Zulme Lanet Kudüs’e Destek mitingi.. Bahçeli: Hani Riyad, hangi delikte Abu Dabi, nereye kayboldu Kahire?

0

Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfı öncülüğünde İstanbul Yenikapı Miting Alanı’nda Filistin halkına destek amacıyla “Zulme Lanet Kudüs’e Destek” mitingi gerçekleştiriliyor.

Miting alanına gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve BBP Genel Başkanı Mustafa Destici el ele vatandaşları selamladı. Mitinge Filistin Başbakanı Rami Hamdallah da katıldı.

Bir konuşma yapan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, şunları söyledi: “Türk ve İslam yurtlarının feryadından dolayı yaslıyız. Kerkük’ten Kudüs’e, Telafer’den Kıbrıs’a, Kaşkar’dan Karabağ’a yaşanan her acının, yapılan her saldırının, kurulan her tuzağın hem hasmı hem karşısındaki haysiyet kalesiyiz.

Kudüs İslam’dır, aynı zamanda Türklüğün derin izlerini taşımaktadır. Kudüs imanımızın iftiharıdır, itibarıdır. Nitekim ‘gitti’ demekle gitmez, ‘düştü’ demekle düşmez, ‘İsrail’in başkenti’ demekle bu tartı, bu sıkleti çekmez, çekemez.

Tüm dünyanın gözü Kudüs’e kilitlenmiştir. Ortadoğu’daki istikrarsızlık daha da şiddetlenecektir. Görünen yakın gelecek maalesef budur. Kudüs’ün başkent olarak tanınmasından sonra bölgede barış çalışmalarından kimse bahsedemeyecektir. Kudüs, bizzat kriz havarisi Trump tarafından dinamitlenmiştir.

Gazze’de insanlık suçu işlenmiştir. İsrail’i ve zulmünü lanetliyorum, ABD’yi ve hunhar politikalarını kınıyorum. Uluslararası ceza mahkemesinde yargılanması gereken Netanyahu ve çetesi döktükleri kanların, aldıkları canların, kastettikleri umut ve hayallerin bedelini ama bu dünyada ama mahşerde mutlak surette ödeyecektir.

Kudüs’ün İsrail’in başkenti olarak tanınmasından sonra, bölgede barış ve işbirliğinden akıl sağlığı yerinde olan hiç kimse bahsedemeyecektir. Siyonizm’in lobi çalışması, Trump’ın densizliği, Netanyahu’nun cani politikaları zehirli meyvesini vermiştir. Kudüs bizzat kriz havarisi Trump tarafından dinamitlenmiştir. Kıyamet günü senaryolarına derinlik katılmıştır.

ABD’nin büyükelçiliğini Kudüs’e taşıması uluslararası hukukun ihlali, inkârı, istilasıdır. Aynı şekilde inanç ve insan haklarına hakarettir, kesif bir hücumdur. Yüce dinimiz İslam’ın mahremi ve mirası çiğnenmiştir. 14 Mayıs, insanlık tarihinin utanç sayfasıdır. 14 Mayıs, terörist devlet olan İsrail’in gerçek yüzünün bir kez daha tescillendiği karanlık günün adıdır. Geldiğimiz bu aşamada, ABD Filistin davasında adil ve tarafsız arabulucu sıfatını tamamen kaybetmiştir. Trump, Siyonizme gönüllü şekilde tutsak düşmüş, maşalığına talip olmuştur.

1967’de Filistinlilerin elinden zorla alınan Doğu Kudüs bugün perişan haldedir. Kutsallarımız, alçak ve ahlaksız emellerin tasallut ve tahrikiyle can çekişmektedir. İsrail, ABD’nin büyükelçiliğini Kudüs’e taşımasından sonra sivil ve masum Filistinlilere ateş ve ölüm olup yağmıştır. 14 Mayıs günü Gazze’de son yılların en vahşi katliamı yaşandı. Sayıları 60’ı geçen Filistinli kardeşimiz şehit edildi.

3 bine yakın Filistinli kardeşimiz yaralandı. 8 aylık Filistinli Leyla bebek katillerce hedef alındı. 2014 yılında İsrail hava saldırısında iki bacağını kaybeden, buna rağmen Gazze’de mücadelesiyle devleşen 29 yaşındaki Fadi Ebu Salah caniler tarafından katledildi. Gazze’de dram vardır. Gazze’de acı vardır. Filistin’de kan ve gözyaşı egemendir. İsrail bebek katilidir.

İsrail, engelli, sivil, silahsız insanlara kurşun sıkacak, bomba atacak kadar kudurmuş, denge ve denetimini kaybetmiştir. Özellikle Gazze’de insanlık suçu işlenmiştir. İsrail’i ve zulmünü lanetliyorum. ABD’yi ve hunhar politikalarını kınıyorum. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde yargılanması gereken Netanyahu ve çetesi döktükleri kanların, aldıkları canların, kast ettikleri umut ve hayallerin bedelini ama bu dünyada, ama mahşerde muhakkak surette ödeyeceklerdir. İnancım ve ümidim budur.

Zulüm yapanın yanına kalmayacaktır. İmanımız bu yöndedir. Mazlumların ahı bu şerefsizleri mahvı perişan edecektir. Yalın ayaklarıyla vatanlarını müdafaa edenleri Allah görmektedir. Sapanlarla, taşlarla, sopalarla ağır silahlara direnen kahramanları beşeriyet vicdanı vurgun yemiş gibi izlemektedir. Unutmayınız ki, galip olan yalnızca Allah’tır. İnananların kazanacağını müjdeleyen yine Yüce Allah’tır.

Ne var ki, insanlık derin ve kahredici bir sukut içindedir. Birleşmiş Milletler üç maymunu oynamaktadır, ahlaken ve vicdanen de çökmüştür. Soruyorum, nerede insanlık? Nerede medeniyet, nereye sindi vicdan ve adalet? Hani Riyad, hangi delikte Abu Dabi, nereye kayboldu Kahire? Malum İslam ülkeleri kaçak güreşiyor, Kudüs’ü anmadan, Filistin davasına temas etmeden, İsrail ve ABD’yi ağızlarına almadan cılız kınama mesajlarıyla durumu kurtarmaya çalışıyorlar.

Alayına yazıklar olsun, alayına yuh olsun. Korkaklık bunların ruhlarına işlemiş. İşbirlikçilik bunların meziyetleri haline gelmiş. Müşriklere hizmet, münafıklığa himmet bunlara nüfus ve sirayet etmiş. Türkiye hamd olsun, yanlışa yanlış, zalime zalim, haine hain diyecek kutlu bir cesaret ve dirayettedir. İsrail teröristtir. İsrail canidir. İsrail İslam ve insanlık düşmanı mevkiine yerleşmiştir.

Iğdırlı Hasan Onbaşı’nın aziz hatıralarını barındıran; tarih, kültür ve inancımızın muazzam ülkülerini taşıyan Kudüs asla terk edilmeyecek, asla yüz üstü bırakılmayacaktır. İşte, Yenikapı’daki muhteşem irade bunun güvencesidir. Dün Haçlılara kan kusturan Türk milleti, aynısını tekrar yapacak inanca, akla, kabiliyete, kahramanlığa ve adamlığa çok şükür bütünüyle sahiptir.”

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz