Şeker Bayramı mı, Ramazan Bayramı mı?

0

Geçen sene bayram için yazdığım yazı bizim Ramazan bayramı dediğimiz kutlamaya dini birlikteliğe karşılık gelen kavram üzerine idi. ‘Eid Al Fıtr’ yani yardım bayramı diye bilinmesi üzerine yazmıştım.
Ramazanın bu ikinci gününde kadim bir tartışmayı da içeren ‘Ramazan Bayramı mı, Şeker Bayramı mı denir?’ çelişkisini de bu gözle yazmak istedim.

Genelde Türkiye’de metafizik bir sergüzeşt muamelesine tabi olan kavramlar işe geldiği gibi sağa sola çekilir.
Hatta kralın sağında duran piskoposları ve solunda duran burjuvaları temsilen oluşan sol sağ kavramlarına dinsel referans yapmaya kadar gider bu iş.
Efendim sol elle yemek yenmez, sağ elle tuvalete girilmez vs.
Çatalı sağ elle tutup et kesin ya da sağ ayağınızı tuvalete sokmadan hacet edin. Tövbe tövbe.

Velhasıl Türkiye Cumhuriyetinin cahillik yarışmasında hep 100 metre koşan kesimlerin istismar ettiği bu kavramları uzun uzadıya anlatmaktan başka çare yok. Kavga edecek değiliz ya, dert anlatacağız.

Şimdi gelelim şeker mi ramazan mı mukayesesine.
Önce tartışmasız ramazan. Yani ramazan bayramı dediğimizde yüzde milyon doğruyuz. Beis yok. Ama şeker dediğimizde de yanılgı içinde falan değiliz.

Şeker insanlık tarihine damga vurmuş bir icattır. Bugün kullandığımız pancar, şeker kamışı mamülü şekerin (nişasta şekeri demiyorum, o zararlı icat olarak kenarda dursun) icat edilmesi insanlık için devrimdir.
Peki o zamana kadar şeker yok muydu? Olmaz mı alası vardı. Şeker katılmamış ballar, meyveler, yemişler hep insanlığa şeker ihtiyacı için karşılık geldi.

Uygun bir vakitte anlatılması icap eden Medine Pazarının hurmaları da burada üst sıraları tabii ki alır. Şeker insanlık tarihinin en değerli değişim araçları arasında yer almıştır. Medine’de kurulan ve herkesin birbirinden haberdar olduğu asimetrik bilgiden münezzeh muhteşem ortak ticaret alanında hurmaların en önemli değişim kuvvetine sahip olduğundan şüphe duymuyoruz. Yine de meraklısı için Mustafa Özel’den ilham verici bir metni burada paylaşıyorum.
O zaman parçaları birleştirmekte sakınca yok.
Bu bayram fıtr yardım bayramı ise birbirine şeker veren insanların önemli bir fedakarlık gösterdiğini, yardım ruhuna uygun hareket ettiğini söyleyebiliriz. Şekerin sembolize ettiği değerdir burada zımnedilen.

Ve kanaatim o ki, ramazanı bitirdik diye bayram etmekten çok daha evladır eldeki şekeri birbirine ikram ederek kutlamaya yönelmek.

Şeker ikramının çağrışımlarına yetişmek imkansıza yakın. Her şeyden önce herkesin şekeri olsun ki, birbirine ikram edebilsin. Zenginlik farkını sınıfsal ayrışmayı bir tarafa bırakan bir tanımdan söz ediyoruz.
Şeker vermek şeker almak bugün ne anlama gelir? Tabii ki, gelir eşitliğine. Tabii ki, katmanlar arasındaki gelire dayalı ayrımın azaltılmasına.

Şekeri hep birilerinin verip birilerinin şekeri beklemesi olmamalı Şeker Bayramının ruhunda saklı olan.

Türkiye dünyada gelir eşitsizliğinde son 17 yılı aynı sırada geçirdi. 17 yıl önce kötü olan aynı derecede kötü. Ama daha kötü olan şu ki, artan gelirin eşitsiz dağılımı 17 senenin bakiyesi olarak karşımızda.

17 sene sonunda şeker bekleyenler artarken şeker verebilecekler daha da azaldı. Ülkenin büyümesi, tüketimin artması, tatil yerlerinin dolması bu gelir eşitsizliğinin ilanından öte anlam taşımıyor. İşsizlik TÜİK verilerinin ardına gizlenemeyecek kadar aleni. Asgari ücret döviz bazında sadece son 5 yılda 3 kat geriledi.

Adına şeker bayramı denilen bu kutlu günün ülkenin geleneğinde taşıdığı anlam ne ise son 17 yılın bizi bundan kopardığı; son 5 yılın ise bunu doludizgin yaptığını söylemeliyiz.

Bırakın birbirine şeker ikram etmeyi Türkiye toplumu evlilik istatistiklerini dahi bozan bir sosyolojik krizle karşı karşıya. İslam’ı şekille özdeşleştiren akıl İslam’ın özündeki dayanışma ve yardımlaşma duygusunu ise sadaka kültürü ile ikame etti.
Sadaka ile toplumsal dayanışma arasında farkı algılamayan topluma, yayılmış bağımlılıktan beslenmeyi tercih eden siyasi iktidar, çözümsüz hale gelmiş bir yumakla bizi başbaşa bıraktı.

Şeker bayramı tadında ve herkesin birbirine şeker ikram edebildiği bir ülke umuduyla…

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz