HDP: Patron halktır, halk kararını vermiştir

0

HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ile Sezai Temelli, seçim sonrası yaşanan gelişmelere ilişkin ortak basın açıklaması yaptı. HDP İstanbul İl Binasında yapılan açıklamada Buldan, Türkiye’nin her yerinde seçimlerde çok büyük usulsüzlüklerin, haksızlıkların yapıldığına tanıklık ettiklerini ifade etti.

“Türkiye Cumhuriyeti tarihine baktığımızda bu dönem olduğu kadar hukuksuzlukların yapıldığı bir dönem olmadığını görüyoruz.” diyen Buldan, şunları söyledi: “Özellikle Cumhurbaşkanının her seçim mitinginde konuşmasını kin ve nefretle yaptığını ilk kez gördük. Bundan önceki seçimlerde hukuksuzluklar yapılmış olsa da bu kadar kin ve nefretin bu kadar hukuksuzluğun yaşandığı bir seçimi ilk defa bu seçimde yaşadık. Bununla birlikte özellikle seçimlerin üzerinden bir hafta geçmesine rağmen hala birçok yerde seçimlerin sonuçlandırılmamış olması, kazananlara mazbataların verilmemesi, yapılan itirazların kabul edilmemesi yapılan hukuksuzluklara yeni yeni hukuksuzlukların eklendiğini gösteriyor.

Başta Muş olmak üzere birçok yerde HDP kazanmasına rağmen bu seçimlerin HDP’nin elinden alındığını bariz bir şekilde görüyoruz. AKP’nin yaptığı bütün itirazlar kabul edilirken HDP’nin itirazlarının kabul edilmemesi ciddi bir çifte standardın uygulandığını ve HDP’ye karşı oyunların oynandığını gösteriyor. Özellikle halkımızın iradesinin gasp edildiği yerler var. Şırnak, Beytüşebbap, Uludere, Muş Malazgirt gibi yerlerde halkımızın oyları resmen gasp edilmiştir.

Şırnak’ta taşınan seçmenlerle Şırnak’ı HDP’nin elinden aldık demenin akla ziyan olduğunu söylemek isteriz. Dışarıdan 12 bin seçmen Şırnak’a götüreceksiniz, 142 belgesi ile oy kullandırtacaksınız ondan sonra da ‘biz Şırnak’ı HDP’den aldık’ diyeceksiniz. Hayır siz Şırnak’ı kazanmadınız, Şırnak’ı gasp ettiniz! Halkımızın bu gerçekleri çok iyi görmesi lazım. Muş’ta 2500 oyun geçersiz sayıldığı ve çok cüzi bir oy ile AKP’nin kazandığı bir sonucun ortaya çıktığını görüyoruz. İl ve İlçe seçim kurullarına itirazların reddedilmesi ve bununla da sınırlı kalmayan henüz mazbatasını almayan seçim sonuçları belli olmayan bir yerde mülki amirlerin valilerin emniyet müdürlerinin AKP’li adayları önceden kutlaması oyunların göstergesidir. Yine Muş’un Malazgirt ilçesinde 3 oy ile AKP’nin kazandığı ancak orada 250 oyumuzun geçersiz sayıldığı ve buna rağmen itirazların kabul edilmemesi, reddedilmesi HDP’ye kaybetirme stratejisidir. O yüzden HDP’nin kaybettiği ve oylarının eridiğine dair açıklamaları kabul etmiyoruz.

Şu açık olarak görüldü ki AKP’nin her yerde yaptığı itirazlar kabul ediliyor, HDP’nin itirazları reddediliyor. Kazandığımız yerlerde alınan yasak kararları ile kutlamaların yapılmasına izin verilmezken, gasp edilen yerlerde, AKP’nin zorla aldığı yerlerde yeni seçtirilen belediye başkanları özellikle Beytüşşebap’ta aday ki AKP belediyeyi bizim elimizden zorla almıştır çıkıp Şexanê oynamıştır. AKP’nin kazandığı yerlerde kutlamalara izin verilirken HDP’nin kazandığı yerlerde 15 günlük sürelerle yasaklar konularak kutlamalara izin verilmemiştir.

İşte bu HDP’ye yaklaşımın ve çifte standartın ortada olduğunu gösteriyor. Ama biz her yerde oylarımıza sahip çıkacağız. Muş’ta nasıl oylarımızı sahip çıkıyorsak İstanbul’da da sahip çıkacağız. Bugün İstanbul’da hala sayımların devam etmesi ve bu seçimlerin sonuçlanmaması AKP’nin iktidar sarhoşluğu ve iktidarı bırakmama yaklaşımını bize gösteriyor. YSK’nin bir an önce devreye girmesi ve hukuki olmayan yaklaşıma müdahale etmesi gerektiğini belirtmek isterim.

Cumhurbaşkanının ‘patron YSK’dir’ sözünü eleştiriyoruz. Patron halktır, halk kararını vermiştir. Seçimini yapmıştır, kimi seçtiğine karar vermiştir. Burada yapılması gereken şey şudur; YSK bu sonuçları kabul etmek zorundadır ve ardından sonuçları kesinleştirip mazbataları belediye başkanlarına ve eşbaşkanlara vermek zorundadır. Bir an önce YSK bu görevini bugün itibariyle yerine getirmelidir. Hukuki ve etik olarak yapması gereken de budur. Bir an önce seçim sonuçları açıklanmalıdır. Özellikle HDP’nin yaptığı itirazların derhal kabul edilmesi gerekir. Çünkü biz biliyoruz ki itiraz ettiğimiz yerde biz kazanmışız. Bu itirazların kabul edilmemesi iktidarın HDP’ye yaklaşımını gösteriyor.”

Cumhurbaşkanı ‘topal ördek’ örneğinde olduğu gibi toplumu tehdit ediyor

“Seçim sonuçlarının çok net kesinleştiği yerde mazbataları vermek yerine seçim sonuçlarını yok sayan bir akıl devrededir.” diyen Temelli ise şöyle konuştu: “Bugün kazandığımız bir çok yerde akla sığmayacak itirazların yapıldığını ve hatta seçimlerin yenilenme taleplerinin yapıldığını görüyoruz. Oysa burada YSK’ya çok önemli bir iş düşüyor. Anayasa, hukuk ve yasalara uymak. Ne yapabilirdi, ilkeli bir tavır sergileyebilirdi.

Uyardık, ilkeli, duyarlı anayasa ve yasalara uygun bir tavır sergilemeliydi. Yapması gereken şuydu. Kazananla kaybeden aday arasındaki fark geçersiz oylardan fazlaysa mazbataları bir an önce teslim etmeliydi. Eğer bu fark fazla ise itirazların hepsini kabul edebilirdi. Çifte standart yerine bir anayasa standartı ile hareket edebilirdi ve bu Türkiye’yi bu tür tartışmalardan kurtaracaktı. Bugün dönüp baktığımızda geçersiz oyları saymak yerine bazı yerlerde tüm oylar yeniden sayılıyor, aslında halkın iradesini yok sayan, iktidarın alıştığımız tutumuyla karşı karşıyayız. Ama sonuçları ortadadır.

Tehdit dili devam ediyor. Cumhurbaşkanının bu sonuçlardan gerekli dersleri çıkarak bu iradeden ders çıkararak adım atması gerekirken ‘topal ördek’ örneğinde olduğu gibi toplumu tehdit ediyor. Türkiye bu siyaset dilinden bir an önce kurtulmalıdır. Zaten ortaya çıkan irade hem Türkiye’nin batısında hem de bölgede budur. Bu iradesinin gereğini yapmak tüm siyasilere partilere çağrı yapıyoruz. Toplumsal barışı hep birlikte var edebiliriz. Toplumsal barışın önünde engel olan bu iradeye karşı da hep birlikte yükseltebiliriz. Bu mücadeleye tüm toplumsal muhalefeti kadınları gençleri davet ediyoruz.”

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz