Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Meclis Grup Toplantısı’nda konuştu..

0

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Meclis Grup Toplantısı’nda konuştu.

Grup Toplantısını Başbakan Binali Yıldırım yönetiyor. Erdoğan’ın konuşmasından önce Başbakan Yıldırım, kısa bir konuşma yaptı. Ardından kürsüye gelen Erdoğan, AK Parti Genel Başkanı seçildikten sonra ilk konuşmasını yapmaya başladı.

Erdoğan, şunları söyledi: En son 22 Temmuz 2014’te, sizlerle bu salonda birlikte olmuştuk. Yaklaşık 34 ay, tam olarak da bin 44 gün sonra bir kez daha burada, bu salonda sizlerle beraber olmanın bahtiyarlığını yaşıyorum.

Bugün de grup toplantımızı gerçekleştirmek üzere Meclisteyiz, durmak yok yola devam. İnşallah bundan sonra partimizin tüm çalışmalarında beraber olacağız ve bundan sonra işimiz çok daha zor bunu da özellikle ifade etmek durumundayım. Özellikle MYK ve grup toplantılarımıza mümkün olduğu kadar iştirak etmeye çalışacağım. Ancak bilindiği gibi ‘cumhurbaşkanı’ sıfatıyla yürütmem gereken pek çok görev de bulunuyor. Bu sebeple şahsen katılamadığım toplantılara da ihdas ettiğimiz özellikle genel başkan vekilliğiyle birlikte onları da Sayın Binali Yıldırım kardeşim başkanlık ederek yürütecektir.

AK Parti, millidir, yerlidir, bunun için attığı adımlarda, yaptığı icraatlarda şu veya bu gücün, şu veya bu ülkenin değil, sadece milletin ne dediğine, halkın ne istediğine bakmıştır. AK Parti, kucaklayıcıdır. Ülkemizin bütünlüğüne, milletimizin birliğine husumet göstermeyen herkesi, kökenine, meşrebine, inancına, kılığına ve diğer tüm farklılıklarına bakmaksızın kendisinin doğal parçası olarak görmüştür. Bunun için her fırsatta, hedefimiz 80 milyon vatandaşımızın tamamının gönlünü kazanmak diyorum. Buna gayret edeceğiz.

Devrimciyiz diye konuşanlara sesleniyorum, hangi adımı attınız söyleyin? Hak ve özgürlükler konusunda AK Parti’nin attığı adımları, acaba AK Parti’den önce hanginiz attınız? Siyasi partilere yaşam hakkı vermediniz. Biz parlamentoda kahir ekseriyetle var olmamıza rağmen, bizi bile kapatmaya yeltendiniz. Hatta partinizin başındaki zat, ‘Ankara’da da savcılar varmış’ diye, onlara sığındı. Savunacağı yerde, sığınmaya yeltendi. Niye, çünkü AK Parti’nin varlığı, onları ciddi manada ürkütüyordu.

Aynı şekilde, bu ülkede kılık kıyafet noktasında bizim yavrularımızı üniversitelerin kapısından kovanlar, siz olmadınız mı? Okulların kapısında anneleri ağlatan siz olmadınız mı? Hüngür hüngür kızlarımızı sokaklarda sürüyen siz olmadınız mı? Nerede özgürlüğünüz? Devletin içinde kadınlarımızı, başı açık, başı örtülü olarak sınıf sınıf ayrımlara tabi tutan siz olmadınız mı? Nerede eğitim, inanç, düşünce, fikir özgürlüğü? Öyle özgürlük, benim sınıfıma dahil olanlarla olur mantığı, özgürlük tanımında yoktur. Böyle bir şey olamaz. Ama bizim şu anda böyle bir sorunumuz yok. Türkiye’de de herkes şu anda özel-devlet, her yerde başı açık, başı örtülü, el ele, kol kola dayanışma içinde yürüyorlar. Demek ki oluyor. Bu milletin fertlerini, bu milletin bireylerini, birbirine düşman ettiğiniz sürece, bu millet size bu ülkede iktidar vermez, vermeyecektir.

Aynı zamanda da dünyada bunları korumaya kalkan ülkelere karşı da ‘Daha ne istiyorsunuz, buyurun size yargı kararları’ deyip bunları da onların önüne koyacağız. Üzerlerine düşeni yaparlar veya yapmazlar, önemli değil. Ama şimdi de dünyaya sesleniyorum buradan. Diyorum ki eğer sizler iadeiitibara yardımcı olmazsanız, bilesiniz ki yarın bir gün sizlerin de bizim elimize düşenleriniz olduğu zaman istediğinizde bunları bizden alamayacaksınız. Bunu bilin.

Bu yıl sonuna kadar bir defa il teşkilatlarımız, ilçe teşkilatlarımız, belde teşkilatlarımızı güncelleyeceğiz, yeniden gözden geçireceğiz. Çünkü ortada bir metal yorgunluğu var, bunu aşmamız lazım. Onun için de çok daha dinamik ve çok daha gayretkeş ekiplerle inşallah 2019’a hazırlanmamız gerekiyor.”

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz