HDP’den kuraklık raporu..

0

HDP Ekoloji Komisyonu, “2021 Kuraklık Durum Raporu”nu açıkladı. HDP Ekoloji Komisyonu Eş Sözcüleri Menekşe Kızıldere, şunları söyledi:

“Bir kuraklık raporu hazırladık. Türkiye’nin gündemindeki en önemli çevre sorunu kuraklık ve bu giderek de artan bir sorundur. İklim krizi ve ekolojik varlıkları meta olarak gören sermaye ve sermaye destekçisi iktidarlar yüzünden zarar gören ekolojik varlıkların oluşturduğu ekosistemler çökmekte ve ekolojik krizler sistematik ve uzun vadeli şekilde gerçekleşmektedir. Ekosistem krizlerine dikkate çekmek ve çözüm sunmak için bu ekosistemlerin iyileştirilmesi adına bu yıl bu tema belirlenmiştir. Aynı zamanda bu krizlere yol açan iktidarların yanlış yönetimlerine de bir vurgudur bu temanın belirlenmesi.

Fakat Türkiye için ise 5 Haziran, ülkedeki ekolojik krizin açıkça ortaya konup, çözümler üzerine yoğunlaşılması gereken bir gündür. Sermaye talanının bir aracı haline gelen iktidarın bunu gerçekleştirmesi mümkün değildir. Türkiye’de yaşanan ekolojik krizlerin baş müsebbibi zaten iktidarın kendisidir.

Türkiye’de geri dönülmez şekilde zarar gören ekosistemler vardır. İklim krizi ile birlikte Türkiye’nin içinde bulunduğu coğrafyada hava olayları rejimi değişmiş, mevsimlerde değişme yaşanmış ve hava sıcaklıkları değişmiştir. Türkiye’de total hava sıcaklığı artmış ve bu artık kuraklık krizine dönüşmüştür. Ülkedeki tüm ekosistemler direkt ve dolaylı olarak iklim krizi ile birlikte gelen kuraklık krizinin tehdidi altındadır.

Türkiye’ye 2019 yılından beri iklim krizi kaynaklı kuraklığa ilişkin birçok uyarı yapılmaktadır. Bunların başında bu işleri araştıran dünyaca ünlü kurumlar vardır. Su rezervlerinin son 30 yılda yüzde 48 azaldığı, bu azalmanın son 10 yılda yüzde 38’lik bir hız artışı gösterdiği uyarısı üç yıl içerisinde sürekli olarak her altı ayda bir yapılmıştır. Bunun neticesinde 2021 yılında kuraklık altı ay içinde sene başında 22 ilde etkili iken Haziran başında 41 ilde etkili olmuştur. Yani Türkiye’deki illerin yarısı Haziran itibariyle kuraklıktan etkilenmektedir. Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM) sürekli veriler paylaşmakta ancak bunların analizi yapılmamaktadır. MGM’nin kuraklığa dair yayınladığı ciddi veriler iktidar tarafından olması gerektiği gibi değerlendirilmemektedir.

Kuru ve sıcak rüzgârlar tarlalara ekilen tohumların mahsule dönüşmeden çürümesine sebep olmakta, bununla birlikte bu mahsulleri sulayacak su rezervleri de bulunamamaktadır. Hayvan besicileri artan yem fiyatları ve susuzluk yüzünden iflas noktasına gelmiştir. Gıda piyasasında üreticinin zararı büyük sermaye gruplarının kârına dönüşmüştür. Halkın alım gücü düşmüş, gıda fiyatları kontrolsüz şekilde yükselmiştir ve daha da yükselecektir. Yoksulluk hatta açlık artık bir Türkiye gerçeğidir. Yurttaşlarımız canlarından vazgeçme noktasına gelmiştir.

Mevcut iktidar ile birlikte kuraklık ve iklim krizi sınıfsal bir ekonomik kriz haline de gelmiştir. Kapıda çok ciddi bir gıda krizi vardır. Tüm bunların ardında çöken ekosistemler vardır. Bunun müsebbibi sermaye ve sermayenin aracı haline gelen iktidardır.

Bu krizden çıkış için çiftçi ve hayvancılıkla uğraşanların yükselen üretim ihtiyaçları fiyatlarına karşın hibe ve sübvansiyon programları ile desteklenmesi, tahrip olan ekosistemlerin iyileştirilmesi, su varlıklarının korunması ve iyileştirilmesi, ülkenin dört bir yanına kanser gibi yayılan maden, fosile dayalı enerji, inşaat ve inşaat ihtiyaçları olan taş ve mermer ihtiyacı, mega projeler ve yöre halkına zarar veren her tür proje, yurttaşın rızasının bulunmadığı her tür faaliyetin durdurulması gerekmektedir. İklim krizi ve kuraklık için hem yerel hem ulusal bazda ivedi politikalar üretilmeli ve önlemler alınmalıdır. İklim değişikliği gerçekleşmekte olduğu için kuraklığa dayalı adaptasyon programları oluşturulmalıdır. Bunlar şu anda kuraklığı yönetmek için olması gereken çözümlerdir.

Fakat bu çözümlerin hiçbiri mevcut iktidar ile mümkün değildir, en başta değişmesi gereken şey iktidarın kendisidir. Yönetemedikleri ve felakete sürükledikleri ülkeden kirli ellerini çekmelidirler. Mevcut iktidarın düzeltebileceği hiçbir alan kalmamıştır. İklim krizi ve kuraklığa karşı Türkiye’nin tek çıkar yolu AKP iktidarının değişmesidir.”

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz