Baydemir: AKP kuruluş felsefesindeki bütün değerlerine düşmanlık yapan bir siyasi harekettir

0

HDP Sözcüsü ve Şanlıurfa Milletvekili Osman Baydemir, İzmir’de devam eden ‘Vicdan ve Adalet Nöbeti’nde konuştu. “Darbe girişiminin üzerinden bir yıl geçti. Darbe girişimini Allah’ın lütfu olarak görenler darbenin siyasi ayağı konunda hala dut yemiş bülbül gibiler.” diyen Baydemir, ya Meclis’teki sıvacı ya da pazarda sebze satan teyzelerin alındığını ifade etti.

Eğer gerçekten darbenin siyasi ayağıyla yüzleşmek isteniyorsa 13 yıl boyunca darbenin kilit noktası olduğu söylenen “cemaat yapılanmasını kim palazlandırdı, kim bu kadar yetkiyle donattı?” sorusunun cevaplandırılması gerektiğini belirten Baydemir, şunları söyledi:

“Darbeyi Allah’ın lütfu olarak tanımlayıp karşı darbe gerçekleştirenler, OHAL ilan edenler, KHK’lerle insanları aşından edenleri alt alta koyun darbenin siyasi ayağı açığa çıkar. AKP artık darbeyle ilişkilenmiş, darbeyle adı kirlenmiş bir siyasi harekettir. AKP kuruluş felsefesindeki bütün değerlerine düşmanlık yapan bir siyasi harekettir. Hukukun üstünlüğü, adalet, yoksullukla mücadele, demokrasi onlar açısından tehlike. Hani OHAL’i kaldırmakla övünüyordunuz. Bırakın OHAL’i kaldırmayı Kürt coğrafyasını sıkıyönetimle yönetiyorlar. Türkiye’nin batı yakasını OHAL cenderesine almışlar.

Abdullah Gül dün AKP’nin kuruluş değerlerinden uzaklaştığı ve demokrasi değerlerine dönmesi çağrısında bulundu. Bu tespit doğru ama gerçekleşmesi beklentisi yanlıştır. Çünkü AKP’nin şu anki yönetimi varlığını savaşa ve muhalefetin susturulmasına endekslemiştir.

Tarih öyle bir zaman dilimini önümüze getirecek ki sadece yaptıklarımızla değil yapma imkanına sahip olduğumuz ancak yapmaktan imtina ettiklerimizle de yargılanacağız. Bugüne kadar AKP’ye destek veren, hatta kuruluşunda bulunan bütün yurttaşlara çağrımızdır: Bundan sonra susmak suça ortak olmaktır. Her birimizin görevi bu zulme dur demektir. Aksi takdirde siz harekete geçtiğinizde bu ülke geç kalmış olacaktır. Bu ülke geç kalmasın diye vicdan nöbetindeyiz.

Demitaş’ın, Eş Genel Başkanımızın şu anda tutuklu bulunduğu dosya bir hukuksuzluktur. Demirtaş’ı tutuklatan iddiadan dolayı dokunulmazlığı kalkmamıştır. Demirtaş, yargılanmasının önünün açılmadığı bir dosyadan rehin tutulmaktadır. Bir kez daha dosya Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Niçin 6-7 Ekim Kobani olaylarıyla birleştirilmesi için. Bu hukuksuzluk dayatmasıdır.

AYM üyelerine çağrıda bulunuyorum: Geciken adalet adalet değildir. Adaletin gecikmesinde sizin de rolünüz vardır. Bir yüksek mahkeme kimden korkar, çekinir de kararını açıklamaz, kendi içtihadına sahip çıkamaz. Bugün bu ülkede faşizm kurumsallaşma sürecinde. Yargının tarihi yazıldığında bu gecikme de yazılacaktır. Ama hiç şüpheniz olasın Demirtaş, Yüksekdağ, milletvekillerimiz özgür kalacak, bu zulmü uygulayanlar toplum karşısında mahkum olacaklar. Şehirleri yıkanlar, yakanlar, gencecik çocukları ölüme gönderenler mahkum olacaktır.”

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz