Çevre ve Şehircilik Bakanı Özhaseki: Bilinçsizlikle şehirlerimizin canına okumuşuz.. İstanbul’a en büyük ihaneti CHP yaptı

0

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Biz İstanbul’a ihanet ettik. Ben de sorumluyum.” açıklamasının etkileri devam ediyor. “CHP’nin burada belediyecilik yaptığı dönemi çok iyi hatırlıyorum. İstanbul’a en büyük ihaneti onlar yapmışlardır. Her tarafı kaçak yapıyla, gecekonduyla doldurmuşlardır.” diyen Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, “Bilinçsizlikle şehirlerimizin canına okumuşuz.” ifadelerini kullandı.

Manisa’da konuşan Özhaseki, şunları söyledi: “Osmanlı’da da şehircilik belli bir düzen ve plan doğrultusunda yapılıyordu. Bugüne geldiğimizde kurduğumuz şehirlere baktığımızda bu şehirler için hangi medeniyet ismini veririz bilmiyorum. Arabesk medeniyeti desek doğrudur. En büyük şehirlerde 100 katlı gökdelen yanında bir baraka, yanında sanayi. Bilinçsizlikle şehirlerimizin canına okumuşuz.

Cehalet, bilgisizlik ve fakirliğin getirdiği sağlıksız şehirlere sahip olduk. Sonra kimliksiz şehirlerle sahip olduk. Bizim şehirlerimizde hiçbir şey anlaşılacak gibi değil, biraz sağlıksız biraz kimliksiz şehirlere sahip olduk. Şehirlerin de bir ruhu var. Onlar da insanlar gibi doğar, büyür, bazen yok olurlar. İnsan sabah kalktığında nasıl güne bakımla başlıyorsa şehirlerin de bakıma ihtiyacı var.

Şehirlerin geleceği o şehirde yaşayan insanların, temsilcilerinin ufuklarıyla doğru orantılıdır. Yönetici günü kurtaracak planlar yapıyorsa, o şehir de yok oluyor. Şehrin yöneticisi ufuklu ve uyumluysa, bunu derken ki kimseyi kast ederek demiyorum, sadece belediye başkanlarını değil şehrin önde gelen isimlerini kastediyorum. Burada uyum sağlarsa şehir büyür gider. Yok birinin yaptığına diğeri takoz koyuyorsa Allah o şehrin yardımcısı olsun.

Birçok belediye başkanı dışarıda çiçek böcek, sanat, sanatçı, kültür aktivite, arkadaşlar yapmayın. Eyvallah çiçeğe ihtiyacımız var, sanata ihtiyacımız var, sanatçı da gelsin hepsi başımızın üstünde ama ilk işimiz kentsel dönüşüm. Türkiye 5 senedir nereye gelmiş bir bakalım. Riskli alan dönüşümünde ilgilenebildiğimiz bağımsız birim sayısı 1 milyon 100 bin.

Ülkemizdeki bağımsız birim sayısı 20 milyonun üzerinde, 25 milyona yakın. İlgilenebildiğimiz, kapsama aldığımız 1 milyon 100 bin. Bunun gerçekleştirilme oranı ne, yüzde 50, belki de ancak yarısı. Riskli yapılarda ise bu orana yüzde 10-15’lere düşüyor. Biz sadece 500 bin konutu yıkabildiysek senede 100 bin konut değiştirebilmişiz. 100 bin konut Türkiye’yi kurtarır mı, hazır hale getirir mi, getirmez.

Ne kadar riskli yapı var. 1999 depreminin ardından çıkan yönetmeliğe göre yapılan binalar biraz daha sağlam. 1999 sonrası yapılan binalarda biraz daha güvenli oturulabilir ama öncesi biraz şüpheli, herkes binasını kontrol ettirecek. İçinde en sevdiklerimizin canları, malları var. Bunların adedi 15 milyon civarında. Bunların yarısı risk altında gözüküyor.

Şöyle bir hedef koymamız lazım. 1999 öncesindeki bütün riskli binaları biran önce değiştirmek ve dönüştürmek önceliğimiz olmalı bakanlık olarak. Bunu 15 yıl içinde yapabilir miyiz, evet yapabiliriz. Yılda 500 bin bağımsız birim yapıyor. 200-250 bini İstanbul’da, 300 bini Anadolu’da. Bunu yapabilecek gücümüz, bilgimiz var. Biz yıkmazsak deprem gelip yıkacak. Bizim yaptıklarımız 100 sene, 150 sene yıkılmayacak. O yüzden bu yaptıklarımızı düzenli bir konsept içinde çözmemiz ve yapmamız lazım.”

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz