Meral Akşener: Yargımızın başına çuvalı bizzat sen geçirdin

0

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin Meclis Grup toplantısında konuştu. “Bizim kapımız sesini duyuramayan tüm vatandaşlarımıza açıktır.” diyen Akşener, şunları söyledi:

“Bizim kapımız tüm Sivil Toplum Kuruluşlarına, Odalara, Borsalara, Derneklere ve Vakıflara sonuna kadar açıktır. Kimin ne sorunu varsa, buyursun gelsin. Kapımız ardına kadar açıktır. Vatandaşlarımızın her sorununu takip edeceğiz. – Emeklilikte yaşa takılanların sesi olduk. – 3600 ek göstergenin takipçisi olduk. – Afetlerden zarar gören çiftçilerin sesi olduk. Şarbonlu et ithaline karşı durduk. – Adana’daki tarım alanlarının yok edilmesine karşı durduk. – Tarım Bakanlığı’na atanması beklenen 10.551 vatandaşımızın da sesi olacağız!

Ekonomik durum milletimizin cebini yakıyor. Çarşı, pazar, elektrik ve doğal gazdaki fiyat artışları ortada. Hâl böyleyken, iktidarın gayri ciddi tavırları dünyada alay konusu oluyor. Bunlar çarşıda, pazarda zabıtaya etiket inceleterek enflasyonla mücadele edeceklerini sanıyor. Söyler misiniz; bu durumda biz ne yapalım? Biz de, geçiş ücreti düşsün diye, Erdoğan’ın, dolara endekslediği köprülere, tünellere, otoyollara zabıta mı gönderelim?

İhtiyacımız yerli ve yabancı yatırımcıya güven sağlamakken, komik duruma düşüyoruz. Diş macunu etiketi kontrolüyle enflasyonu azaltabileceğini zanneden, ilkel bir ülke görüntüsü veriyoruz. Çünkü, yaşadığımız sıkıntıya ancak “Damat” kadar ciddiyetle yaklaşabilen iktidarımız var.

Hizaya çekemeyecek, diz çöktüremeyeksiniz. Boykotlar, karartmalar bizi durduramayacak ve emin olun ki güneşi balçıkla sıvayamayacaksınız. Artık İYİ Parti var. Şef Erdoğan yönetiminde AK Parti’den sesler korosunu dinlemek istemiyoruz ve dinlemeyeceğiz. AK Parti ile CHP’nin halat çekme yarışına benzeyen seçim düzenini sona erdireceğiz.

Kurumsuz ve kuralsız, hukuksuz tek adam yönetiminde az zamanda öyle şeyler gördük ki insan hayret ediyor. Tek kelimiyle anlatmaya kalksam derim ki Türkiye’nin üzerinde Erdoğan’ın hayaleti dolaşıyor. ‘Türkiye öyle bi uçacak ki tutabilelene aşk olsun’ diyorlardı. Sonuç; dolar, ensflasyon, faiz, işşizlik, yağ, zeytin, domates uçtu, damat uçtu, yandaş uçtu ve sonunda papaz uçtu.

Bu papaz meselesi öyle bir mesele ki sussam olmaz, söylesem memleket bizim. Yaptığından utansa devlet aşkına susacağız. Ama bakıyoruz pişkinlikte sınırları yok. Yine inkar edip ‘ajan demedim, ajans dedim’ diyecek, ‘casus demedim bir sus dedim’ diyecek. ‘Bu fakir bu görevde olduğu sürece alamazsın’ diyordun, biz de içimizden ‘atma Recep din kardeşiyiz’ dedik. Yine endişemizde haklı çıktık.

Buradan soruyorum. Bu papaz ajan değilse, FETÖ’cü, PKK’lı değilse niye içeri attınız? Yok eğer bu suçları işlediyse niye bıraktınız? Bağımsız mahkemeler masalını geç Sayın Erdoğan, bize yuttaramazsın. 12 Ekim’den önce ABD’de hazırlıklar yapıldı, papazı karşılayacak komite hazırdı, uçak piste çekildi. Ajanlık yok, aldığı ceza örgüt üyeliğinden öyle mi? Kimi kandırıyorsunuz. ‘Al papazı ver papazı’ diyordun, papazı verdin gitti, peki kimi aldın? FETÖ’nün elebaşını alabildin mi, PKK’nın elindeki iki istihbaratçımızı alabildin mi? Yargımızın başına çuvalı bizzat sen geçirdin.

Emekliye, sabit ücretliye zam yapın; ferahlasınlar diyoruz. Ses yok! Yerli otomobile vergi indirimi yapın; sektör nefes alsın diyoruz. Ses yok! Elektrik faturasında TRT payını kaldırın diyoruz. Ses yok! Adaleti tesis edin; vatandaş devletine, yargıya güvensin diyoruz. Ses yok! Meydanlarda milletimize cebinizde kaç lira var diye sorduğumuzda, Sayın Erdoğan, “Sana ne milletin cebindeki paradan.” diyordu. Kendisi, milletin cebindeki parayı dert etmiyor. Ama siyasetçinin görevi, ülkeyi yönetenin görevi, vatandaşın cebinde para var mı, yok mu, bilmektir.

Bir çuval un kaç para olmuş; Bir koli yumurta kaça; Bir teneke yağın fiyatı ne; onun umurunda değil. Gübre, tohum, mazottan haberi yok. Süt, mama, bulgurdan haberi yok. Doğal gazla, elektrikle ilgilenmez. Açlık sınırı nedir bilmez. Fakirlik, işsizlik onu ilgilendirmez. Çünkü o, güçten başka hiçbir şeye inanmaz. Kazanmaktan başka hiçbir şeyi umursamaz. Erdoğan sadece bir şeye bakar: Anketler. Oyu düşmesin de, memleket düşmüş kimin umurunda!

Bu arada, bilin ki, son günlerde anketler de pek aklına yatmıyor. Koltuk sallanıyor. Eşyanın tabiatıdır. Fıtrattır bu, fıtrat. Her canlı gibi organizasyonlar da doğar, büyür ve vadesi dolar. Ak Parti de doğdu. Büyüdü. Ve raf ömrü doldu. Her şeyi yaşadık. Her türlü felaketi seninle yaşadık. Daha kötüsü ne olacak? Bizi rızıkla mı tehdit ediyorsun? Aklını başına devşir. Rızkı veren Allah’tır, Allah!

Bu yoz ve ucube sistemi Türkiye’ye dayatırken ne diyorlardı? Ekonomi şaha kalkacak. Türkiye öyle uçacak ki, tutabilene aşk olsun. Sonuç? – Dolar, enflasyon, faiz, işsizlik uçtu. – Yağ, un, zeytin, yumurta, uçtu. – Damat uçtu, yandaş uçtu. – Sonunda da uçtu uçtu, papaz uçtu!”

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz