Türk Siyaset Sahnesinde Özlenen Lider Profili

0
Latest posts by Yener Özen (see all)

Otonomi, bir kişi ya da durumdan bağımsız karar verme, kendi kendini yönetebilme yetisi olarak tanımlanmaktadır. Yunanca kökenli “Auto” (öz, kendi kendine) ve “Nomos” (kural, yasa) kelimelerin birleşimi sonucu türetilmiştir. Otonomi, özerklik, ya da muhtariyet sözcükleri ile eş anlamlı olup, bağımsız yönetim biçimini ifade eder.      

Otonomi, kendi kendini idare etme, hayatı hakkında rasyonel ve sorumlu kararlar alma ve uygulama yeteneklerini ifade etmektedir. Otonominin üç formundan söz edebiliriz: 1) Sübjektif özgüven, fonksiyonel otonomi (problemlerle basa çıkma, çözme becerisi gösterme), 2) Yaşam üzerinde kontrol sağlama, ihtiyaçların kişinin kendisi tarafından karşılanması için harekete geçme, 3) Duygusal otonomi (güvence ve onay ihtiyacının oluşturduğu baskıdan bağımsız olma). Yüksek otonomiye sahip bireylerin problem çözme becerilerinin geliştiği saptanmıştır.

Otonomi bağımsızlığın, bireyselliğin, benliğin kontrolünün, kişisel hedeflere ulaşabilme, sorunlara çözüm bulabilme gücünün göstergesidir. Ancak zaman zaman otonom bireyler bireysel başarılarını, kendisinin biricikliğini biraz abartabilir, bedeni ve çevresi üzerinde aşırı kontrole sahip olmak isteyebilirler.

Kişinin bağımsızlık ve belirlenen amaçlara ulaşma ihtiyacını vurgulamaktadır otonomi. Yüksek otonomiye sahip insanlar, kişisel başarı ve başarısızlıklara büyük önem verirler.

Herhangi bir bireyin, kendi kendisine ilişkin kararlarını kendisinin alabilmesi durumu, en genel anlamda bir kişinin diğer kişilerden tamamen bağımsız olması olarak da tanımlanmakta, kişinin bağımsızlığı, kişisel haklarını koruyabilme ve artırabilme özelliği olarak ifade edilmektedir. Bu kişilik özelliği yüksek olan bireylerin çevrelerinde olup biteni kontrol etmekten, başarılı olmaktan, hedeflerine ulaşmaktan ve aktivitelerini yönetmekten mutluk duyduklarını söyleyebiliriz.

Otonom kişilik özelliğine sahip olan bireyler, başkalarının aksine, kişisel başarıya, bireysel üstünlüğe ve çevre üzerinde etkili olmaya çabalar. Otonom kişilik özelliğine sahip iş görenlerin bireysel ve bağımsız işlerde çalışmaya daha yatkın oldukları gözlemlenmiştir.

Otonom özellikleri baskın sahip kişiler genellikle, bireysel başarısızlık ihtimaline karşı kaygı taşırlar ve çevrelerini en yüksek seviyede kontrol etmek amacıyla başarısızlık ihtimalini en aza seviyeye indirmeye ilişkin davranışlar gösterirler.

Bu bağlamda otonom kişilik özelliğine sahip lider başarı odaklı olup, ilişkilerini de görev tanımlamasına uygun kurmaktadır. Çalıştığı ekibi, başarıya ulaşmak için ehliyet ve liyakat üzerine kurgulamaktadır. Başarısızlığa tahammülü olmadığı için çevresel-tanıdık menfaatini hesaba katmaz. Çünkü başarısızlık onu depresyona bile götürebilir. Bu nedenle takım kurgulamasını kendi istek ve heveslerinden uzak bir yapılanma ile organize eder, amaca yönelik ve başarı odaklı çalışma tanzimi yapar. 

Ne dersiniz bizim de artık böyle bir lider ve teşkilat yapılanmasına ihtiyacımız yok mu?

Sefa ile…

Doç. Dr. Yener ÖZEN

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz