- İzmir Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş: Sıra Dışı Bir Belediye Başkanı, Bir Halk Adamı - 16 Şubat 2023
- Veysi Dündar’ın Korona Söyleşileri – Mehmet Ali Güller: “ - 5 Eylül 2021
- Her derde deva ‘Tarçın’ - 18 Ekim 2020
Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman, 4-1’lik Alanyaspor galibiyetinin ardından açıklamalarda bulundu.
Maçın ardından yayıncı kuruluşa konuşan Teknik Direktör Aykut Kocaman, “Bu dönem biraz daha oyun oturana kadar oyuncular birbirini tanıyana kadar sonuç almamız gereken dönem. İlk 4 hafta bunu gerçekleştiremedik. Bunun arkasına Beşiktaş ve Akhisar maçını da bağlamamız lazım. İstediğimiz arzuladığımız hedefe doğru gitmeye başlayacağız. Alanyaspor hızlı, kolay pozisyon bulabilen bir takım. Kuvvetli bir skor aldık. Oyunun 1-0’a kadarki bölümü ve ondan biraz daha ötesine kadar son derece doğru gidiyordu iş. Özellikle Nabil’in sakatlığından sonra problemler artmaya başladı ve buna karşı koyamadık. Devreye girmeden attığımız gol bize var olan özgüvenin parça parça olmamasının önüne geçti. İkinci yarının 10. dakikasından itibaren Mehmet’in pozisyonuna adapte olmasının da etkisiyle kontrolü fazlasıyla ele aldık. 3. golü yaptıktan sonra kontrol tamamen bize geçti. Sonuç ve skor iyi ama en iyi tarafı Beşiktaş ve Akhisar maçlarını cebe koyabilirsek o özgüven. Takım, çok iyi takım. Bazen panik havası olabiliyor, bunu kontrol altına alınca her şey daha iyi olacak” dedi.
Sözlerini, “Beşiktaş maçı öncesi ‘sıkıntılar var, hazır değiliz’ gibi şeyleri konuşmanın bir anlamı yok” diyerek sürdüren Kocaman, “ Trabzonspor maçında da hazır değildik ama son derece mücadele ettik. Medipol Başakşehir maçı da öyle. İkisi de şampiyonluk için oynayan takımlar. Aynı şey Beşiktaş maçında da olacak. Mutlak ve mutlak kazanmak için oynayacağımız bir maç olacak” ifadeleriyle sözlerini noktaladı.
Basın Toplantısı
Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman maç sonunda düzenlenen basın toplantısında ilk olarak karşılaşmayı değerlendirdi, ardından medya mensuplarının sorularını yanıtladı.
“Yapısal olarak oyuncuların oyunda ağırlıkları var. Oyun güçleri ya da oyun tarzlarından dolayı. Hasan biraz daha kontrolü sağlayan oyuncu, İsmail için de bunu söyleyebiliriz. Herkesi ileri göndermenin anlamı yok, Isla hücumcu bir bek zaten. Onu kullanırken takımın dengesinin de olması gerekiyor. Dolayısıyla bir tarafı çıkarırken bütün olarak bakmaya çalışıyorum. Eleştirmenin bir mantığını görmüyorum. Uyum arttıkça, daha akıcı ve daha iyi oynayan bir takım olacağını düşünüyorum. Bu zamanı geçirirken özellikle skor açısından sonuç bizim için daha önemli gözüküyor.
Son 10 yılına bakın Fenerbahçe’nin. Tüm maçlar dahilken yediği gol ortalaması 0.9. Attığı gol ortalaması da maç başına 1.9. Fenerbahçe’nin teknik direktörü olmadan evvel ben dahil Türkiye’de futbolla ilgilenen kim olursa olsun önüne şöyle bir liste konsa, ilk 4 maç, Fenerbahçe’nin karşısına da 2 rakamı konsa her maç 2 gol. Bu istatistiğin dışında karşısında asgari 10 ya da 12 puan yazar. Ancak bu sene böyle başladı. Göztepe maçının kırıcı etkisi ve Vardar maçı hakikaten çok kırdı ve bu maçlara çok yansıdı. İşler iyi gitmediği zaman bir anda takımda biraz endişe, kaygı ağır basıyor. Ciddi bir özgüven problemi var. Yeni oyuncular var ama bu yeni oyuncuların da kulübün ve takımın bu durumundan etkilenmemesi düşünülmüyor. Bu sonuç kuvvetli bir skorla alınan bir sonuç. Arkasına Beşiktaş maçını bağlamayı başarabilirsek o zaman daha farklı ve daha güçlü şekilde hem saha içi hem de saha dışında hareketlerimiz ve konuşmalarımız daha kuvvetli olacaktır. Bu çok rastlanılır bir durum değildi. Sonuçta ortada gözüken puan tablosu.
Tercihteki en büyük etken Janssen’in fiziksel olarak hazır olması oldu. Umarım aynı performansını devam ettirir. Bugün gerçekten olumlu şeyler gösterdi. Üstelik 5-6 antrenman sonucunda… Umarım devam ettirir bunu.
Tepki olacağını tahmin etmiyorum. Yapısal olarak böyle birisi değil. Volkan tepkisini açıkça gösterir. Tahmin edebilirim sadece. Bunun tepki olduğunu düşünmüyorum.
Bütün Fenerbahçe ailesinde şu anda beklentiler çok yüksek. Zaten bu kulübün dinamiklerini anlatıyorsunuz. Bu kulübü büyüten dinamikler bunlar; talepkar olması ve istemesi. Böyle bir durumdayken bu tip şeylerin çıkması çok doğal. Anormal bir şey değil. Beni çok fazlasıyla etkilemiyor. Ben bu ailenin içinde büyümüş insanlardan bir tanesiyim. Eğer yönetim kurulu hakkımda bir karar alana kadar, şahsımla ilgili bir tasarrufta bulunana kadar şahsımla ilgili sonuna kadar buradayım. Fenerbahçeli taraftarlar şunu bilsin ki, son ana kadar, yönetim kurulu hakkımda karar verene kadar buradan ayrılmak gibi bir niyetim yok. Bu kulübün ihtiyaç duyduğu, istediği şeylerin hepsini yapacağız. Ağır ağır gideceğiz ama doğruları yapmak konusunda hiçbir şekilde geri adım atmadan bildiğimi yapmaya devam edeceğim. Özellikle Fenerbahçe’yi düşünen, diğer takımları tutan arkadaşlar da bilsinler bunu. İstedikleri kadar devam etsinler, umurumda da değiller. Fenerbahçe ihtiyaç duyduğu sürece burada olacağım.
Mehmet bir darbe aldı girer girmez. Zor götürüyordu oyunu, o yüzden aldık. Dirar’da problem uzayabilir gibi gözüküyor yalnız şu anda bilgi sahibi değiliz. Son derece kuvvetli ve maçı isteyen bir grupla çıkacağız, bu durumla ilgili bir kuşkum yok.”
