HDP Eş Genel Başkanı Kemalbay: Hani Rıza Zarrab’ın tutuklanması sizin için önemli değildi?

0

HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, partisinin Meclis Grup toplantısında konuştu. Türkiye’nin aslında tek adam rejimi ile kuşatıldığını belirten Kemalbay, şunları söyledi:

“Hukuk tamamen ortadan kaldırıldı ve bir diktatörlük adım adım takip ediliyor. Tek adam rejimi kendisini bu topluma dayatıyor. 100 yıllık sorunları savaşla, çatışma içinde güya çözmeye çalıştıklarını söylüyorlar. Ne yazık ki AKP-Saray rejimi bu güvenlikçi politikalar için yanına Ergenekonu’yla MHP’siyle belli bir kesimi alıp kendi ittifaklarını güçlendiriyor.

16 Nisan’da meşru olmayan bir anayasa referandumu yaşadık. Toplumun yarısı hayır dedi. İşsizliğe, gelen tabutlara bakarsak büyük bir kriz yaşıyor. Bugün bu oranın daha fazla olduğunu düşünüyoruz. Türkiye’nin nasıl bir cehenneme doğru sürüklendiğini görenler çok fazla. Ama nedense bu cenah ittifaklarını bir türlü genişletemiyor. Bugünlerde AKP-Saray rejiminin milli ve yerli politikaları yanına daha fazla milli ve yerli politikalar çekebilmek için Atatürk’e sarılmış durumda. Daha fazla tek adam rejimini tahkim etmek için Zarrab’a sarılmış, Efrîn’e sarılmış durumda. AKP-Saray iktidarı, kendi ömrünü uzatmak, suçlarını örtmek için adeta bukalemun gibi her rolü oynayabiliyor.

Bakın geçenlerde Erdoğan’ın danışmanı Ahmet Kaya’nın mezarlığına çiçek koymaya gitti. Siz Ahmet Kaya’yı nasıl anabilirsiniz ki? Onun yoldaşlarını rehin alanlar nasıl anabilir Ahmet Kaya’yı? Bugünlerde bir telaş bir heyecan, Rıza Zarrab’la ilgili etekleri tutuştu. Neden bu kadar eteğiniz tutuşuyor ki? Hani Rıza Zarrab’ın tutuklanması sizin için önemli değildi? Niye bu kadar telaşlısınız?

Rıza Zarrab bu halkın sorunu değil. Rıza Zarrab rüşvetleri dağıtırken kara paraları aklarken, suç işlerken, onun rüşvetine muhatap olmuş makaracı bakanı, saat takan bakanı yargılasaydınız bugün belki Zarrab sorununuz da olmayacaktı. Ama siz bakanları yargılamak yerine, onları korudunuz, kolladınız. Şimdi de diyorsunuz Türkiye’ye siyasi bir saldırı yapılıyor. Gerçekten bu ülkenin içinde bulunduğu siyasi iklim, zehirli iklim bizlerin aklıyla alay edecek bu cümlelerin kurulmasına müsaade ediyor. Türkiye’yi ırkçılıkla zehirleyerek, vatan millet diyerek AKP saray rejiminin işlediği suçların üstünü örterek sanki Türkiye’ye karşı bir şey varmış gibi bizleri konumlandırmaya çalışıyorlar.

Pis kokular geliyor evet, 4 Aralık’ta da pis kokular ortaya saçılacak ve bu pis kokular ne Atatürk’le ne bayrakla ne de yerli ve milli hamaset nutuklarıyla örtülebilir. Bu halklarımızın sorun değil, Türkiye halklarının meselesi değil bu AKP-Saray rejiminin, Erdoğan’ın sorunudur. Hesap vermesi gereken Erdoğan’dır.

Bizler demokrasi mücadelesini yükseltmek için kendi ittifaklarımızı en geniş şekilde çoğaltmak durumundayız. Atatürkçüler Atatürk’ü andı diye, milliyetçiler ‘yerli ve milli’ dediği için, mütedeyyinler kazanımlarımızı ancak bu iktidar korur diye bu iktidarı desteklemesin. Ancak ve ancak demokrasi bizim kazanımlarımızı güvence altına alabilir.

Eğer demokrasiyi inşa edersek demokrasi mütedeyyinin kazanımını da korur, bu ülkeyi seven herkesin yararına da bir çözüm bulur. Bu ülkenin kurucusu olan Atatürk’e bağlı olanlar da, ancak ve ancak demokrasi ile birlikte yaşamı, ortak bir geleceği kurabilir. Hangi siyasi tandanstan olursak olalım demokrasiyi kurmakla yükümlüyüz. Tek adam rejimini yıkalım, OHAL’i ortadan kaldıralım ve bu ülkeyi normalliğe döndürelim. Bunun için birlikte olalım. Bu hamaset nutuklarına, bu dış mihrakları nutuklarına artık halkların karnı tok. Her birimiz aslında bu kör politikaların bedelini ödüyoruz. AKP-Saray rejiminin suçlarının bedelini bu halk çekmek zorunda değil. Emekçiler çekmek zorunda değil. Kadınların hayatı böyle her geçen gün daha kötüye gitmek zorunda değil. Bizler bunu değiştirebiliriz. Barışın ve umudun güvencesi bizlerin mücadelesidir. Türkiye’de bugün eğer demokrasi adına mücadele hala ayaktaysa o da demokrasi güçlerinin mücadelesi sayesindedir. Bugün Nuriye ve Semih’in, siyasi tutsakların ödediği bedeller demokrasi mücadelesi içindir, ortak yaşamı birlikte inşa etmek içindir, Cumhuriyeti demokratikleştirme davası içindir. Ortak bir yaşamı inşa edebilmek içindir. Bizler bunu başarabileceğimizde inanıyoruz. Mutlaka ve mutlaka kazanacağız.”

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz