HDP Eş Genel Başkanı Temelli: İkinci turda ya Erdoğan rejimi ya demokrasi

0

HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, partisinin Tunceli Mitinginde konuştu. Seyid Rıza’nın “Ben sizin yalanlarınız ve hilelerinizle baş edemedim bu bana dert oldu ama ben de sizin önünüzde diz çökmedim bu da size dert olsun.” sözlerini hatırlatan Temelli, şunları söyledi:

“Tam 16 yıl boyunca insanlara yalandan başka bir şey söylemediler, yoksulluktan başka bir şey vermediler. Tüm yaşamı yasaklarla kuşattılar. Bunu yaparken de insanları birbirine düşman etme peşinde koştular. Halkları, inançları birbirine kırdırma peşinde koştular. Çünkü beslendikleri tek şey bu düşmanlık, bu nefret. Buna son vermek bizim elimizde. Yan yana gelerek bu nefrete hep birlikte son vereceğiz.

Bizler Meclis’e gitmeyelim diye bütün oyun. Biliyor ki HDP baraj altında kalırsa HDP’nin 80 vekilini alacak. Ve dönüp diyecek ki ‘parlamentoda çoğunluğu elde ettim, yönetimde istikrar olsun diye ikinci turu da ben almalıyım.’ O ikinci turu aldıktan sonra demokrasi yolu tamamen tıkanacak. O yüzden diyoruz ki ya Erdoğan rejimi ya demokrasi. O yüzden diyoruz ki 80 değil 180 vekille o Meclis’e döneceğiz.

Bize soruyorlar, birinci turda ne yapacaksınız, ikinci turda ne yapacaksınız? Herkes seçim mühendisliği peşinde. Yok öyle hesaplarımız. Birinci turda bir oy Demirtaş’a bir oy HDP’ye. İkinci turda ya Erdoğan rejimi ya demokrasi.

Bu ülkenin sorunlarının çözümünü istiyorsak bunun yolu demokrasiden geçiyor. Bu ülkede gerçek bir demokrasi inşa ederseniz, bu ülkenin tüm sorunlarını çözersiniz. Kürt sorununu da inanç sorununu da bir arada yaşama sorununu da çözersiniz. Her şeyi çözmenin yolu demokrasiden geçiyor. Ama nasıl bir demokrasi? Geçmişe, vesayet sistemine öykünerek değil. Yeni bir demokrasi, yeni bir yaşam. Yani yerel demokrasi ile güçlendirilmiş parlamenter bir sistem. Evrensel hukuk normlarıyla güçlendirilmiş kuvvetler ayrılığı, eşit yurttaşlık temelinde demokratik anayasa. İşte Sevgili Demirtaş’ın bize önerdiği program budur. HDP programı ile Demirtaş’ın programı bütünlüklüdür.

Diyor ki OHAL’i kaldırabiliriz ama hemen getirebiliriz de. OHAL’siz yaşayamaz. Hatta OHAL bile yetmiyor. OHAL yetmeyince valiler, emniyet müdürleri devreye giriyor. Sizler kamu görevlilerisiniz, sizler halka hizmet edeceksiniz. İktidarlar gelirler giderler. Sandıkta AKP gidecek ama siz suç olan talimatları yerine getirmeyecektiniz. En çok da bu hizmeti 24 Haziran’da vereceksiniz. Bu halk oylarına sahip çıkarken buna engel olamayacaksınız.

Valiler birçok ilde AKP kampanyası yapıyor. Bu nasıl anlayış?! Bu anlayışa hemen son vermeliyiz. Eğer toplumsal barışı var edeceksen bunun yolu liyakattır. Liyakatla halka hizmet verenleri KHK ile ihraç edeceksin, yandaş, AKP’ye hizmet eden, sadece Erdoğan’ın dediğini yapanları kamu görevine atayacaksın. Buna son verme zamanıdır. Bunu başarınca toplumsal barışı var edebiliriz.

Urfa’ya gidiyor Suruç’taki tüm suçlular yakalanacak diyor, ölen herkese rahmet diliyor. İstanbul’da da diyor ki Suruç’un hesabını HDP verecek. Niye HDP verecek? Görüntüler, tanıklar, otopsi raporları ortada. Suruç provokasyonu tüm çıplaklığı ile ortada. Savcılar hala hastanedeki katliamı yapanlardan bir tek faili bile gözaltına almadı. Onlar da ayın 24’ni bekliyor. Şimdi korkutuyorlar. Korkmayın, cesur olun, sizler Sarayın değil bu halkın savcılarısınız. Kim suçluysa yakasına yapışsın. Bunu yapamıyorsanız da görevi bırakın. Suruç’un acısı dinmedi. Nasıl Dersim’in acısı dinmediyse Suruç da dinmedi. Bu acıları dindirmenin yolu adaletten, yüzleşmeden, haktan geçiyor. O yüzden diyoruz ki hak, hukuk, adalet HDP ile gelecek.

Bu zihniyeti yıkmak gerek. Yıkmazsak faiz de düşmez döviz de. Ama Erdoğan düşerse faiz de düşer döviz de düşer. Diyor ya ekonomi büyüdü daha ne istiyorsunuz? Hakkımızı istiyoruz. Sefalet ücretlerinde çalışmak istemiyoruz. Emekli olduktan sonra çalışmak istemiyoruz. Engelsiz bir yaşam istiyoruz. Eşit işe eşit ücret istiyoruz. Kadınların çalışma hayatından sosyal hayattan dışlanmasını istemiyoruz. Toplumsal cinsiyete duyarlı bütçe istiyoruz. Kıraathane değil iş aş gelecek istiyoruz.

Bunları siz yapamazsınız. Siz yandaş sermayenin, küresel sermayenin çıkarlarına hizmet edersiniz. Siz savaş politikalarınızla halkı birbirine düşman edersiniz. Buna son vermek bizim elimizde. HDP iktidarında hep birlikte bu yoksulluğa, bu savaşa son vereceğiz. Bunların yegane yönetim anlayışı kayyumdur. İnsanların iradesini gasp etmektir. Bu kayyumcu zihniyetten hep birlikte kurtulmalıyız.

Dünya ekonomi tarihine geçtik. Dünyanın en pahalı soğanı, patatesi bu ülkede. Soğanla patatesle baş edememiş, ekonomik krizle mi baş edecek? Baş edemezler. Yapacakları tek şey var. HDP’yi baraj altında bırakır, istediği sonucu alırsa IMF ile masaya oturup kemer sıkma politikasını getirecekler. Bizim sıkacak kemerimiz. Yok. Omuz omuza vereceğiz. IMF ile değil dayanışma ile bu enkazı kaldıracağız. Bunun yolu da Hakça Dağıtım Programı.”

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz