Millet Vekili Pazarı

0
Latest posts by Şükrü Gülmüş (see all)

Günlerden Şubat 1.

Masaüstümü açtım.

Şrak, bir haber düştü karşıma.

10 Şubat’ta Demirtaş çıkıyor haberi vardı.

Heyecanla hemen okudum.

Heyecanım bir anda söndü.

Çünkü Demirtaş değil, meğerse DAD adını verdiği öyküsüymüş çıkacak olan.

İçimden ‘’Peh’’ dedim.

Hemen aklıma Timaş Yayınları, sahibi Osman Topçu geldi.

Osman Bey,-yıllar önce- Frankfurt’ kitap Fuarı’nda –bir dost aracılığıyla- benden bir kitap yazmamı istemişti.

Konu şöyleydi ve şöyle ifade etmişti bana.

‘’Bugüne kadar Diyarbakır Cezaevi üzerine bir çok kitap yazıldı. Ancak yetersiz. Bize içeriye lalettayin, sıradan bir insan içeri girecek. Ham madde olarak, bu mamül madde olarak nasıl çıkacak? şeklinde bir roman olacak. Yazarsanız bize basarız.’’

Konu, teklif ve basım çok cazipti.

Bana uyardı. Ancak benim bir kaygım vardı.

‘’Ben İmamın Ordusu’nu yazamam. Hele de ısmarlama hiç yazmam’’ demiştim. Yazsam bile benim şartım var.

‘’Romana başlarım. İlk başlamada paranın yarısını isterim. Çünkü yazacağım zaman, yok olmadı derseniz paranız yanar, romanım bende kalır. Kabul derseniz basar ve anlaşırız.’’

Olmadı.

Öylece kaldı.

Aslında şimdi tam bu konuyu yazmamın zamanı.

‘Varsayalım ki dışardan birini devlet aldı içeri. Bu bir HDP millet vekili olsun. İçeri giren bu Milet vekili ham madde olarak girdi. Bakalım içerde ne oldu? Dışarıya ne olarak çıktı?’’

İşte ‘’Seni Başkan Yaptırmayacağız!’’ diyen ve meydan okuyan bir Demirtaş Selomuz, Selocanımız var. 

Ne oldu?

Adam azılı bir muhalif olarak girdi.

Koskoca Türkiye’nin gelmiş, geçmiş en büyük ‘’Sultanı’’ Recep Tayyip Erdoğan’a karşı meydan okudu.

İçerde yazar oldu.

‘’Seni Başkan Yaptırmayacağız!’’ kılıcı düştü.

Adamda bir başka cevher varmış.

İçerde Yazarlık cevheri fışkırmış.

Ard arda, seri bir şekilde yazmaya başladı.

Dewran, Leylan… Yaylan ve Şahlan. Şimdi de DAD..

Hem de büyük harflerle DAD!

DAD=ADALET, demekmiş.

Be adam DAD yerine ‘’AX DAYÊ’’ deseydin bari.

Kürd ve DAD.

Yani mizaha kayacağım ama yazacağım.

‘’Kürd û biskilet, Zaza û Jilet…’’

Kürd’ü yok sayıyor. Yok sayılanın DAD’ı Adaleti olur mu hiç?

İşte tam bir roman konusu.

Dağda silahlı, ovada külahlı, TBMM yeminli murakıp, İmralı’da esas duruşta. Şimdi de Yazar olmuş bana Selahaheddini ZAZA!.

Ve ben aslında şimdi tam zamanı:

MİLLET VEKİLİ PAZARINDAN SEÇMELER dizisi yazacağım.

Seçim bir pazardır.

Herkes bu pazarda kendisini pazarlamaya başladı.

CHP’li MHP’li oluyor.

MHP’li AKP’li.

AKP’li HDP’li oluyor.

Bu pazarda din iman iban. Asıl olan Milletvekili olmaktır.

Partiler birer araç.

Hatta futbol takımlarında bile bu kadar kolay ve ucuz transfer göremiyoruz.

Holiganlık ve taraftarlık da ayaklara düştü.

Bu pazarda olur ve olmaz yok.

Mersin pazarından da daha serbest pazarlık var.

O zaman bakın size hemen bu yazımın devamında;

BİR AKP’Lİ NASIL HDP’Lİ OLDU’yu yazayım.

O kadar müthiş bir zik-zak var ki; Singer dikiş makinalarında bu kadar hızlı manevra yok.

Anımsayın geçmişte olanları.

Mehmet Metinerler, Orhan Miroğlu’lar, Şerafettin Elçiler ve hatta biraz daha ömrü vefa etseydi; dünün Milli İstihbarat Teşkilatı Mahir Kaynak bile HDP’nin başkanı olacaktı.

Yani şimdiki Selahattin Demirtaş’ın yerine.

Peki Mahir Kaynak: ‘’Seni Başkan Yaptırmayacağız!’’ der miydi?

Onu da siz düşünün.

Ben yazmaya devam edeceğim.

Selam ve devamla.

02.02.23

Almanya-NRW-Essen

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz