Bahçeli’den seçim barajı açıklaması.. Barajdan korktuğumuz için değil..

0

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Meclis Grup toplantısında konuştu. “Türkiye için yüzde 10 seçim barajı ağırdır.” sözlerine açıklık getiren Bahçeli, şunları söyledi:

“Geçtiğimiz hafta, dile getirdiğim bazı düşüncelerim hafta boyunca tartışılmıştır. Kuyuya taş atmasam da bazı gafilleri taşı düştükleri çukurdan çıkarmak için adeta çırpınmışlar. Seçim barajı kapsamında hikayeler uydurmuşlardır. Bunlara hakikaten de acıyorum. Dedim ki yüzde 10 barajı çok ağırdır. Yüzde 5 mi, 6 mı 7 mi olur yoksa 10’da devam mı edilir, bakmak lazım. Özetle söylediklerim bunlardır. MHP’nin baraj maraj sorunu asla yoktur. Biz baraj delinmesinden dolayı görüşlerimizi paylaştık. Barajdan korktuğumuz için değil; Türkiye’nin 16 Nisan’daki halkoylaması sonrası ortaya çıkan zorunluluk nedeniyle düşüncelerimizi paylaştık.

CHP’nin geveze sözcüleri unutmasınlar ki horozu çok olan köyün sabahı geç olurmuş. Ala keçi her vakit püsküllü oğlak da doğurmazmış. Önce sabaha çıksınlar, önce adam olsunlar. Sonra yüzleri kalırsa bizlere laf yetiştirsinler. Bunların eğer nefesleri el veriyorsa, tavsiyem gitsinler terör örgütlerine borazancı başı olsunlar, kendilerine yakışan da bu olacaktır. Bu CHP’nin 16 Nisan’dan beri karın ağrısı geçmek bilmiyor. Barajın aslında yüzde 50+1’e çıkmasından dolayı ödü patlıyor. CHP yüzde 49’luk hayır blokunu geliştirmek için herkesten medet umuyor, hepsine el uzatıyor. Biz de diyoruz ki al birini vurun ötekine.

CHP’nin Atatürk adını anmaya ne yüzü ne de hakkı kalmıştır

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e yönelik artan ilgiden, sahiplenmeden ziyadesiyle mutluluk duyuyorum. Bunun devamını temenni ediyorum. Aziz Atatürk’ün siyaset üstü kalması samimi dileğimdir. Atatürk hiç kimsenin tekelinde değildir. Hele hele HDP–PKK ve FETÖ’nün yörüngesine giren CHP’nin Atatürk adını anmaya ne yüzü ne de hakkı kalmıştır. Atatürk hiç kimsenin siyaset dövüşünün, sinir harbinin konusu olmayacaktır. Son zamanlarda herkes Atatürk demeye başlamış. Ne güzel işte. Bunu polemik malzemesi haline getirmek ahlaki mi?

Atatürk konusu abartılıyormuş. Yüzde 50+1 nelere kadirmiş. Bazıları şaşkınlık geçiriyor; kelli felli kalem sahipleri şaşkınlık içindeymiş. Laf cambazlığını bırakınız, ipsiz sapsız değerlendirmeleri, uçuk kaçık beyanatları buruşturup atınız.

10 Kasım’da Anıtkabir dolmuş; Bunun ne mahsuru var? Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’dir. Atatürk tam bağımsızlıktır. Atatürk, Türk milliyetçisidir. Komünist, köksüz, feslisi fessizi kim varsa kıvranmaktadır. Varsın cehaletlerinin esiri olsunlar. Fazla söze yer ve gerek yoktur. Atatürk ortak kıvancımız, kurtuluşumuzun kutup başı olarak ebediyete kadar eserleri ile eşsiz mirasları ile varolacaktır. Manen yaşayacaktır.

Milliyetçi kahramanlara şaşı bakanlar, küfredenler, kötü konuşanlar ya Trikopis torunları ya da haçlı tortularıdır. Böyle gayri meşru torunlarda, tortulardan bir kez daha kurtuluşun müjdesi yakındır. Sayılı günler inşallah çabucak geçecektir. Atatürk tam bağımsızlıktır. Atatürk ismini duyunca irkilen, zehir saçanlar varsın köhne yolculuklarına böyle devam etsinler. Varsın cehaletlerinin esiri olsunlar. Atalarımız ne güzel de söylemiş ‘Alim ile eyle ülfet, alırsın mertebe. Cahil ile etme sohbet, dönersin merkebe’ Fazla söze gerek yoktur.

Bu nasıl Müslümanlıktır, nasıl İslam anlayışıdır?

Beyrut ile Riyad arasındaki ilişkiler sürekli geriliyor. Hariri’nin rehin mi, yoksa gönül rızası ile mi Suudi Arabistan’da bulunduğu tam olarak açıklanamıyor. İsrail ile ilgili kuşkular Suudi Arabistan’ı tümden kavramış, tutuklamalar, cinayetler, küresel senaryolar son günlerde herkesin gündemindedir. Bizim ilgilendiğimiz hanedanlar arasındaki kavga değildir. İnancımız, kutsal mabet ve mirasların bulunduğu Suudi Arabistan’ın dünyevi iktidar çatışmalarına kapılması esef vericidir.

Milyarlarca Müslüman açlık içinde kaybolmuşken, bir avuş şeyhin, emirin doymaz hırslarını nasıl açıklayacağız? Bu nasıl Müslümanlıktır, nasıl İslam anlayışıdır? Ilımlı İslam denilen dayatma nasıl dillendirilmektedir. Neyin ılığı? FETÖ’ye sipariş edilen dinler arası diyalog ve ılımlı İslam projesine şimdi yeni yetme prensler mi taliptir? Bu yolun sonunda hayır, huzur yoktur. Suudi Arabistan, tasarlanan robota dünyada ilk kez vatandaşlık vermekle ne yapmak istemektedir?

Robota dünyada ilk kez vatandaşlık vererek ne yapmak istemektedir?

Suudi Arabistan bir Hollywood yıldızına benzetilen, robota dünyada ilk kez vatandaşlık vererek ne yapmak istemektedir? Nasıl bir hüsran, husumet kutsal topraklarda hakimiyet kurmuştur? Allah’ın emir ve yasaklarını çiğneyen, batıl hedeflerle yan yana gelen anlayışı Müslümanlıkla bir tutmak nereye kadar mümkündür?

IŞİD’le sürdürülen mücadelede önemli mesafeler alınmaktadır. 9 Kasım’da Suriye rejimi Ebu Kemal’i Bağdat’ın desteği ile almıştır. Anlaşıldığı kadarıyla IŞİD, Suriye ve Irak’ta işgal ettikleri alanların büyük bir kısmını kaybetmiştir. YPG, PKK, PYD terör örgütleri doldurmaktadır yerini. Doha’da anti IŞİD koalisyon merkezi varken, ABD’nin, imzalanan memorandumla Amman Gözlem Merkezi’nin kurmasının sonuçlarının nelere neden olacağını zaman gösterecektir. Sayın Cumhurbaşkanı inaniyorum ki muhataplarından bilgi alacak, Türkiye’nin tavrını gösterecektir. Evimiz hamdolsun düzenlidir, aksini inkar eden varsa geçmişteki günahlarını affettirmek için özeleştiri yapacak cesareti göstermelidir.

Başbakan Binali Yıldırım’ın düzenlediği ABD ziyaretinin verimli geçtiğinin ifade edilmesi hiç kimseyi rehavete sürüklememelidir. Burada sorumluluğun esas itibarıyla ABD’de olduğunu aklımızdan çıkarmayız. Çürük iple kuyuya inen dibe çakılır. Terör örgütleri ile düşüp kalkandan dost olmaz. Sorunların anlık müdahalelerle, telefonla çözümünde mutabık kalınmıştır. ABD anlık müdahaleyi, telefon diplomasisini bir tarafa bırakmalı, önce terör örgütlerinden elini ayağını çekmeli, sonra FETÖ’nün hain başını elleri kelepçeli şekilde ilk uçakla Türkiye’ye göndermelidir.”

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz