Esnafın gündemi siyaset…

0
Latest posts by Cafer Gezek (see all)

Bu üç kelimeden oluşan ve aslında çok da basit görünen başlığı bulana kadar kaç başlık sildim hatırlamıyorum. Ama bu başlığın göründüğü kadar basit olduğunu da düşünmüyorum.

Neden mi?

Bilirsiniz bizim esnafımız siyaset yapmayı sevmez. Çünkü kazancın ticaretin siyaseti olmaz. Her kesimden, her düşünceden ve inançtan müşterisi olacağından dolayı ticarethanesinde siyaset konuşmaktan haklı olarak çekinir özen gösterir. Ancak son zamanlarda görüyorum ki, esnaf bile siyaset konuşur olmuş. Kötü giden ekonomiyi ve bu sebepten ötürü kendi durumlarını konuşmalarından bahsetmiyorum. Artık direk siyaset konuşur olmuşlar. Yani eğmeden bükmeden dümdüz ve en yalın hali ile direk olarak önümüzdeki seçimleri ve seçimlere uzanan süreci konuşur olmuşlar. Son birkaç aydır çeşitli illerde ve değişik meslek gruplarından esnafla yaptığım temas sonrası gördüğüm durum bu. Hatta geçtiğimiz günlerde sanayi esnafı ile de görüşme fırsatım oldu. Sanayi bölgeleri sıcak paranın döndüğü dolayısı ile Türkiye’nin ekonomisinin silüeti gibidir. Ama onlarda içine bulundukları durumdan memnun değiller ve bir bekleyiş içindeler. Ve hepsinin ortak fikri ekim ayından itibaren ülkeyi daha kötü günlerin beklediği. Yani hükümetin aksine esnaf önümüzde toz pembe bir yakın geleceğin olmadığını görebiliyor.

AKP’nin Türkiyesi ise bambaşka…

Ak Parti de siyaset yapıp aklımızla dalga geçmeyen birine şahit olmadım. Yukarıda bu ülkenin öz evladı olan esnaf milletinin ağzından, Hal-i pürmelalimizi özetlemeye çalıştım. Hal böyleyken zaman zaman kimi Ak partili siyasetçi çıkıp ülkede kriz olmadığını insanların bolluk içinde yaşadığını, halkımızın devletin ve özellikle Ak partinin yanında olmaları gerektiğini salık veriyor. Tıpkı geçtiğimiz günlerde AKP Kahramanmaraş İl Kadın Kolları Başkanı Gül Çitil Okur’un yaptığı gibi. Bu hanımefendi birkaç gün önce bir yerel kanalda katıldığı programda aynen şu cümleyi kurdu. “Bizde kriz yok. Market sepetini istediğimiz kadar dolduruyoruz. Engel, sıkıntı yok. Kaynakları döke saça kullanabiliyoruz.” dedi. İşi biraz daha ileriye götüren bu hanımefendi kendisinin ve çevresindeki yine AK partili birtakım kişilerin başka ülkelerde yaşayan akrabalarının, maddi güçlerinin iyi olmasına rağmen yasaklardan dolayı aynı ürünün ikincisini alamadıklarını iddia etti. Aslında hanımefendinin söylediklerinde doğruluk payı var. Çünkü evet bu ülkede kaynakları döke saça kullanan, ziyan eden, israf eden, bana göre görgüsüz, eğitimsiz arabesk bir kesim var. Sayın Okur’a, ülke insanının çektiği sıkıntıları görebilen gözlemleyebilen ve yaşayan biri olarak içinde bulunduğumuz süreci ve durumu daha iyi okumasını tavsiye ederim. Belki o zaman ayakları yere basan cümleler kurar diye düşünüyorum.

AKP’nin içindeki İrlandalı Bülent Arınç…

Bir atasözü kıvamına dönüşen bu cümleyi Türkçemize kazandıran isim Teknik direktör Mustafa Denizli olmuştur. Cümle zamanla içinde bulunduğu topluma ihanet edebilecek potansiyeli olan, ne zaman nerede ne yapacağı belli olmayan kişiler için kullanılmaya başlamıştır. 

AK parti kurucularından olan Sayın Bülent Arınç’ta bana bu cümleyi çağrıştırıyor. Çünkü Arınç’ın ne zaman nerede ne söyleyeceği belli olmuyor. Bir bakıyorsunuz “kral çıplak demenin zamanıdır” diyerek yol arkadaşı sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a kafa tutuyor, bir bakıyorsunuz Manisalı hemşerilerine AK parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sahip çıkmalarını tavsiye ediyor. Parti içerisinde birçok defa haklı çıkışlarına şahit olduğumuz Arınç’ın bu tür “U” dönüşlerinin olması da Mustafa Denizli’nin “İçimizdeki İrlandalı” cümlesini aklımıza getirmesi kaçınılmaz oluyor.

Bolu Belediye Başkanından Bolu Beyi olur mu?

Mülteciler ile ilgili söylemleri ve aldığı kararlarla gündem olan CHP’li Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın, makam şoförünü belediyenin bir şirketine müdür yaptığı haber bültenlerine düştü.

Bolu Belediyesi tarafından belediyeye bağlı olarak kurulan, Bol Tur Turizm Organizasyon şirketinin başına Tanju Özcan’ın milletvekilliğinden bu yana birlikte çalıştığı, belediyede de makam şoförü olarak çalışan Özgür Yıldız atanmış.

CHP, AK partinin bu tür liyakatsız adam kayıran atamalarını eleştiredursun, bir süredir dediğim dedik tavırları ve özellikle mültecilere yönelik söylem ve uygulamaları ile gündem olan Bolu Belediye Başkanı Özcan’ın bu son hamlesi aklıma bu soruyu getirdi. Acaba Bolu Belediye Başkanı bir Bolu Beyi olur mu?

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz