ısıtıp haber yaptılar. Şimdi de aynı haberi büyük bir usulsüzlük bulmuş gibi servis ediyorlar.
Milletim beni bilir. Benim dokunulmazlığım var ama çocukların yok. Buradan davet ediyorum. Her türlü soruşturma yapılabilir. Bunu özellikle de istiyorum. Hiç kimsenin yanlış bir iş yapıyor gibi gösterilmesi kabul edilemez. Bakın vergi verilmiyor diye itham ediyorlar. Bu haberi yaptıklarında benim çocuklarımın şirketi en çok vergi veren şirketler arasında yer alıyor İstanbul’da. Ve bu şekilde belge veriyorlar. Bana yerli değil milli değil diyenlerin apar topar memleketten kaçanlar olduğunu da milletimizin bilmesi lazım.”