Başbakan Yıldırım: Herhangi bir noktada güvenliğimizi tehdit eden bir durumla karşılaşırsak gereken cevabı anında veririz

0

Başbakan Binali Yıldırım, partisinin Meclis Grup Toplantısında konuştu. Rakka operasyonuna değinen Yıldırım, “Ülkemiz için tehdit oluşturan hiçbir duruma müsaade etmeyeceğiz. Rakka’da ya da o bölgede herhangi bir noktada güvenliğimizi tehdit eden bir durumla karşılaşırsak gereken cevabı anında veririz.” dedi.

Kıdem tazminatıyla ilgili ise Yıldırım, “Çalışanlarımızın hiçbirinin kazanılmış hakkına halel gelmesine izin vermeyiz; buna kıdem tazminatı da dahil.” ifadelerini kullandı.

Yıldırım, şunları söyledi:

“Körfez İşbirliği Konseyi’nin bazı ülkeleri Katar’a yönelik bazı yaptırımlar uygulama kararı aldılar. Bu gelişmeyi Türkiye olarak üzüntü ile karşılıyoruz. Stratejik işbirliği ortağımız olan, Körfez İşbirliği Konseyi üyelerinin kendi aralarında yaşanan sorunlara diyalogla, sükunetle çözüm üretmelerini temenni ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız ve hükümetimiz diplomatik temasları başlatmış bulunuyor. Beklentimiz ve arzumuz aralarındaki bu meseleyi müzakere ve iletişim yolu ile tatlıya bağlamalarıdır. Bölgede yaşanan terör olayları bu birlik ve beraberlik ruhunu hergün daha da gerekli ve zorunlu hale getirmektedir.

Rakka’da ABD’nin, oradaki terör unsurları ile başlattığı operasyon devam ediyor. Dostumuz ABD, terör grupları ile bir başka terör grubunu yok edeceğini düşünerek bir işbirliğine gitti. Türkiye olarak doğuracağı sonuçlardan zerre kadar zarar görmesine asla izin vermeyeceğiz. Terör ülkemizi, milletimizi, nerede tehdit ederse etsin anında gereken karşılık verilecek. Bu harekat devam ederken Rakka operasyonu sonrası ortaya çıkan durumu da yakından izliyoruz, gerekli tedbirleri alıyoruz. El Bab’da, Rai’de yürüttüğümüz operasyonun bölgenin istikrarı ve barış için ne kadar isabetli bir iş olduğu bugün görüldü. Rakka’da ya da o bölgede herhangi bir noktada güvenliğimizi tehdit eden bir durumla karşılaşırsak gereken cevabı anında veririz. Türkiye’nin hassasiyetleri ve kırmızı çizgileri bellidir.

Gerek kıdem tazminatı, gerek çalışma hayatıyla ilgili alacağımız tüm kararları olgunlaştırmadan önce mutlaka sosyal taraflarla bir araya geliriz. Onlarla uzlaşma, ortak nokta bulma yolunu sonuna kadar sürdüreceğiz. Buradan açıkça söylüyorum, çalışanlarımızın hiçbirinin kazanılmış hakkına halel gelmesine izin vermeyiz, buna kıdem tazminatı da dahil. Türkiye’nin önündeki hedefleri yakalaması için mutlaka birçok alanda reform yapmaya ihtiyacı var. Reformlar mevcudu geriye götürmek için değildir. Onun için çalışanlarımız merak etmesinler. Bu ve buna benzeri tezviratlara itibar etmesinler.

Zeytin kanunuyla ilgili bir düzenleme var. Maalesef daha düzenleme Meclis’te görüşülmeden yine muhalefet bir istismar alanı aramanın peşine düştü. Neymiş zeytin alanları yok edilecekmiş. Ben vatandaşlarıma gerçeği buradan anlatmak istiyorum. Geçtiğimiz 15 yıl içerisinde Veysel Hocam, zeytin ağacı sayısı yüz milyondan yüz yetmiş iki milyona çıktı mı? Çıktı. Zeytin tarihinden bugüne kadar yüz milyon zeytin ağacı varlığımız var, AK Parti iktidarında bu sayı yüz yetmiş iki milyona çıkmış. Peki zeytin üretiminde dünya ikincisi yapan Türkiye’yi kim, AK Parti. Getirilen düzenleme ne? Zeytin alanı olan yerlerde maalesef geçmişte birtakım yanlış uygulamalar, hukuksuz uygulamalarla sanayi tesisleri yapılmış. Ve dolayısıyla o zeytin alanları kullanılamaz hale gelmiş. Biz onunla ilgili düzeltme yaptık. İkincisi de sanayi bölgesindeki zeytin alanlarını üç kilometre yakınına kadar asla hiçbir tesis yapılmayacak. Ancak üç kilometre daha fazla mesafede yapılabilecek. Bu kurula gelecek, değerlendirme yapılacak. Müspet bir karar çıkarsa bakanlığa gidecek. Kamu yararını sağlayan şeyleri yapmalıyız. Zeytin mi daha önemli, yapılacak tesis mi daha önemli Türkiye’nin geleceği açısından. Bir kaşık suda fırtına koparmamak lazım. Muhalefetin derdi üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek.”

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz