Gündem…

0
Latest posts by Cafer Gezek (see all)

Fi Araştırma şirketi ile birlikte Ocak Medya adına yaptığımız “Gündem” kamuoyu araştırmamız geçen hafta yayınlandı. Amacımız öncelikli olarak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Ümit Özdağ’ın ortaya attığı Cumhurbaşkanı aday isimleri üzerinden başlayan tartışma sonrası seçmenin nabzını tutmaktı. Tabi bunu yaparken seçimlerine doğrudan etki yapacak gündemdeki diğer konu başlıklarını da vatandaşa sorarak gündemle ilgili fikirlerini de öğrenmekti. 

Peki bu yola nasıl çıktık?

Gerçekleştirdiğimiz anketin sonucuna değinmeden önce bu araştırmayı bağımsız olarak yaptığımızı belirtmek adına, nasıl bir süreçten geçerek böyle bir proje ve habere imza attığımızı kısaca anlatmak istiyorum. Öncelikle Fi Araştırma Şirketi sahibi sevgili arkadaşım Mevlüt Sönmez ile dönem dönem yaptıkları siyasi anketler hakkında konuşur, bilgi alır ve fikrini öğrenirim. Geçtiğimiz haftalarda kendisiyle yine böyle bir konuşma esnasında Ocak Medya adına bir gündem araştırması yapma fikri kafamızda belirdi. Sonra konuyu açtığım ve üçlü görüşmeler yaparak bir mutabakata vardığımız Ocak Medya Genel Yayın Yönetmeni ve Yazı İşleri Sorumlusu Sayın Sinan Eskicioğlu’nun da oluruyla böyle bir projeyi gerçekleştirdik. Ve bu araştırmaları, ekonomi, Ortadoğu, mülteciler sorunu, işsizlik, siyasi söylemler vb. değişkenleri kullanarak Fi Araştırma ve Ocak Medya olarak her ay tekrarlama kararı aldık. Umarım yapacağımız bu araştırmalar ve analizlerimizle kamuoyunun bilgilenmesine yardımcı oluruz.

Sizleri rakamlara boğmadan anket sonuçlarını yorumlamak istiyorum.

Cumhurbaşkanlığı seçimi…

Görüyoruz ki, pandemi süreci, bozulan ekonomi ve art arda gelen zamlarla ağırlaşan hayat şartları, Fi Araştırma şirketi sahibi Mevlüt Sönmez’in de belirttiği gibi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sahip olduğu ve kırılma noktası olan yüzde 35’lik oyunun henüz daha fazla erimesine yetmiyor. Ama muhalefetin çıkaracağı iddialı bir adayın da AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı da terleteceğe benziyor. Tabi bu aday belirleme sürecinin iyi bir şekilde yürütülmesi gerekiyor. İkinci bir Eklemeddin İhsanoğlu vakasına mahal verilmemeli diye düşünüyorum. 

Aslında herkesin bildiği aday Mansur Yavaş…

Herkesin bildiği sır sır değildir. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, aslında gerek kulislerde gerek kamuoyunda Cumhurbaşkanlığı adaylığı için ismi geçen karşılık bulan bir isim. Ama Sayın Ümit Özdağ’ın canlı yayında adaylık için ismini açıklaması Cumhurbaşkanlığı adaylık tartışmasına yeni bir boyut getirdi. Bu tartışmada, yine Fi Araştırmanın geçtiğimiz aylarda yaptığı bir anket çalışması sonucunda Cumhurbaşkanı Erdoğan ile başa baş oranda bir oy potansiyeli bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun oy oranının düştüğünü görüyoruz. Bu anlık bir durum mu yoksa İmamoğlu kamuoyunda puan mı kaybediyor? Bunu önümüzdeki aylarda öğreniriz diye düşünüyorum. İmamoğlu’nun Mansur Yavaş isminden dolayı oyunun düşme ihtimali de yüksek.

Tabi bu adaylık tartışması sonrası Mansur Yavaş’ın duruşu da önemli. Ki kendisi, kamu görevlisi olduğunu aday olmayı düşünmediğini her fırsatta dile getiriyor. 

Burada benim dikkatimi çeken, muhalefet zaten güçlendirilmiş bir parlamenter sistemde fikir birliği içerisinde. Ve bu durumda Cumhurbaşkanı koltuğunda oturan kişinin de sembolik bir konumu olacağını düşünürsek, kendisini kamu görevlisi olarak tanımlayan bir Mansur Yavaş profili, sanki diğer ismi geçen adaylara göre bu konuma daha çok uyan bir profil gibi duruyor. 

Ankette muhalefet adaylarının toplam oyu yüzde 65’i bulurken AKP’nin ve tabi Tayyip Erdoğan’ın oyunun yüzde 35’de kalması AKP adına düşündürücü bir durum olmalı.

Diğer taraftan, uzun bir süredir ismi gündemde olmamasına rağmen Abdullah Gül ismi de Erdoğan’ın karşısında ciddi bir rakip olarak gözüküyor. Sanırım bu tartışma daha çok su kaldıracağa benziyor. 

Halkın gündemi geçim…

Ankette elbette ekonomi ile ilgili olarak da birbirinden bağımsız bazı sorularda vardı. Buna göre terörizm, mülteciler, savaş gibi sorunlar ekonomik kriz ve geçim sıkıntısının yanında katılımcılar için pek bir şey ifade etmezken, görüşmecilerin yarısından fazlasının bu sorunun çözümü konusunda artık AKP’ye güvenmiyor. Diğer taraftan ne ilginç ki, bu orandan daha fazla kişi yani AKP’ye güvendiğini belirten kesimden de insanların dahil olduğu üçte ikilik bir kitle aldığı ücretle geçinemediğini belirtiyor. Tabi burada bir çelişki olduğu gözükse de bunun parti ile vatandaş arasındaki duygusal bir bağdan dolayı olduğunu da düşünmüyor değilim. İlerleyen zaman ve değişecek olan gündeme göre bu konudaki sislerin iyice dağılacağını, taşların yerine oturacağını düşünüyorum.

MHP Neden Hala AKP’nin Yanında?

Geçtiğimiz haftalarda bir MHP temsilcisi katıldığı bir etkinlikte kendisine yöneltilen bir soru üzerine MHP’nin iktidar ortağı değil bir muhalefet partisi olduğunu belirtme ihtiyacı hissetmişti. Ve kendilerinin sadece hükümetin terörle mücadelesini desteklediklerini iddia etmişti. İddia etmişti diyorum. Çünkü Sayın Devlet Bahçeli’nin AKP muhalifi hiçbir sese tahammülü olmadığını göz önünde bulundurursak bu pek inandırıcı gelmiyor. Yine de bu açıklamaya itibar edecek olursak, “şu an Türkiye’nin en büyük sorunu nedir?” sorusuna cevap olarak “terör” sadece yüzde 3,8’de kalıyorsa benim de aklıma peki öyleyse MHP neden hala AKP’yi destekliyor? diye sormak gelmiyor değil. Elbette ki terör bu coğrafyada her zaman bir tehdittir. Ve bunun bitip bitmediği kanısına bir anketle karar verilmeyecek. Ama böyle bir sonuç öncesinde de sonrasında da MHP’nin özellikle de Sayın Devlet Bahçeli’nin bazen AKP’lilerden daha çok AKP şövalyeliğine soyunması şu soruyu hep aklıma getiriyordu. MHP neden bu kadar çok AKP’li? AKP’ye karşı ne gibi bir göbek bağı olabilir acaba? 

Savaşa Hayır…

Savaşlar en çok çocukları ve annelerin canını yakıyor. Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin üzerinden neredeyse iki ay geçti. Ama hala bitecek gibi görünmüyor. Karadeniz’in öbür yakasında olan bu savaş bu yakadaki çocukları bile etkileyebiliyor. Görmüş olduğunuz bu fotoğrafı bir arkadaşım gönderdi bana. Bir çocuğun gözünden savaşı görüyorsunuz. Henüz 10 yaşındaki Kağan, Putin ve Zelenski’yi resmederek ve resminde açtığı “savaşa hayır” hashtagi ile Rusya – Ukrayna savaşını protesto ediyor. Bazen çocuklar yönetmeli dünyayı diyorum.

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz