Dünyanın merkezi

0
Latest posts by Süleyman Karagülle (see all)

Canlılar denizlerde var olmuşlardır. İnsan ise karada yaratılmış, bugünkü uygarlığı karada gerçekleştirmiştir. Üçüncü binyıl uygarlığı da kara uygarlığı olacaktır. Uygarlıklar merkezlerde doğar. Çünkü oradan gelip geçilir. Herkes geçerken bildiğini veya varlığını orada bırakır, hoşuna gideni alıp götürür ve halkına ulaştırır.

Merkez olma geometrik uzaklıkla ölçülmez, ulaşım ile belirlenir. Halk daima en erken varacağı, en ucuz varacağı yolu seçer. Bu sebepledir ki tarihte hep uygarlıklar su kenarlarında oluşmaya başlamıştır. Çünkü en kolay ulaşım orada sağlanmıştır.

Bugün ulaşım dediğimiz zaman kara, hava, deniz ve demir yolları anlaşılır. Hendesi değil fiziki en kısa yol Türkiye’den geçer. O halde oluşması gereken İslam (barış) Ar-Ge merkezini Marmara Bölgesi’nde kurmalıyız. Bu durum coğrafi bakımdan böyle olduğu gibi tarih bakımından da böyledir. Yeni uygarlık eski iki uygarlığın sentezinden doğar. Bu sentezi yapabilecek tek ülke yine Türkiye’dir.

Devletleri yıkıldığı zaman halk direnmeye başlamıştır. Yörelerin imamları ortaya çıkmış, esnaftan topladıkları paralarla çeteler kurmuş ve direnmeye başlamışlardır. Sermaye bunu görünce askerleri devreye sokmuştur. Askerler sonra sahip çıkmışlardır. Savaşı Türk milleti başlatmış, askerler sahip çıkmıştır. Sermaye’nin desteği ile kazanıldığı için Türkiye’de inkılaplar yapılmıştır. Sonunda askerler Türk milletinin yanında yer alarak tüm çalışmalar başarıya dönüşmüştür.

Bugün de iktidarın gücü bundan fazlasına yetmiyor. Biz halk olarak teşkilatlanmalıyız, biz Ar-Ge ortaklığımızı halk olarak kurmalıyız. Semt kooperatifleri projesi budur.

Biliyorum, Sermaye buna da karşı çıkacaktır. Önce alttan frenleyecek, sonra alenen katılarak destekleyecek ve bozacaktır. Siz de ne yapacaksınız; iktidar onların eline geçse bile yeniden örgütleneceksiniz. Bugünkü durumumuz budur.

Bizim kurduğumuz kurumlara sahip çıkmış ve bizi devre dışı bıraktığını sanmıştır. Biz ise direnmeden teslim ettik, kendi işimize baktık. Kendimizi savunduk. Elli sene sonra biz hala varız ve bilgi bakımından çok güçlüyüz.

Evet, yapacağımız iş on bin ortaklı bir kooperatif kurmak ve bu kooperatifin işletmeleri ile de Ar-Ge çalışmalarına devam etmek. Bugün hayal bile edilemeyen başarıları elli sene sonra çocuklarımız göreceklerdir. Elli sene sonrası için çalışmak demek gayba iman etmek demektir. Eğer cennette yeriniz olsun diyorsanız, içinizde diyenler varsa, Yalova Ar-Ge çalışma ortaklığına ortak olunuz.

Ben şahsen o kooperatife katılmış bulunuyorum ve çalışıyorum. Ne koyduğum sermayeden dolayı ne de verdiğim emekten dolayı bir şey istiyorum. Çocuklarımın da miras paylarını ayırdığımdan bu merkezin faaliyette bulunmasını istiyorum.

Ar-Ge çalışmasına katılın dediğimiz zaman çok basit bir iş yapıyoruz. Sizin paranızla Yalova’da size yer alıyoruz: Birkaç sene sonra o yerlerin kendiliğinden kazanacağını düşünüyoruz. Kazananlar aslında katılan ortaklar yani Sizler olacaksınız. Biz sadece %10 kooperatife ortaklık payı istiyoruz. Bunu arazi olarak istiyoruz. Sizin küçük nakitlerinizi bir araya getirmek istiyoruz. Biz kendimize istemiyoruz, Ar-Ge çalışmasına istiyoruz.

Kaşıkçı cinayetinde hep yalan söylüyorlar, insanları kandırıyorlar. Kaşıkçı cinayetini Sermaye tertiplemiştir. Fotoğrafları o çekmiştir. Şimdi de tehdit etmek için fotoğrafları yayınlıyor. Bilerek bilmeyerek herkes bu tezgâhın içine giriyor. Kaşıkçının ölmüş olduğu hakkında kesin bilgi veriliyor ama ceset bulunamıyor. Büyük ihtimalle ölmüş olmakla beraber ölmemiş de olabilir. Başkası da senaryo gereği ihbar etmiştir. Çıktıktan sonra da katledilmiş olabilir. Hep yalan söyleniyor. Çok kişi yalan söylüyor.

Biz Ar-Ge çalışmasını yaparak başkalarının yalanlarını yutmamalıyız.

Türklerde atasözü vardır, korkunun ecele/ölüme çaresi yoktur. Cesur olun. Siz cennette olmayı seçmelisiniz. Öldürerek değil, ölerek şehit olun. Sermaye sekerat-ı mevttedir. Size ulaşmadan evvel Azrail onlara ulaşır zannediyorum.

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz