Buldan: OHAL ile yönetilen adaletin olmadığı bir ülke batmış bir ülkedir.. Demirtaş’ı rüyasında görüyor; her şeyi karıştırıyor

0

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partisinin Muş mitinginde konuştu. “Muş halkı, gençleri işsizlikle boğuşuyor. Cumhurbaşkanı çıkmış diyor ki; ‘kıraathaneler açacağız, gençler oraları dolduracak.’ Gençler kıraathane istemiyor, iş istiyor, gelecek istiyor.” diyen Buldan, şunları söyledi:

“Bunlar bu ülkeye savaştan başka bir şey vermedi. Barış isteyenleri cezaevine koydular, faşizmi yükselttiler. Biz özgürlük istiyoruz dedik, onlar gözaltı, tutuklama furyası başlattılar. Onlar zannediyor ki gözaltına alınarak tutuklayarak bir halk biter. Oysa biz tutuklandıkça çoğalan bir halkız.

AKP’nin 16 yıllık iktidarı döneminde, bu ülkede kimsenin can güvenliği olmadı. Kimse huzur içinde yaşamadı. Ekonomi yerin dibine girdi, insan hakları askıya alındı, adalet battı. Çünkü OHAL ile yönetiyorlar. Şimdi de 24 Haziran’dan sonra OHAL’i kaldıracağız diyorlar. Siz zaten iktidardasınız. Şu anda niye OHAL var? Sadece kendileri için OHAL var. OHAL ile yönetilen bir ülke batmış bir ülkedir. Adaletin olmadığı bir ülke batmış bir ülkedir. Milletvekillerinin, belediye başkanlarının cezaevinde olduğu bir ülke batmış bir ülkedir. İşte tüm bunlara 24 Haziran’da sandıklarda cevap vereceğiz.

Şimdi bir daha iktidara gelmek için her türlü oyunu oynuyorlar. Bu ülkeye çektirdikleri zulmü unutmuşlar. Bunun için de MHP ile koalisyon yaptılar. Bu koalisyon tam bir Kürt düşmanlığıdır. Sokağa çıkma yasaklarında Bahçeli, ‘taş üstünde taş, omuz üstünde baş bırakmayın’ diyordu. O anlayışla ittifak gerçekleştirdiler. Bugün HDP’yi baraj altında bırakma çabaları, MHP’yi yani kurtları TBMM’ye taşıma çabalarıdır. Kürtler buna izin vermeyecek. Kürt halkını görmeyen, Kürt halkını tanımayan, Kürtlerin yaşadığı katliama, ödediği bedele saygı duymayan bir iradeye, biz de saygı duymuyoruz.

Kimsenin gücü Kürt halkının varlığını, kimliğini, dilini inkar etmeye yetmez. Kürtler yüzyıllar boyunca büyük acılar yaşadı. Ama her zaman dik durdu. Hiçbir zaman boyun eğmedi, biat etmedi. Recep Tayyip Erdoğan karşısında da diz çökmeyeceğiz, boyun eğmeyeceğiz ve biat etmeyeceğiz.

Cumhurbaşkanı artık kaybedeceğini anlamış. Bakın gittiği illeri karıştırıyor. Zonguldak’a gidiyor diyor ki ben Tokat’tayım. Doğmadan önceki okulların analizini yapıyor. Gideceğinin farkında. Neden bunları yapıyor biliyor musunuz? Çünkü rüyasında, Edirne cezaevi ve Selahattin Demirtaş’ı rüyasında görüyor. Artık Selahattin Demirtaş, HDP rüyalarına girmeye başlamış. Bunun için her şeyi karıştırıyor, ne dediğini bilmiyor.

Selahattin Demirtaş korkusu, onun rüyası olmuş. Demirtaş’ın cesaretinden, siyasetinden korkuyor. Bunun için Demirtaş Edirne cezaevinde. Bir Cumhurbaşkanı adayı düşünün, 4 duvar arasında rehin. Diğer Cumhurbaşkanı adayları her gün seçim kampanyası yapıyorlar. Ancak Selahattin Demirtaş Edirne cezaevinde, avukatları aracılığıyla gönderdiği mesajlar sosyal medyada yayınlanıyor. İnanın Demirtaş’ın sosyal medyadaki takipçileri, AKP’nin meydanlarında toplananlardan çok daha fazla. Selahattin Demirtaş ve HDP’nin 24 Haziran’da elde edeceği büyük başarı, bu ülkenin geleceği için bir fırsattır.

24 Haziran’a giderken Kürtlerin değerlerini tarihsel birikimlerini, kazanımlarını hedef alan AKP, kendini iktidarda tutabilmek için savaş naraları atıyor. Mahmur’a Kandil’e gideceğim diyor. Türkiye halkları buna hayır diyor. Bu ülkede yaşayan hiçbir halk, hiçbir inanç sizin savaş politikalarınıza evet demiyor. Çünkü analarımızın yüreğine düşürdüğünüz ateşle bu ülkeyi yönetemezsiniz. Bu ülkenin barışa, demokrasiye, insan haklarına, aşa, işe ihtiyacı var. Bu anlayışı yok sayan, geçmiş dönemlerde bunu uygulayanlar nasıl tarihten silindilerse, AKP de tarihten silinmeye mahkumdur.

Bu ülke tek adamdan büyük. Bu ülke Erdoğan’a muhtaç değil. Bu ülke AKP’ye muhtaç değil. Çünkü bu ülkenin kaderini belirleyecek olan, bu ülkenin geleceğini, yarınlarını düşünen tek parti HDP, tek Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş. Bu ülkeyi yönetmeye adayız. Bu ülkenin kaderini değiştirmeye adayız. Türküyle, Kürdüyle, Alevisiyle, Sünnisiyle her inançtan, her mezhepten insan kararını vermiş. Bu coşkuya tanıklık ediyoruz.

24 Haziran bu ülkenin kaderini değiştirecek. 25 Haziran AKP’siz ve Recep Tayyip Erdoğan’sız bir ülke olacak. 15 gün daha sabredeceğiz, ne demişler sabreden derviş muradına ermiş. Biz de muradımıza ereceğiz. Hep birlikte kardeşlik içinde yaşayacağız. Kimse AKP’ye bel bağlamasın. Gidiciler. Onları göndereceğiz. Tayyip Bey’i evine göndereceğiz, torunlarını sevsin. Çok yaşlandı, kafa da gitti.”

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz