Bilgi Nedir, Nasıl Ulaşılır?

0
Latest posts by Psk. Dr. Ziya Doğan (see all)

Bilmek nedir?

Bilgi neye denir?

Hakkında bilgimizin olmadığı bir şeyi nasıl öğreniriz?

Bilgi, düşünmenin neresindedir?

İnsan zihni amaçlarla çalışır. Bir sorunla karşılaştığımızda onu çözmeyi amaçlıyorsak uygulamalar geliştiririz. 

Bir sorun hakkında daha geniş bir anlayış kazanmak istiyorsak kuramlar yani teoriler ileri süreriz. 

Dolayısıyla uygulama ve kuram düşüncesinin iki yönünü temsil eder. Birbirine rakip değil, zihnimizin birbirini tamamlayan iç içe iki işlevidir.

Diyelim ki bir durakta otobüs bekliyorsunuz. Bineceğiniz otobüs, gelmesi gereken vakitte görünmediyse, çözmek için alternatif yollar ararsınız. Seçenekler arasında başka bir durağa gitmek, taksiye binmek veya beklemek Eğer aceleniz varsa başka çözüm, paranız azsa başka yağmur yağıyorsa başka bir çözüm düşünürsünüz. Şartta, hangi çözümün uygulanacağına dair karar vermek için, otobüsün gelişiyle ilgili genel bir kuramınız vardır. Paranız azsa başka bir durağa gitmek bir çözümdür ama taksiye binmek bir çözüm değildir. Zamanınız darsa taksiye binmek bir çözümdür ama başka bir durağa gitmek çözüm değildir.

***

Bilgi edinmenin ilk gereksinimi, bilmediğini kabul etmektir. 

Birey, bilmediğini fark etmek için kendini denetlemeli, bildiğini sandığı konularda sorular sorarak sınırlarını öğrenmelidir. 

Görüşlerinin görüş, ön yargılarının ön yargı, malumatının malumat olduğunun farkında olmayan bireyler, inançlarına yerli yersiz kesinlik atfederek, ilerideki bölümlerde göreceğimiz düşünme hatalarını işlerler.

Bilmeyen durumdan bilen durumuna geçmek için diğer önemli gereksinim de, bilmek doğal olmadığı için üzerinde çalışmaktır.

Bilimsel geleneğin ve mantığın kurucusu Aristoteles, “İnsan, doğası itibariyle bilmek ister.” der. Ancak yürümek gibi doğal bir yeteneğimiz bile alıştırma, hata yapma, hatayı düzeltme sürecinden geçer. Üstelik herkesin yürüyüşü bir değildir. 

Doğal yürüme yeteneğini geliştiren maraton koşucuları, çok uzun mesafeleri kısa sürede aşabilmektedir. Bu demek oluyor ki, bilgiye olan doğal eğilimimize rağmen, bilgi edinme konusunda kendimizi yetiştirmek zorundayız. Yoksa yürüme yeteneğimiz olsa da emeklemeye devam ederiz, hızlı koşma yeteneğimiz varsa bunu ortaya çıkaramayız.

Bilmediğini kabul eden ve bilmeye niyetlenen birey, sağlıklı düşünme için en önemli adımları atmıştır. 

Bundan sonrası, bireyin karşılaştığı her iddiayı sebepleriyle birlikte düşünerek, onların kendisi ve başkaları için faydalarını gözeterek, zihnî ve bedenî tüm yeteneklerini harekete geçirmiş bir şekilde çalışmasına bağlıdır.

Bu sırada kendi inançlarını da sorgulayacak ve bastığı toprağı sağlamlaştıracaktır.

Sağlıklı düşünen birey, ruhun ve bedenin ihtiyaçlarını dengeleyerek, benliğin güçlerini kullanmak suretiyle bilgi edinmeye gayret eder. Ancak edindiği bilginin pasif bir alıcısı olmak yeterli değildir. 

Sağlıklı düşünen birey, eyleme geçmeyen düşüncelerinin kişiliğini tehdit ettiğinin farkında olarak, öğrendiklerini fiziksel aktivite veya ibadet gibi eylemlere dökmeyi ihmal etmez. Bu sayede, hem maddî hem de manevî varoluş alanını genişletir.

Çözümleme yapma, yaratıcılık, açık görüşlülük, iletişim kurma ve sorun çözme başlıklarının altında değerlendireceğimiz bu yetenekler, hem uygulama anlamında hem de kuramsal olarak düşünmenin farklı boyutlarını inceleyecek ve yaşamı sürdürmenin olduğu kadar ona anlam vermenin de sağlıklı düşünmekle nasıl mümkün olduğunu göz önüne serecektir.

Yarın: Bilgi Olmayan Şeyler De Var

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz