Aramıza kılıç girdi

1
Latest posts by Turan Çevik (see all)

Zamanımızın ve enerjimizin büyük bölümünü iç politik çekişmelerde tüketirken, bölgemizdeki yeni gelişmeler gündemimizde yeterli kadar yer bulamıyor. Oysaki bizim gibi ülkelerde iç politik değişikliklerin dış politik gelişmelerden çok fazla etkilendiği sır değil. Her ne kadar bizler dünyada neler oluyor sorusuna doğru ve anlamlı bir cevap bulmada yetersiz kalıp, bu yeni oluşan duruma ayak diremeye çalışsak da, bizi bekleyen sorunlardan kaçamıyoruz. Dünyayı yöneten küresel güçler, planladıkları yol haritasına ufak tefek değişikliklerle ulaşıyorlar.

ABD Başkanı Donald Trump, göreve geldiği günden beri ilk yurt dışı gezisini Suudi Arabistan’a gerçekleştirdi. Bu gezi medyamızda, magazin boyutunun dışında hakettiği kadar yer bulmadı. Bu gezi, Trump’ın kılıç dansı, eşinin giyim kuşamının ötesinde çok daha önemli mesajlar ve bundan sonrasına ait politikalara ait ipuçları taşıyordu.

İlk olarak, bugüne kadar bir başkanın yapmış olduğu ilk yurtdışı gezisi, 380 milyar dolar gibi büyük bir ticari anlaşmayla sonuçlandığını hatırlamıyorum. Trump ve Suudi Arabistan Kralı arasında yapılan anlaşmanın yaklaşık 110 milyar dolarlık kısmı silah alımına ilişkin olduğu biliniyor. Sırf bu boyutta bir silah alım anlaşması bile kendi başına önemli mesajlar içeriyor.

İkinci önemli bir nokta: Bu ziyarette Trump, Suudi Arabistan, Bahreyn, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt ve Umman gibi Körfez ülkelerinin liderleriyle biraraya geldi. Sonrasında 55 müslüman ülkenin katıldığı ” Arap İslam Amerikan Zirvesi’ne” katıldı. Bu görüşmelerde müslüman ülkeler arasında “Radikal İslami Terör Örgütleriyle” mücadele için NATO benzeri bir teşkilat kurulması görüşüldüğü açıklandı .

ABD ile Suudi Arabistan arasında yapılan 110 milyar dolarlık silah anlaşması ile Suudi Arabistan’ın öncülüğünde NATO benzeri bir teşkilat kurulması fikri birbirini tamamlayan stratejik adımlar. Hiç şüphesiz bu teşkilatın kontrolü ABD’de olacak şekilde dizayn edilecektir. Bu teşkilat ABD’nin öncü birlikleri gibi hareket edecektir. İlk sınavını İran’a karşı vereceği söylenebilir. AB ülkeleri ve Çin’in bu bölgedeki etki alanlarının sınırlandırılması gibi bir rol oynayabilir.

Diğer yandan Türkiye’nin Ortadoğu bölgesiyle irtibatı koparılmak isteniyor. Suriye ve Irak’ta YPG/PKK eliyle oluşturulmak istenen bir hat ile Ortadoğu bölgesi üzerindeki etki alanı zayıflatılması amaçlanıyor. Bu manada Suudi Arabistan öncülüğünde körfez ülkeleri arasında oluşturulmak istenen birliğe böyle bir misyon yüklendiği açık. Uzun zamandır ülkemize yatırım yapan Körfez sermayesini bu anlamda iyi takip etmek lazım.

Trump’ın göreve geldiğinden beri ilk yurtdışı ziyaretini Suudi Arabistan’a yapması ve Türkiye’nin bütün itirazlarına rağmen YPG/PKK terör örgütüne ağır silah yardımı yapmayı sürdürmesi bu stratejinin devamı niteliğindeki adımlar olarak görülüyor.

Bütün bu olaylara bakarak, insan ister istemez, TRUMP elinde kılıçla Ortadoğu coğrafyasıyla aramıza mı girmek istiyor sorusunu sormak istiyor…

 

1 Yorum

  1. Evet, onemli bir gezi ve hamle idi. ABD Ortadogu’ya geri donuyor. Turkiye’de safini dogru secmeli. Tarafsiz kalmak da yanlis tarafi secmek kadar ulkeye zarar verir.

    Benim gorusum ABD’nin kurdugu Misir-Suud ekseni ve Barzani’nin bagimsizligi desteklenmeli.

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz