- Kılıçdaroğlu: MİT onun emrinde, bizim gizli kapaklı görüşmemiz varsa çıksın açıklasın - 29 Nisan 2023
- Demir Grup Sivasspor 1 – 3 Fenerbahçe.. - 29 Nisan 2023
- Yurt dışına kayıtlı seçmenler oy vermeye başladı.. - 29 Nisan 2023
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 400 projeyi içeren 100 günlük eylem planını açıkladı.
“150 yıllık geçmişe sahip yönetim sistemi arayışında Türkiye, tarihi bir dönüşümü başarıyla tamamlamıştır.” diyen Erdoğan, şunları söyledi :
Bu dönüşüm, tamamen demokratik bir sistem içinde gerçekleşmiştir. Yeni sistemin, demokrasi tarihimizin zirvesini oluşturduğuna inanıyorum. Geriye baktığımızda pek çoğunu üzüntüyle hatırladığımız nice hadisenin ardından böylesi bir demokrasiye ulaşmamızı en büyük kazanım olarak görüyorum.
Bu vesileyle Malazgirt’te kazanılan zaferle bize ebedi bir miras bırakan Sultan Alparslan’ı, Süleyman Şah’ı, Osmanlı çınarını bu topraklara diken Ertuğrul Bey’i ve Osman Gazi’yi. İstanbul’u fethederek çağ kapatıp çağ açan Fatih Sultan Mehmet Han’ı, devleti yıllarca ayakta tutan Sultan Abdülhamit’i, Kurtuluş Savaşı’nın komutanı Mustafa Kemal Atatürk’ü, Adnan Menderes’i, Türkiye’nin değişimin gerisinde kalmamasını sağlayan Turgut Özal’ı ve ismini burada zikredemediğim ecdadımızın her birini hayırla yad ediyorum.
Amacımız ecdadımızdan aldığımız emaneti daha da yükseğe çıkartarak gelecek nesillere aktarmaktır. Bugünkü proje toplantımızı bu yolda atılmış küçük ama önemli bir adım olarak görüyorum. Meclis’te ettiğimiz yeminle birlikte gerek şahsım, gerek bakanlarım, yoğun bir mesai içindeler. Bir yandan yeni yönetim sisteminin mimarisini oluşturuyor, bir yandan milletimize verdiğimiz sözleri hayata geçirecek programları hazırlıyoruz. Anayasa değişikliğine uygun şekilde, yeni sisteme geçişin gereği olarak ilka edilmesi gereken kanunları yürürlükten kaldırdık. İlk iş olarak, Cumhurbaşkanlığımızın ve bakanlıklarımızın teşkilat yapılarını oluşturduk ve bakanlarımızın atamalarını da yaptık.
100 günlük icraat programımızın çalışmalarını sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız Fuat Oktay yürüttü. Bunlardan 100 gün içinde yapacaklarımızı maddeler halinde listeleyip bütçeleriyle birlikte bir araya getirdik. İlk 100 gün içinde tamamlanacak proje sayısı 1000’in üzerindedir.
100 günde ve yaklaşık 46 milyar liralık bütçeyle hayata geçirilecek 400 proje, adeta yeni dönemin ateşleyici gücü olacaktır. 400 projeyi başlıklarıyla zikretmek dahil tüm günümüzü alacağı için bazı başlıkları görsel malzemeler eşliğinde açıklamakla yetineceğiz.
Bu projelerin mevcut bütçeyle yürütülebilecek olmasına dikkat ettik. Milli Eğitim dışında bu planımızdan sapmadan devam ettik. AK Parti, bütçe disiplinine önem veren bir parti olmuştur. İnşallah önümüzdeki dönemde de aynı şekilde devam edeceğiz. Kaynakların çeşitlendirilmesi burada çok büyük önem arz ediyor. Yeni yönetim mimarimizi oluştururken tüm kurumları, ilgili bakanlıkların himayesine alınmasında hassasiyet gösterdik. Böylece Cumhurbaşkanlığı’nın tüm bakanlıkların ve kurumların faaliyetlerini daha iyi yöneteceği bir yapıya kavuştuk. Bu projelerden biri, vatandaşlarımızın kamu hizmetlerine erişimini kolaylaştıran ve maliyetleri azaltan e-devlet sistemini etkinleştirmek olacaktır.
Savunma sanayi projelerine ayrı bir önem veriyorum. Programımızda yer alan 400 projenin 48’i savunma sanayimize aittir. Her ne olursa olsun, savunma sanayi projelerinden taviz vermeyeceğiz.
Tüm icraatları ve yatırımları Ankara’dan illerimize uzanan etkileşimle takip etme imkanına kavuşacağız. Doğrudan Cumhurbaşkanlığı’na bağlı kurumların her birinin çok değerli projeleri var. Bunlar içinde savunma sanayii projelerine ayrı önem veriyorum. Her birini yakından takip ettiğim bu projelerle, 100 günlük dönemde elde edeceğimiz ilerleme, yeni dönem için kritik öneme sahiptir. Türkiye’nin her alanda tehdide, baskıya maruz kaldığı bir dönemde, göbeğimizi kendimizin kesmesine katkı sağlayacak her çalışma kıymetlidir.
Lazer silahından, silahlı insansız hava aracının geliştirilmesine, roket ve füzelere, savaş uçağı tasarımından mühimmat üretimine kadar geniş bir yelpaze oluşturuyor. Geçtiğimiz beş yılda yaşananlar, bunların önemini göstermiştir. Sadece bir orduya sahip olmak yeterli değildir. Güçlü bir ordu, aracından son model silaha sizin kontrolünüzde etkin olmasıdır. Göreve geldiğimizde yüzde 25 gibi kendi kaynaklarımızla bir güce sahipken, bu yüzde 65’e ulaşmıştır. Bunu artırmak durumundayız. Bugün çok ileri bir noktaya geldiğimizi memnuniyetle görüyoruz. Savunma sanayi projelerimizden asla taviz vermeyeceğiz.
Adalet Bakanlığımız, 247 adalet hizmet binası, gelişmiş elektronik yargı ağı, artırılmış personel sayısı, sesli ve görüntülü ifade alma cihazlarıyla adeta devrim yapmış bir bakanlığımızdır. Bu kadar reforma rağmen FETO’nun açtığı tahribatı giderme noktasında önemli mesafe kat ettik. Bakanlığımıza sızmış olan FETO mensuplarını büyük ölçüde temizledik, ama bitmedi. Bu virüslerin tamamen değişmesi gerekiyor. Yapacağımız daha çok iş var. Yeni adli yıl ile yargıda hedef — süre uygulamasına geçiyoruz. Soruşturma ve yargılamaların önceden ilan edilecek süre kapsamında tamamlanmasını hedefliyoruz. Savcılık, mahkeme ve icra müdürlükleriyle emniyet birimleri arasındaki yazışmaların kurumlarımızın kendi sistemleri arasında entegre edilmesidir.
Yeni sistem gerçekten çok önemli zaman ve kaynak tasarrufu sağlayacaktır. 40 milyon tebligattan 28 milyonunu elektronik ortamdan gerçekleştirilmesini sağlayacak bir altyapı hazırlıyoruz. Arabuluculuk uygulamasını daha da etkinleştirerek mahkemelerimizin yükünü azaltmayı hedefliyoruz.
Konya ve Sakarya bölge adliye mahkemelerini hayata geçiriyoruz. Bir sonraki hedefimiz Kayseri, Trabzon, Diyarbakır ve Van bölge adliye mahkemelerini hayata geçirmektir.
Çocuklara cinsel istismar suçlarında toplumun beklentilerini karşılayacak düzenlemeler üzerinde çalışıyoruz. Asla taviz vermeyeceğiz.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımız vasıtasıyla ülkemizde en büyük hizmetleri verdiğimiz kesimlere hitap ediyoruz. Dünyanın en gelişmiş sosyal güvenlik sistemine sahip ülkesiyiz. Türkiye, kendi iradesiyle aksini yapanlar dışında sosyal güvenlikten yararlanmayan hiçbir vatandaşımız yoktur. Emeklilik konusunda bizdeki kadar esnek ve kolaylaştırıcı uygulama dünyanın başka hiçbir ülkesinde yoktur.
Ülkemiz genelinde çevre düzeni planlarını ve kıyı kenar çizgisine yönelik çalışmaları tamamladık. Şehirlerimizin marka değerini yükseltecek çalışmaları başlattık. Bunların en önemlisi, İstanbul Finans Merkezi projesidir. Kanal İstanbul projesi kapsamında taşınmaz devri ve planlama çalışmaları tamamlanacaktır. Göründüğü gibi bu proje, finansmanı itibarıyla TOKİ’ye devriyle tamamlanıyor. Türkiye’nin bu büyük projesini hayata geçirmeye kararlıyız.
Şimdi biz, bu projeyle bir şey hallediyoruz. Hem alternatif üretiyoruz, ama bu alternatifle beraber de iki tane butik şehir kuruyoruz. Kanal İstanbul’un her iki tarafı da butik şehir. Bunlar bizim rezerv alanlarımızı oluşturacak. Buralarda yatay yapılaşmanın hakim olduğu bir şehirleşme olacak.
İstanbul buna hasret. Bir Panama Kanalı olacak, bir Süveyş Kanalı olacak da, niçin bir Kanal İstanbul olmasın? Marinalarına varıncaya kadar tüm bu düzenlemeleri yapma imkanımız var. Yap-işlet veya kamu-özel ortaklığıyla biz bu projeyi hayata geçireceğiz. Bunun durdurulması diye bir şey yok. Biz bunu olmazsa olmaz görüyoruz ve yapacağız.
Bir ekonomik savaşla karşı karşıyayız. Hiç endişe etmeyin, biz bu savaştan da galip çıkacağız. Yastık altından dövizlerinizi, altınlarınızı çıkartın, TL’ye dönüştürün. Yerli, milli direnişinizi tüm dünyaya karşı ortaya koyun. Ben milletime inanıyorum. Biz milletimize daha önce de çağrı yaptık. Milletimiz adım attı ve o iş orada bitti.
Kredi derecelendirme kuruluşlarının objektif olmayan değerlendirmeleri nedeniyle karşılaştığımız zorlukları aşmak için, Çin piyasasına yöneliyoruz. İlk defa Çin Yuan’ı cinsinden tahvil yapıyoruz.
Kalkınma Bankası’nın, yüksek katma değerli ve teknolojik ürünleri destekleyecek bir bankacılık doğrultusunda yeniden yapılandırıyoruz. İnteraktif vergi dairesinde verilen hizmet adedini 35’ten 45’e çıkartıyoruz.
Münbiç konusunda Amerika ile yürüttüğümüz ortak çalışmaların, aramızdaki diğer sorunlardan etkilenmeden sürmesini bekliyoruz. Musul ve Basra başkonsolosluklarımızı, 100 günlük dönem içinde yeniden faaliyete geçiyoruz.
