Erdoğan: ‘Kerkük benimdi’ diyor.. Sen hangi hakla Kerkük benimdir diyorsun; Kerkük’te senin tarihin var mı; ne işin var senin Kerkük’te?

0

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 40. Muhtarlar Toplantısı’nda konuştu. Kerkük’teki gelişmeleri değerlendiren Erdoğan, şunları söyledi:

Yıllarca Abdurrahman Kızılay’ın sesi ve edasıyla dinlediğimiz Kerkük türküsünde ne diyor? ‘Altın hızma mülayim, seni haktan dileyim. Yaz günü Temmuz’da, sen terle ben sileyim.’ Şimdi biz bu güzel türkünün yakıldığı Kerkük’e nasıl sırtımızı dönebiliriz? Ecdadımız, Gazi Mustafa Kemal Misak-ı Milli ile en batıdan en doğuya Kerkük’e kadar burada bu hattı çizmediler mi? Kerkük Türkmenleri oralarda değil miydi? Aynı şekilde Musul’da değil miydiler? Vardılar. Bak ne diyor? “Yar dayansın, men düştüm aşk oduna, tutuşsun yar da yansın” İşte böylesine içli bir Kerkük divanını dinleyip de “aman bu işlere karışmayalım” demek bize yakışır mı?

Kurtuluş savaşımızın ardından yeni devletimizi kurduğumuzda nüfusumuzun önemli bir bölümü muhacirlerden oluşuyordu. Cumhuriyet döneminde de farklı davranmadık. Kimi zaman balkanlardan, Kafkaslardan gelen milyonlarca kardeşimizi bağrımıza bastık. Ekmeğimizi bölüştük, vatanımızı vatanları olarak görmelerini sağladık. Körfez savaşında, Kuzey Irak’taki kardeşlerimize hiç düşünmeden hemen sınırlarımızı açtık ve Kürt kardeşlerimizi misafir ettik. Suriye’de işler karıştığında sınırlarımızı açtık ve gelen milyonlarca kardeşlerimizi misafir etmeye devam ediyoruz. Türkiye için bunların hiç birisi zül değildir, yük değildir. Biz tam tersine memnuniyet duyuyoruz. Ancak zor günlerinde yanlarında olduğumuz kardeşlerimizin, hassasiyet göstermelerini beklemenin de hakkımız olduğunu düşünüyoruz. Bizim ne Irak’taki ne Suriye’deki Kürt kardeşlerimizle husumetimiz yoktur. Irak ve Suriye’deki Araplara, Türkmenlere nasıl bakıyorsak Kürtlere de aynı şekilde bakıyoruz. Bizim derdimiz sadece ve sadece terör örgütüyledir. PKK ile mücadele ederken, bu teröristlerin kimliğine diline meşrebine bakmıyoruz. DEAŞ ile mücadele ederken de bakmıyoruz. FETO ile mücadelede de tek ölçümüz terör örgütü mensubu olup olmadığıdır.

Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi ile yıllarca birlikte yaşadık. Bugün huzur ve refah içinde yaşıyorlarsa, bunda en büyük pay sahibi bilmeseler de Türkiye’dir. Mali yönden sıkıştılar, memurlarımızın maaşını ödeyemiyoruz dediler, kredi istediler. Biz kendilerine ciddi manada kredi verdik. Kimse vermedi, ama biz verdik. Öyleyse dün Kuzey Irak Yönetimine yardımcı olan Türkiye, bugün niye sınır kapılarını, hava sahasını kapatıyor? Bu sorunun cevabını en başta Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi’nin vermesi gerekiyor. adeta bir histeri haliyle ve buram buram fırsatçılık kokan aceleyle hareket edenler hesap verecektir. Kalkıyor ne yapıyor? “Kerkük benimdi” diyor. Sen hangi hakla Kerkük benimdir diyorsun? Kerkük’te senin tarihin var mı ya? Ne işin var senin Kerkük’te? Biliyorsun ki orada kimlerin hakkı var. Ve bu insanları orada maalesef zulümle terbiye etmeye kalktılar. Irak’ta bu sebeple dökülen her kanın sorumlusu bölgesel yönetimdir. PKK gibi sicili kabarık eli kanlı bir başka örgüte alan açanlara elbette göz yummayacağız. Biz orada PKK’yı, DEAŞ’ı, Suriye’de PYD’yi YPG’yi, kimse kusura bakmasın hiçbirini de orada tasarruf alanında yetki kullanımına müsaade etmeyeceğiz. Daha önce dediğim gibi bir gece ansızın geliriz, gereğini de yaparız. Söyleye söyleye girilmez, bir gece ansızın girilir.

Kararlıyız, bu şahsımız için değil. Oradaki mağdurlar, mazlumlar için. Suriye’de oynanan oyunun bir benzerinin Irak’taki gönüllü figüranlığına soyunanlar buna uygun muameleye de razı olmak zorundadır. Bu tür ihtiraslarla hareket edenler en büyük zararı kendi halklarına veriyorlar. Şimdi yukarıdan gıda ilaç elbise şu bu falan artık girmeyecek. Artık hava sahası kapalı. Artık Erbil’den bir yere uçuş olamayacak. Çünkü en önemli hava sahası biziz. Biz merkezi yönetime, ihtiyaçlarını oraya göndereceğiz. Ve merkezi yönetim Kuzey Irak halkına gerekli yardımı oradan yapacak. Ama Kuzey Irak yerel yönetiminin başlarına neler getirdiğini halkın görmesini istiyoruz, halkın da onlara gereken dersi vermesini istiyoruz. Halk, bu tür yöneticilere gereken dersi vermeyecek olursa kusura bakmasınlar.

Aynı şekilde Suriye’de Kürt kardeşlerimizin de kendi gelecekleri için en doğru kararı vereceklerine inanıyorum. Bu YPG, PYD oradaki samimi Kürt kardeşlerimizi istismar eden terör örgütleridir. PKK’nın yan kuruluşudur. “Ben Kürdüm, ama ne olur YPG’ye bir şey demeyin” Kürt kardeşlerim kusura bakmayın bu teröristleri savunuyorsanız burada yollarımız ayrılır.

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz