- Terfi ve görev sürelerinin uzatılmasında yeni uygulama.. - 31 Mart 2023
- Seçmen kaydı sorgulanmasına ilişkin açıklama.. - 31 Mart 2023
- Silahlı saldırının faili yakalandı.. - 31 Mart 2023
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Kahramanmaraş merkezli depremlerde 6 bin 807’si yabancı uyruklu olmak üzere toplam 49 bin 589 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.
“Şanlıurfa’da dün gece şebeke suyu arıtma tesisi tam kapasite devreye alınmış, abonelerin yüzde 50’sine su ulaşmıştır. Bu gece tamamına ulaşacak.” diyen Oktay, ‘Türkiye Tek Yürek’ kampanyasında taahhüt edilen miktarın 82 milyar 454 milyon 611 bin lirasının AFAD hesaplarına yatırıldığını söyledi. Oktay, şu ana kadar deprem bölgesinden 345 bin 97 vatandaşın oy kullanmak için ikametgah değişimi yaptığını belirtti.
Oktay, sel felaketinin yaşandığı ilk andan itibaren Adıyaman ve Şanlıurfa’da AFAD, jandarma, emniyet ve TSK personelinin arama kurtarma faaliyetlerinde görev yaptığını, sel felaketinde 18 vatandaşın hayatını kaybettiğini ve 3 vatandaş için arama çalışmalarının sürdüğünü bildirdi.
Adıyaman’da elektrik kesintisi bulunmadığını, Şanlıurfa’da ise birkaç abone hariç elektriğin tamamen verildiğini aktaran Oktay, Şanlıurfa merkez şebeke suyu arıtma tesisine su sağlayan Atatürk Barajı su alma tünelindeki sorunların giderildiğini anlatarak, şunları kaydetti:
“Dün gece saat 22.00 itibarıyla şebeke suyu arıtma tesisi tam kapasite olarak devreye alınmış ve merkez ilçelere su verilmeye başlanmış olup, abonelerin yaklaşık yüzde 50’sine su ulaşmıştır. Bu gece itibarıyla da bu bölgenin tamamına ulaşmış olacaktır.
Depremden etkilenen illerimize AFAD tarafından 22 milyar 328 milyon 330 bin lira olmak üzere kamu kurum ve kuruluşlarımız tarafından toplam 31 milyar lira ödenek gönderilmiştir. Türkiye Tek Yürek kampanyasında taahhüt edilen miktarın, 82 milyar 454 milyon 611 bin lirası bağışçılarımız tarafından AFAD hesaplarına yatırılmıştır. İllere gönderdiğimiz ödenekler ve toplanan yardımlar afet bölgemizin yeniden ayağa kalkması ve vatandaşlarımızın ihtiyaçları için kamu kurumlarımızın planlamaları dikkate alınarak değerlendirilmekte, kullanılmaktadır. Halihazırda önceliğimiz barınma, beslenme ve şehirleri yeniden ayağa kaldırma çalışmalarıdır. Asrın felaketinde vatandaşlarımızın geçici barınma ihtiyacını karşılamak amacıyla bölgeye ilk andan itibaren başlattığımız çadır ve konteyner kurulumları aralıksız sürmektedir. Şu ana kadar 354 çadır kent alanları oluşturulmuştur. Bireysel talepleri ile birlikte 480 bin çadır kurulumu tamamlanmıştır. Kurulan çadırlarda 1 milyon 921 bin vatandaşımıza barınma hizmeti sunulmaktadır. Ayrıca depremden etkilenen illerimizde 245 konteyner kent alanı ve toplam 108 bin 155 konteyner kurulumu planlanmıştır. Şu ana kadar 25 bin konteyner kurulumu tamamlanmıştır. Kurulan konteynerlerde toplam 96 bin 444 vatandaşımıza barınma hizmeti sunulmaktadır.”
“Her bir vatandaşın yasalardaki hakkını kullanmasını arzu ediyoruz”
Oktay, çadır ve konteyner kentlerdeki her bir konteyner ve çadırın ikametgah olarak belirlendiğini ve ikametgah olarak tescil edildiğini bildirdi. Seçim sürecine girildiğini hatırlatan Oktay, her bir vatandaşın yasalardaki hakkını kullanmasını arzu ettiklerini ifade etti.
Depremzede vatandaşların oy kullanmak için başka bir yere ikametlerini aldıklarında herhangi bir hak kaybı yaşanmayacağını ve depremzede vatandaşların bulundukların yere ikametgahlarını çok rahat alabileceğini vurgulayan Oktay, “Şu ana kadar da ikametgah değişimi yapan 345 bin 97 vatandaşımız bulunmaktadır.” dedi.
Afet bölgesinde ve afet bölgesi dışında çadır, konteyner, GSB yurtları, oteller, kamu misafirhaneleri, MEB tesisleri ve diğer tesislerde toplam 2 milyon 343 bin vatandaşa barınma hizmeti sunulduğunu aktaran Oktay, deprem bölgesine depremin yaşandığı ilk günden itibaren ısıtıcı, yatak ve battaniye dağıtımına devam edildiğini söyledi.
Oktay, kamu kurumları ve sivil toplum kuruluşları vasıtasıyla günde 2,5 milyon kişiye 3 öğün sıcak yemek verildiğine işaret ederek, depremden etkilenen illerde beslenme ihtiyacını karşılamak için gerekli tüm seyyar mutfakların hizmet verdiğini kaydetti.
Oktay, deprem bölgesinde ramazan hazırlıklarının devam ettiğini ve bununla ilgili çadır ve konteyner kentlerde gerekli ihtiyaçlar için çalışmaların yapıldığını belirterek, deprem bölgesindeki vatandaşlar başta olmak üzere tüm Türkiye’nin ramazan ayını tebrik etti.
Gerek selden kaynaklı hasar tespiti gerek deprem afeti sebebiyle gerekenlerin el birliğiyle yürütüldüğünü dile getiren Oktay, 10 bin lira tutarındaki Hane Başı Destek Ödemesi, toplam 13 milyar 769 milyon 850 bin liranın depremzede ailelerin hesaplarına yatırıldığını söyledi.
Oktay, ailelere 15 bin lira tutarında toplam 3 milyar 926 milyon 355 bin lira taşınma yardımı yapıldığını ve ödeme işlemlerinin devam ettiğinin anlatarak, şunları kaydetti:
“Psikososyal desteklerimiz, çocuklarla ilgili çalışmalarımız afetin etkisinin giderilmesine karşı çok yakinen sürdürülmektedir ve takip edilmektedir. Tüm diğer vatandaşlarımıza da bu çerçevedeki hizmetlerimiz yine psikososyal hizmetlerimiz devam etmektedir. Eğitim alanında afet bölgelerimizde 403 anasınıfı, 134 ilkokul, 176 ortaokul, 277 lise ve 59 özel eğitim okulu oluşturulmuştur. Ayrıca depremlerden etkilenen illerimizde öğrencilerimizin LGS ve YKS’ye hazırlık sürecine destek amacıyla Destekleme ve Yetiştirme Kursu verilmektedir. Deprem bölgelerinde toplam 1783 noktada farklı alanlarda kurslar devam etmektedir. Milli Eğitim Bakanlığımız ve Milli Savunma Bakanlığımız çadır kent ve konteyner kent alanlarında Mehmetçik Okulları ve halk eğitim kurslarımız devam etmekte, bildiğiniz gibi de Maraş, Hatay, Adıyaman ve Malatya illerimiz dışında tüm illerimizde normal eğitim süreci başlamıştır. Diğer illerimizle ilgili de hazırlıklar yine Milli Eğitim Bakanlığımız ve ilgili bakanlıklarımız ve yereldeki arkadaşlarımız tarafından yürütülmektedir.”
İnşa edilecek yeni konutlar
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, depremden etkilenen illerde şu ana kadar 5 milyon 337 bin 674 bağımsız bölümden oluşan 1 milyon 847 bin 409 binanın yerinde incelendiğini ve hasar tespitlerinin yapıldığını belirterek, 876 bin 569 bağımsız bölümden oluşan 298 bin 448 binanın yıkık, acil yıkılacak, ağır hasarlı ya da orta hasarlı olduğunun tespit edildiğini bildirdi.
Enkaz kaldırma işleminin devam ettiğini hatırlatan Oktay, bugüne kadar enkazın yüzde 22’ye yakınının kaldırıldığını söyledi. Oktay, acil ihtiyaç olan 75 bin köy evinin ve toplam 319 bin konutun inşasının bir yıl içinde tamamlanacağını anlatarak, çalışmalar neticesinde, toplamda 653 bin konutun yapımının gerçekleştirileceğini kaydetti.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca, 154 alanda, 49 bin 835 metre sondajla zemin etüt çalışması yürütüldüğünü aktaran Oktay, depremden etkilenen şehirlerin ihya sürecini farklı uzmanlık alanlarından bilim insanlarının oluşturduğu heyetle gerçekleştirdiklerini aktardı.
Oktay, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının TOKİ eliyle ilk etapta 35 bin konutun inşasına başladığını, gelecek hafta itibarıyla hazırlıkları tamamlanan 20 bine yakın konutun temelinin de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın teşrifleriyle 11 ilde eş zamanlı atılacağını bildirdi.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, “Bugün itibarıyla depremden etkilenen illerimizde 5 milyon 397 bin bağımsız bölümden oluşan 1 milyon 875 bin binada inceleme yaptık. İçinde 883 bin bağımsız bölümden oluşan 301 bin binanın acil yıkılacak yıkık veya yine orta hasarlı olduğunun tespitini yaptık.” dedi.
Elazığ Valiliği Afet Koordinasyon Merkezi’nde düzenlenen değerlendirme toplantısının ardından açıklama yapan Kurum, 108 yıl önce olduğu gibi asrın felaketinin yaşandığı süreçte de 85 milyonun Çanakkale ruhuyla harekete geçtiğini söyledi.
Kurum, Elazığ’ın depremden etkilenen illerden biri olduğuna dikkati çekerek, “Ama tabii ki burada 3 yıl önce yaptığımız büyük dönüşüm sayesinde, yapmış olduğumuz 24 bin konut, gerek hasarlı gerekse kentsel dönüşüm kapsamında yapmış olduğumuz konutlar sayesinde bu depremde en az hasarın yaşandığı illerimizden biri oldu. Buradaki kardeşlerimiz hemen komşusu Malatya’mıza, Adıyaman’ımıza, Kahramanmaraş’ımıza valilerimizin koordinasyonunda, milletvekillerimizle yardıma koştular.” diye konuştu.
Devletin 3 yıl önce Elazığ’da yaşanan depremdeki anlayışla bugün de çalışmalarını aralıksız sürdürdüğünü belirten Kurum, bu anlamda her alanda gerekli çalışmaların titizlikle yürütüldüğünü vurguladı. Devletin 2,5 milyondan fazla vatandaşın çadır ve konteyner kentlerde iskanını sağladığının altını çizen Kurum, şöyle devam etti:
“Öncelikli çadır kentlere vatandaşlarımızı yerleştirdik. Ardından Sayın Cumhurbaşkanı’mızın da ifade ettiği gibi 1,5 ay içinde vatandaşlarımızı AFAD’ın koordinasyonunda gerek sivil toplum kuruluşlarımızın gerek bağışlarımızla gerek TOKİ’mizin yapmış olduğu konteyner kent alanlarımıza, geçici prefabrik yapılara, çelikten yaptığımız yapılara yerleştirme sürecini yürütüyor olacağız. Bir taraftan da hasar tespit çalışmalarını yürütüyoruz. Burada da hasar tespit çalışmalarında artık sona yaklaştık, tamamlamak üzereyiz. Bugün itibarıyla depremden etkilenen illerimizde 5 milyon 397 bin bağımsız bölümden oluşan 1 milyon 875 bin binada inceleme yaptık. İçinde 883 bin bağımsız bölümden oluşan 301 bin binanın acil yıkılacak yıkık veya yine orta hasarlı olduğunun tespitini yaptık.”
“21 Şubat’tan bugüne yaklaşık 34 bin konutumuzun ihalesini yaptık”
Elazığ’da depremden etkilenen yapılara ilişkin bilgi veren Kurum, “Elazığ’da yaklaşık 18 bin bağımsız bölümden oluşan 8 bin binamızın acil yıkılacak, hasarlı veya orta hasarlı olduğunun tespitini yaptık. Tabii tarihin gördüğü en büyük afet karşısında Sayın Cumhurbaşkanı’mızın riyasetinde başlatmış olduğumuz Cumhuriyet tarihinin en büyük afet konut yapımı seferberliğini de aynı anlayışla, Çanakkale ruhu anlayışıyla, seferberlik ruhuyla tüm ekiplerimizle birlikte yürütüyoruz. 11 ilimizde eş zamanlı süreçlerimizi, 11 ilin ihtiyaçlarını, buradaki kültürel dokuyu, demografik yapıyı, sanayisini, kültürünü, bu anlayışı koruyacak anlayışla çalışmalarımızı yürütüyoruz. Bu kapsamda 21 Şubat’tan bugüne yaklaşık 34 bin konutumuzun ihalesini yaparak yapım sözleşmelerini imzaladık ve sahada fiilen yapımına başladık.” ifadelerini kullandı.
Bakan Kurum, ilk sözleşmeleri imzaladıkları alanlarda inşaat faaliyetlerinin hızlı şekilde bilim insanlarının görüşleri, fikirleri ve önerileri doğrultusunda başladığını belirterek şunları ifade etti:
“En doğru zeminde, en sağlam zeminde daha önce Elazığ’da, Malatya’da yaptığımız gibi ki bu depremde de gördük, hem yapı tekniği hem seçilen zeminin kalitesi açısından bu konutlarımıza hiçbir zarar gelmedi. Aynı anlayışla 11 ilimizde afet konutlarımızın yapım seferberliğini büyütüyoruz. Elazığ’ımızda da bu kapsamda merkezde 7 bin 500 konutumuzun, yine köylerimizde hasar gören, ilçelerimizde de yaklaşık 7 bin konutun yapımını başlatmış durumdayız. Bugün belediyelerimizle en doğru yeri, en doğru alanı hep birlikte istişare ettik ve inşallah hızlı şekilde yapım sürecini yürüteceğiz. Bir yıl içinde, bu 2-3 ay içinde başladığımız 319 bin konutumuzun yapımını tamamlayıp vatandaşlarımıza teslim edeceğiz. Toplamda hasar tespiti tamamlanan 650 bin konutun yapım sürecini de yürütüyor olacağız.”
Sadece konutları değil, bölgenin ihtiyacı olan sanayi, kültürel değerleri de koruyacak ilgili bakanlıklarla eş güdüm içinde çalışma yürüttüklerini dile getiren Kurum, sözlerini şöyle tamamladı:
“Elazığ’ımız kadim bir şehir ve Harput Kalesi ile özdeşleşen, kardeşliğin, kahramanlığın mihenk taşı olan şehirlerimizden bir tanesidir. Hem kendisine hem bölgeye hizmet eden ve her anlamda da bölgeye yeten bir şehrimizdir. Bundan 3 yıl önce nasıl yaptıysak, aynı anlayışla yeniden inşa edeceğiz ve yükselen Anadolu’nun kadim şehri Elazığ’ımızı da bütün kültürel değerleriyle muhteşem Türk şehirlerinden biri olacak anlayışla inşa sürecini yürüteceğiz. Bu kapsamda 2020’de yaşadığımız depremlerde kardeşlerimiz bizi, Sayın Cumhurbaşkanı’mızı bilirler. Ne söz verildiyse o sözlerin tutulduğunu çok iyi bilirler. Buradan tüm Türkiye’ye sesleniyoruz, burada 3 yıl önce yaşadığımız depremde nasıl vatandaşlarımıza söz verdiysek, o sözlerimizi bir bir tuttuysak, aynı anlayışla bu çalışmaları yapacağız ve bir yıl içinde vatandaşlarımızı sağlam, güvenli konutlara yerleştirme arzusu, isteği, hedefiyle çalışmalarımızı yürüteceğiz. İlk önce şehrin çeperlerinde belirlediğimiz rezerv alanları, ardından şehrin içindeki, şehrin dokusuna uygun olacak şekliyle yapılaşma sürecini yürüteceğiz. Aynı hızla köylerimizde, köylerimizdeki istihdamın da devam etmesi amacıyla konutlarımızı yapıyor olacağız.”