Üretim Yatırım Dengesi

0
Latest posts by Süleyman Karagülle (see all)

Bir beldeyi ele alabilirsiniz. Bir kenti ele alabilirsiniz. Bir devleti ele alabilirsiniz.

Eğer fiyatlar, ücretler, kiralar ve vergiler bir para ile hesaplanıyorsa bu bir ekonomik çevredir. Ekonomik çevrenin kendine özgü kanunları vardır. İstikrarlı bir ekonomik çevrede tek para sistemi vardır. Bir çevrede eğer birden fazla para kullanılıyorsa o çevrede ekonomik denge yoktur demektir.

İkinci olarak para, örneğin dolar, piyasada bazen para bazen mal olarak işlem görür. Böylece fiyatlar anormal bir şekilde değişmeye başlar. Örneğin Dolar ile Türk Lirası arasında ani değişiklikler olur. Sermaye dünyayı böylece sömürür. Ulus nakdini enflasyon anaforuna tutar. Halk çift para kullanmaya başlar. Böylece o ülke sürekli olarak borçlanmaya başlar. Sermaye doları çoğaltmaz. Dolarda enflasyon olmasın diye onun yerine alacağını borcunu çoğaltır. Dengeyi böyle kurmaya çalışır.

Sermaye ülkelere borç verir, yatırım yapar. Halk üretimi bırakır, binalar yapmaya başlar. Yatırımı işyerlerine yapmaz. Ülke borçlanır, altyapı yapılır. Halk borçlanır, kendilerine mesken yaparlar. İnşaatta iş buldukları için başlangıçta işler iyi gider. Halk ev yapar, altyapı yapar, dolar kazanır. Dolarla ithalat yapar ve yaşar. Altyapı ve binalar ihraç edilemediği için halk sonunda borçlanarak yaşamaya başlamıştır. Lüks daireleri ve rahat ulaşım araçları var ama borçlu! On sene, yirmi sene bu durum devam edebilir. Bir gün gelir altyapı yatırımları kendisini amorti edecek bir katma değer sağlamaz. Yeni yatırımlar durur. Devlet borcu borçla ödemeye başlar. Bugünkü durum budur.

Bunu Batılıların oyunları ile izah etmek yanlıştır. Evet, Batılıların oyunu vardır ama bu oyun Şeker Fabrikalarının kapatılması zamanında oynanmıştır, morgıç (Mortgage) kredileri zamanında oynanmıştır, okullarda karşılıksız kitapların dağıtılması zamanında oynanmıştır, ilaç israfı zamanında oynanmıştır.

Bir taraftan devlet çıkmaza girer, diğer taraftan tarlalarını ve atölyelerini bırakıp inşaatta çalışan halk artık inşaatta iş bulamamaktadır. Çünkü gerek kamu yatırımları gerekse özel yatırımlar durmuş bulunmaktadır. İşte kriz buradan gelmektedir. Borçlanarak yaşamak zorunda kalınmaktadır. Ne zamana kadar borç bulacaklar! Bugünkü durum geçmişte yapılanların sonucudur. Geçmişte yapılanlar yanlıştı.

Bunları ne diye yaptın diyerek iktidara sataşma yerine başka bir şey yapılmalıdır.

Geçmişte yapılanların yararları da olmuştur. Önce, ülkenin altyapısı tamamlanmıştır. Ülkemiz gelişmiş ülkeler arasına girmiştir. Rahat evlerde oturuyoruz. Her nimetin bir külfeti vardır. Şimdi iktidarı ile muhalefeti ile baş başa verip bugünkü çıkmaz durumuzu lehimize çevirmemiz gerekir. Şimdi sorunları çözme zamanıdır.

İktidar partisinin durmadan muhalefete saldırması yanlıştır. Çok partili sistemde devlet başkanının parti başkanı olması yanlıştır. Buna karşılık da diğer partilerin devlet başkanına cephe alması ve onu indirmeye çalışması yanlıştır. Her ikisi de yanlış hareket etmektedir. İki taraf da bu tutumlarından vazgeçmelidir.

Biz AKEVLER olarak hep barışçı olduk. Halkın oy verdiği partilere saygılı olduk. Saygımız onlara değil halkımızadır. CHP ile koalisyonu destekledik. MHP ile seçim ittifakını destekledik. Doğru Yol’u (DYP) dışarıdan destekledik. Tansu Çiller ile hükümet kurduk. Ak Parti’nin PKK ile uzlaşma girişimlerini de esasta destekledik ama askeri zafer kazanmadan affedilmelerini yanlış bulduk.

Şimdi uzlaşma zamanıdır.

Şimdi de Cumhur ittifakı ile Millet ittifakının çatışmacı yaklaşımlarını doğru bulmuyoruz. Sermaye çatışmaları için bu iki ittifakı organize etmiştir. Ordu da ses çıkarmamıştır. Şimdi bu iki ittifakın ittifakını öneriyorum. Devletimizi yaşatmak istiyorsak bunu sağlamalıyız.

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz