Büyüme tahmini yüzde 2,2’ye çekilecek

0

Alman hükümetinin, 2022 için daha önce yüzde 3,6 olarak açıklanan resmi büyüme beklentisini Rusya-Ukrayna savaşının olumsuz etkilerinden dolayı bu yıl ikinci kez aşağı yönlü revize ederek yüzde 2,2’ye çekeceği bildirildi.

Alman Haber Ajansı’nın (DPA) haberine göre, Rusya-Ukrayna savaşının yol açtığı belirsizliklerin yüksek olması ve Kovid-19 salgınından 2 yıl sonra savaşın özellikle emtia fiyatları ve tedarik zincirleri açısından önemli riskler içermesi nedeniyle Alman hükümeti, bu yıl için büyüme tahminini “önemli oranda” düşürecek.

Hükümet, bu yıl için daha önce yüzde 3,6 olarak açıklanan resmi büyüme beklentisini savaşın olumsuz etkilerinden dolayı aşağı yönlü revize ederek yüzde 2,2’ye çekecek. Haberde, özellikle enerji arzındaki bir kesintinin, büyüme tahmininde yeniden aşağı yönlü bir revizeye sebep olacağı belirtilerek, Alman hükümetinin 2023 için ise yüzde 2,5 büyüme beklediği kaydedildi.

Almanya’nın önde gelen 5 ekonomik düşünce kuruluşu, 13 Nisan’da ülkenin bu yıla ilişkin büyüme tahminini, savaşın etkileri nedeniyle yüzde 4,8’den yüzde 2,7’ye indirirken, “Rusya’dan enerji arzının dondurulmasının 2023’te resesyona neden olacağı” uyarısında bulunmuştu.

Salgının ilk yılı olan 2020’de Alman ekonomisi yüzde 4,6 küçülürken, geçen yıl yüzde 2,9 büyüme kaydetti. Alman hükümetinin ekonomiye yönelik bahar dönemi tahminlerini Ekonomi Bakanı Robert Habeck’in 27 Nisan Çarşamba günü açıklaması bekleniyor.

Almanya’da yeni hükümet, 26 Ocak’ta, Angela Merkel Başbakanlığındaki eski Alman hükümetinin bu yıl için yüzde 4,1 olarak açıkladığı resmi büyüme beklentisini Kovid-19’un Omicron varyantının oluşturduğu sıkıntılardan dolayı aşağı yönlü revize ederek yüzde 3,6’ya çekmişti.

İngiltere'de hayat pahalılığı etkisini artırıyor

İngiliz Ulusal İstatistik Ofisi, (ONS), “İngiltere’de artan yaşam maliyetini bireyler üzerindeki etkisi” başlıklı geçen yılın kasım, bu yılın mart ayları arasındaki dönemi kapsayan ve 3 bin kişiyle yapılan anketin sonuçlarını açıkladı.

Açıklamada, ankete katılanların yüzde 87’sinin mart ayında hayat pahalılığının artış kaydettiğini düşündüğü, bu oranın geçen yıl kasım ayında ise yüzde 62 seviyesinde olduğu bildirildi. Ankete katılanların yüzde 43’ünün mart ayı itibarıyla, enerji faturalarını ödemekte zorlandığı belirtilen açıklamada, yüzde 30’luk kesimin ise konut kredisi ödemelerini yapmakta veya ev kiralarını ödemekte zorlandığını belirttiği bildirildi.

Açıklamada, ankete katılanların yüzde 43’ünün gelecek 12 ay içerisinde tasarruf yapamayacak durumda olduklarını vurguladığı kaydedildi.

İngiltere’de mart ayı itibarıyla yıllık bazda yüzde 7 artış kaydeden enflasyon, son 30 yılın en yüksek seviyesine çıkmış durumda. Uzmanlara göre ülkede enerji faturalarındaki üst limitin 1 Nisan’da artırılması nedeniyle önümüzdeki dönemde enflasyonun daha da artması bekleniyor.

İngiliz enerji denetim kuruluşu Ofgem tarafından 6 aylık aralıklarla yapılan değerlendirmenin sonucunda, enerji şirketlerinin tüketicilerin faturalarına yansıtabileceği üst fiyat limitinin yıllık toplam 1.277 sterlinden yüzde 54’lük artışla 1.971 sterline yükseltilmesi yönünde verdiği karar, 1 Nisan itibarıyla uygulamaya girmişti.

Böylece, ülke çapında 18 milyon hane halkının faturalarına dün itibarıyla yıllık toplam 694 sterlin eklenmiş oldu. Ülkede enerji analistleri, artan enerji maliyetlerinin yansıtılmasıyla tüketicilerin yıllık faturalarında uygulanabilecek üst limitin, bu yılın ekim ayında bir kez daha artırılarak yıllık toplam 2 bin 600 sterline kadar yükseltilebileceğini bildiriyor.

Ülkede, ortalama bir maliyetle değerlendirmesi yapılan konutlarda kiracıların her ay ödeme zorunda olduğu belediye vergilerinde ise ülkenin farklı bölgelerine en az yüzde 2,4 ile 3,7 arasında artış yapıldı.

AP milletvekilleri Almanya'dan Rusya'ya enerji yaptırımları konusunda destek istedi

AP’deki çeşitli siyasi partilerden 50 milletvekili, Almanya Başbakanı Olaf Scholz’a ortak mektup gönderdi. Mektupta, Ukrayna’nın iki aydır Rusya’nın “acımasız, sebepsiz ve haksız” askeri saldırılarına maruz kaldığı, Avrupa Birliği’nin (AB) Ukrayna’yı destekleyecek önlemler aldığı ve Rusya’ya benzeri görülmemiş yaptırımlar uyguladığı belirtildi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in savaşa son vermediğine ve AB üyesi ülkelerin şimdiye kadar Rusya’ya tam bir enerji ambargosu uygulanması konusunda anlaşma sağlayamadığına işaret edilen mektupta, “AB, Putin’in cebine günde yaklaşık 800 milyon avro ödemeye devam ederek savaş makinesini finanse etmesine yardımcı oluyor.” değerlendirmesinde bulunuldu.

Enerji ithalatında AB şirketlerinden ödeme aldıkları için Gazprombank veya Sberbank gibi büyük Rus bankalarının mevcut yaptırımların dışında kaldıklarına dikkat çekilen mektupta, AB’nin 2020 yılında Rusya’dan 64 milyar avroluk enerji ürünü ithal ettiği, bunun söz konusu dönemde Rusya’nın 61,7 milyar avroluk askeri bütçesini karşılamaya yeterli olduğu kaydedildi.

Rusya-Ukrayna savaşıyla petrol ve doğal gaz fiyatlarının arttığının vurgulandığı mektupta, “Şimdi AB, Rusya’ya 2020’de ödediğinden 3,5 kat daha fazla ödeme yapıyor. Bu durum devam ederse AB, 2022’nin sonuna kadar Rus enerjisine yaklaşık 200 milyar avro ödemiş olacak.” ifadeleri kullanıldı.

“AB’nin Rusya’ya enerji ödemelerinin yüzde 70’i petrol alanında”

Bu durumun AB’yi ahlaki olarak zor durumda bıraktığı belirtilen mektupta, Rus petrolüne ve petrol ürünlerine acilen ambargo uygulanmasının Rusya ekonomisine büyük etkisi olacağı, AB’nin Rusya’ya enerji ödemelerinin yüzde 70’inin petrol alanında olduğu bilgisi paylaşıldı.

Almanya da dahil olmak üzere AB ülkelerinin deniz yoluyla petrol arzını sağlamak için gerekli altyapıya sahip olduğu, petrol ambargosunun hemen uygulanabileceği, bunun petrol fiyatlarında sınırlı bir etkisi olacağı, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) üyesi 30 ülkenin söz konusu talebi kolaylıkla karşılayabileceği aktarıldı.

Mektupta, Rusya’ya enerji ambargosunun yüksek ekonomik maliyetleri olacağı korkusunun abartıldığı, enerji ambargosunun Alman ekonomisine etkilerinin yönetilebilir seviyede olacağı ifade edildi. Enerji ithalatını durdurmanın Rusya ekonomisini yıl sonuna kadar yüzde 30-40 küçülteceği belirtilerek, bunun Putin’i savaşa son vermeye ikna edebileceği kaydedildi.

AP’nin Rusya’dan petrol, kömür, nükleer yakıt ve gaz ithalatına tam ambargo uygulanması çağrısında bulunduğuna işaret edilen mektupta, AP tarafından talep edilen yaptırımların uygulanmasının AB üyesi ülkelere bağlı olduğu bildirildi.

Mektupta, Almanya da dahil bazı AB üyesi ülkelerin bu ambargoya karşı çıktığı yönünde haberler yer aldığı anımsatılarak, AB yaptırımlarının bu nedenle kabul edilmediği ve AB’nin Putin’in savaş makinesini finanse etmeyi sürdürdüğü aktarıldı. Öte yandan, Almanya’nın AB’nin petrol ambargosu uygulaması halinde Putin’in ülkeye doğal gaz arzını kesmesinden çekindiği, Almanya ve AB’nin Putin’in şantajına boyun eğmemesi gerektiği ifade edildi.

Mektupta, Alman hükümetinden tarihin doğru tarafında yer alması ve AB’nin enerji ambargosunu desteklemesi istendi. AB, şimdiye kadar Rusya’ya yönelik 5 yaptırım paketi uygulamaya koydu. Son yaptırım paketi kapsamında Rusya’dan kömür ithalatının ağustostan itibaren bitirilmesi de kararlaştırıldı.

Uluslararası basında, AB’nin Rusya’ya yönelik yeni bir yaptırım paketi hazırladığı, bu paketin içinde Rusya’dan petrol ithalatının durdurulması ve bazı ilave Rus bankalarını uluslararası ödeme sistemi SWIFT’ten çıkarılması gibi tedbirler yer aldığı ifade ediliyor.

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz