- Kılıçdaroğlu: MİT onun emrinde, bizim gizli kapaklı görüşmemiz varsa çıksın açıklasın - 29 Nisan 2023
- Demir Grup Sivasspor 1 – 3 Fenerbahçe.. - 29 Nisan 2023
- Yurt dışına kayıtlı seçmenler oy vermeye başladı.. - 29 Nisan 2023
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri’ne az bir zaman kaldığını hatırlatan Karamollaoğlu, milletin iradesinin sandıkta tecelli edeceğini, herkesin bu iradeye saygılı olması gerektiğini belirtti.
ABD Başkanı Donald Trump’ın Golan Tepeleri’ni İsrail toprağı olarak tanıma kararını imzalamasının ardından bölgenin işgal edildiğini vurgulayan Karamollaoğlu, “Sanki babasının malıymış gibi Birleşmiş Milletler’in kararını da hiçe sayarak, Golan’ın İsrail’e ait bir toprak parçası olduğunu ilan etti. Dengesizliğinin, pervasızlığının, hak hukuk tanımazlığının en açık göstergesi olduğu kanaatindeyim.” diye konuştu.
Saadet Partisi listelerinde terör örgütü PKK ile iltisaklı kişilerin aday gösterildiği iddialarını da değerlendiren Karamollaoğlu, açık taksirli suçlar hariç bir yıl veya daha fazla hapis ile süresi ne olursa olsun ağır hapse hüküm giyenlerin ve terörden mahkum olanların aday yapılamayacağını anlattı.
“Biz yapsak da YSK buna müsaade etmez. Onun için temiz belgeleri var. Bu açık gerçeğe rağmen yalan söylemekten hiç tereddüt etmiyor bu arkadaşlar.” diyen Karamollaoğlu, bazı adayların seçimi kazanması halinde bile terör örgütü PKK ile iltisakı ve irtibatı bulunduğu iddiasıyla açığa alınmakla tehdit edildiğini ifade etti. Karamollaoğlu, “Bu iş böyle gitmez. Bu küstahlıktır, vatandaşı tehdittir.” diye konuştu.
Temel Karamollaoğlu, Giresun’da geçen yıl Nisan’da yaralı halde bulunan ve tedavi için kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren Rabia Naz Vatan ile ilgili soruşturmanın titizlikle yürütülmesini ve üstünün kapatılmaması gerektiğini sözlerine ekledi.
“Türkiye’nin ayağa kalkması ise kriz çözülür, İstanbul’un ayağa kalkması ile değil.” diyen Temel Karamollaoğlu, şunları söyledi: “Cumhurbaşkanı birgün tebdil-i kıyafetle dışarı çıkıp alışveriş yaparsa nasıl bir fecaatle karşı karşıya kaldığımızı görecek. Adaletin olmadığı yerde devlet yok demektir. Güçlünün korunduğu, mazlumun ezildiği sisteme adalet denmez, zulüm denir.
Rabia Naz olayında intihar süsü verenlerin iddiaları adli tıp raporu ile çürütüldü ve intihar değil bilakis trafik kazası olduğu anlaşıldı. Yaşanan elim hadisenin örtbas edilmesi için bizzat Nurettin Canikli devreye giriyor. Bu durum ülkede adaletin ne derecede acınası bir halde olduğunu gösteriyor.
Donald Trump Birleşmiş Milletler kararını hiçe sayarak Golan Tepeleri’ni İsrail’in toprağı kabul etti. Bu durum Trump’ın dengesizliğin en açık göstergesidir. Trump’ın bu kararı karşısında Tayyip Erdoğan İslam Ülkelerini bir araya topladı ama hiç ilgi görmedi çünkü Türkiye’nin dış politikada bir ağırlığı kalmadı. Ne zaman İslam alemi yan yana gelebilirse işte o zaman bu coğrafyada huzur olur. Hamasi nutuklarla bu iş olmaz.
Bugün krizin müsebbibi iktidarın ta kendisidir. Çünkü iktidar hala kendi rantının peşinde. Madem muhalefeti dinlemek istemiyorsunuz bari ekonomi uzmanlarını çağırın ve onları dinleyin. Ama çok büyük bir tekebbürün içerisindedir.
İktidardaki arkadaşlar ekonomi nedir bilmiyorlar. Önümüzdeki senelerde ekilmeyen arazi sayısı daha da artacak çünkü kazanamayan çiftçi ekmez. Devlet çiftçinin ve sanayicinin yanında olmak zorundadır çünkü ülkeyi ayakta tutan tarım ve sanayidir. Türkiye bu zihniyetle bir dönem daha devam edemez.
Şimdi bizim tüm çabamız bize karşı olan teveccühü oya çevirebilmektir. İktidarın çabası ise hangi yalanı, iftirayı atarsam Saadet Partisi oy kaybeder düşüncesidir. Bize daha önce HDP’de siyaset yapmış adaylarınız var diyenler HADEP genel başkan yardımcılığı yapan Mehmet Metiner’e gerekli işlemi yapacaklar mı; merak ediyorum. İstanbul’da sayın Binali Yıldırım HDP oylarına talip olabilirken Saadet Partisi bu oylara talip olamıyor. Böyle bir demokrasi ve seçim anlayışı olabilir mi?
Aziz milletimize seslenmek istiyorum; bu seçimi huzurlu bir ortamda geçirebilseydik. Ancak iktidarın çabaları ile adeta savaş şartları altında geçirdik. Tüm bunlara rağmen tüm vatandaşlarımızı seviyoruz. Sevmeye de devam edeceğiz. Bu seçim oyunuzu Saadet Partisi’ne verin.”
