Başörtülü bir polisin, başörtülü kadına zulmettiği bir Türkiye’de ben kime ne anlatacağım?

0

Eski Meclis Başkanı Bülent Arınç, Elips TV’de gündemi değerlendirdi. Ülke yönetiminde söz sahibi olan pek çok imam hatip mezunu olduğuna dikkat çeken Arınç, şunları söyledi:

“İslam’ın güzel ahlak olduğunu bilmemiz gerekir. Ahlak olmadan dindarlık veya İslamiyet olmaz. Bugün ‘ben dindarım’, ‘ben imam hatipliyim’ diyen insanın hiçbir yolsuzlukla anılmaması lazım, hiçbir suç örgütü ile anılmaması lazım. Kavmiyet asabiyeti ne kadar kötüyse, imam hatip asabiyeti de o kadar kötüdür.

Başörtüsü mücadelesi verip de ‘ben bunun için mi mücadele ettim’ diyerek bugün başörtüsünü çıkaranlar. Başörtülü bir polisin başörtülü kadına zulmettiği bir Türkiye’de ben kime ne anlatacağım? Bunların çözülmesi lazım. Başörtüsü için eşiyle, kızıyla mücadele etmiş bir insan olarak bugün başörtüsünü kurtarmış ama pek çok şeyini kaybetmiş insanlarla muhatap olmaktan üzülüyorum.

Eskiden 70 TL’ye doldurduğunuz file, şimdi 400 liraya dolamıyorsa bir şey var kardeşim. Bunu görmezden gelmeyin. Sorunu rahatlıkla kabul edeceksiniz. Bu dürüstlüktür. ‘Ey halkım, pahalılık var.’ Bunun sebepleri de var. Biliyorsanız, makul sebepleri, bunları söyleyeceksiniz. ‘Ama ben bunların hepsini çözeceğim, bana güvenin.’ Millete güven vererek, onların biraz daha sabırlı olmalarını istersin.

Ama birisi, ‘Efendim pahalılık yok, bu psikolojik bir olaydır’ demez mi? Ben daha çok kızdım o zaman. Hanımla pazara çıkıyoruz. Pazar yerlerindeki fiyatlar bazen marketlerin de üzerinde. Günün sonunda bu krizi üç harfliler diyerek marketlere bağladılar. Yapmayın, bu kadar basit değil bu olay. Bunun sebebi maliyet enflasyonudur. Maliyet artıkça bunların fiyatı da artar.

Sağ-sol meselesi Türkiye’de bir tabu olmaktan çıktı. O yüzden daha rahat düşünmek, herkesle birebir; daha saygın, daha itibarlı bir ilişki kurmak lazım. Bu partiler, birbirleri rakipleri olarak görmeli, düşmanları olarak gören anlayışı terk etmek gerek.

‘Alçak’, ‘şerefsiz’, ‘namussuz’, ‘haysiyetsiz’. Asla ve zinhar, hiçbir zaman gündeme gelmezdi. Nasıl kullanılabilir, böyle kelimeler? ‘Hain’, hiçbir zaman kullanılmazdı. Bugün neden böyle? Bir rüzgâr geldi, önüne kattı bizi götürüyor. Bunun bir faydası yok. Sertliğin bir faydası yok.

Merhamet dilini kullanan, şefkatli olan, kul hakkına hiçbir zaman girmeyen ve herkesi şiddet dili, nefret dili ile değil de muhabbet dili ile davet edenler kazanacak. Bir iklim değişikliğine ihtiyaç var. Bir taraf bunu ısrarla yapıyor ve bence iyi yapıyor. Ama karşı tarafın da ondan daha çok kucaklayıcı olması lazım. İterek, söverek, kavga ederek olmaz. ‘İklim değişir, Akdeniz olur, gülümse’ diyor Kemal Burkay.

Cumhurbaşkanlığı seçimini ben Erdoğan’ın alacağını düşünüyorum. Ayrıca temenni ediyorum. Bizim aramızda, başkalarına benzemeyen bir dava arkadaşlığı var. Seçmenimize güvenmek lazım. Ben şu anda sadece bir seçmenim. Her seçimde millet, kendisine güvenenleri boşa çıkarmamıştır. Millet çok akıllı seçim yapar. Millete güvenelim ama ona layık olmaya çalışalım.”

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz