Devlet varlıkları yabancı ülkelere satılacak..

Pakistan’da Bakanlar Kurulu, 4 milyar dolarlık finansal açığın kapatılması için devlet varlıklarının yabancı ülkelere acil satılmasına ve bu süreçteki tüm prosedürlerin kaldırılmasına ilişkin kararı onayladı.

“The Tribune Express” gazetesindeki habere göre “Hükümetlerarası Ticari İşlemler” kararı, Başbakan Şahbaz Şerif’in başkanlığında toplanan kabine tarafından onaylandı. Karar, devlet varlıklarının yabancı ülkelere acil satılması, bu süreçteki tüm prosedürlerin ve düzenleyici kontrollerin kaldırılmasını içeriyor. Kaldırılan prosedürler arasında bu tür varlıkların satılması süreciyle ilgili 6 yasa da bulunuyor. Bununla birlikte kararın Cumhurbaşkanı Arif Alvi tarafından onaylanması gerekiyor.

Hükümetin bu adımla Uluslararası Para Fonunun (IMF) işaret ettiği 4 milyar dolarlık finansal açığı kapatmak istediği belirtiliyor. Pakistan, IMF ile 14 Temmuz’da 1,17 dolarlık anlaşma yapmıştı. Ancak IMF, Pakistan’ın 4 milyar dolar finansal açığı bulunduğunu belirtmişti.

Hisse senetleri BAE’ye

Karar ile petrol ve gaz şirketlerinin ve devlete ait enerji santrallerinin hisselerinin Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) satılarak 2-2,5 milyar dolar elde edilmesi hedefleniyor.

Mayısta Pakistan’ın yeni kredi teklifini BAE, İslamabad’ın daha önceki kredileri ödeyememesi sebebiyle reddetmişti. Bunun yerine Abu Dabi yönetiminin Pakistan’ın şirketlerinde yüzde 10-12 hisse satın almayı teklif ettiği belirtilmişti. Pakistan Gelir ve Maliye Bakanı Miftah İsmail, 17 Temmuz’da yaptığı açıklamada, bir özelleştirme işleminin 471 gün sürdüğünü ve hükümetin acil olarak para kaynağına ihtiyacı olduğunu söylemişti.

İsmail, dost bir ülkeden 1,2 milyar dolarlık ödemesi ertelenen petrol alacaklarını, bir başka ülkenin de hisse senetlerine 1,5-2 milyar dolar yatırım yapacağını belirterek, “Bir diğer dost ülke belki ödemesi ertelenen doğal gaz verebilir ve bir başka ülke de biraz mevduat yatıracak.” ifadelerini kullanmıştı. Bakan İsmail, bunların hangi ülkeler olduğunu belirtmemişti.

Han’dan hükümete tepki

Pakistan Adalet Hareketi (PTI) lideri İmran Han, Twitter’dan yaptığı açıklamada, “ABD komplosu ile göreve getirilen ithal hükümetin” devlet varlıklarının yabancı ülkelere acil satışında tüm prosedürleri kaldırmasına tepki gösterdi.

Şerif ve Zerdari ailelerinin ülkeyi 30 yıldır “yağmaladığını” öne süren Han, bu kişilerin mevcut ekonomik erimeden de sorumlu olduklarını kaydetti. Başbakan Şerif ise Twitter’dan Han’a cevap vererek, PTI liderinin “hafıza kaybından muzdarip” olduğunu iddia etti. Şerif, yolsuzluğun Han’ın döneminde arttığını savunarak, halkın Han’ın kötü ekonomi yönetiminin bedelini ödediğini belirtti.

Pakistan, ekonomik olarak zor bir dönemden geçiyor. Pakistan rupisi, ülkedeki siyasi atmosferin de etkisiyle son bir haftada yüzde 8,3 değer kaybetti. Bu, Kasım 1998’den bu yana görülen en yüksek değer kaybı oldu. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, 19 Temmuz’da Pakistan’ın kredi notu görünümünü durağandan negatife çevirmişti.

Kredi derecelendirme kuruluşundan yapılan açıklamada, 2022’nin başından bu yana Pakistan’ın dış likidite pozisyonunda ve finansal koşullarındaki önemli bozulma, döviz rezervlerinin azalması ve siyasi riskler, ülkenin kredi görünümünün negatife revize edilmesinin sebepleri arasında gösterilmişti.

İktidar ve muhalefet arasında ordunun arabuluculuğu iddiası

Pakistan’da ordunun, koalisyon hükümeti ile eski Başbakan İmran Han arasında artan siyasi gerginlikten ötürü arabuluculuk yapmayı düşündüğü iddia edildi.

The News gazetesinin kaynaklara dayandırdığı haberine göre, ordunun “yumuşak müdahalesiyle” Pakistan Adalet Hareketi (PTI) lideri Han ile koalisyon hükümeti arasında diyalog başlayabileceği öne sürüldü. İddialar arasında erken genel seçimin ekimde yapılabileceği de yer aldı.

Öte yandan, eski Başbakan Han’ın seçimler, seçim reformları, ekonomik gündem ve bir sonraki Kara Kuvvetleri Komutanı’nın atanması konusunda hükümet ile müzakere etmeye hazır olduğu savunuldu.

İslam Uleması Cemiyeti (JUI-F) lideri Mevlana Fazlur Rehman, Geo News televizyonuna yaptığı açıklamada, “koalisyon hükümetine talimatları izlemesi gerektiği aksi halde kendileri için bir kriz yaratılacağının” söylendiğini öne sürdü.

Rehman, koalisyon hükümetinin “yumuşak veya sert” hiçbir müdahaleyi kabul etmeyeceğini ifade ederek “Ordu, generaller ve yargının tarafsız olduğunu görmek istiyorum.” dedi. Kurumların kendi sınırları içerisinde olması gerektiğini belirten Rehman, erken seçim fikrinin yumuşak müdahalenin sonucu olduğunu kaydetti.

Eski Başbakan Han’ın nisanda görevden düşürülmesinden bu yana ülkede siyasi tansiyon yükseldi. Pencap eyalet meclisinde dün yapılan oylamada Başbakan Şahbaz Şerif’in oğlu Hamza Şerif’in başbakan seçilmesi, siyasi gerginliği üst düzeye çıkardı.

Oylamada, Pakistan Müslüman Ligi-Navaz’ın (PML-N) adayı Hamza Şerif 179, Pakistan Adalet Hareketi (PTI) ve Pakistan Müslüman Ligi-Kaidi Azam Grubu’nun (PML-Q) ortak adayı Parvez Elahi 186 oy elde etmişti. Ancak Pencap Meclis Başkan Yardımcısı Dost Muhammed Mazari, PML-Q’nun lideri Çaudri Şucaat Hüseyin’in Meclis Başkanlığına yazılı mektup gönderdiğini ve parti olarak hiçbir adayı desteklemeyeceklerini belirttiğini söylemişti.

Bunun üzerine PML-Q’dan 10 milletvekilini oylamadan düşüren Mazari, Elahi’nin 176 oy elde ettiğini ifade etmişti. Buna karşılık Hamza Şerif’in 179 oyu olduğunu dile getiren Mazari, PML-N adayı Şerif’in Pencap Başbakanı seçildiğini duyurmuştu. Mecliste 10 sandalyeye sahip ve Elahi’nin de üyesi olduğu PML-Q’nun lideri Çaudri Şucaat Hüseyin’in hiçbir adayı parti olarak desteklemeyeceklerini açıklaması sonucun Hamza Şerif lehine dönmesine yol açmıştı.

Yaşanan bu gelişmenin ardından PTI lideri Han ülke genelinde protesto çağrısı yapmış ve çok sayıda şehirde gösteriler düzenlenmişti. Pakistan’da parlamentoda 10 Nisan’da yapılan güven oylaması sonucu 174 “hayır” oyu alan İmran Han hükümeti düşmüştü.

Ülkede 3 dönem başbakanlık yapan Navaz Şerif’in kardeşi Şahbaz Şerif, 11 Nisan’da Mecliste düzenlenen seçimde 174 oyla salt çoğunluğun desteğini alarak başbakan seçilmişti.