Kılıçdaroğlu: Elinde silah, bomba, bazuka olan teröristi anladık da soğanı olan teröristi yeni duyuyorum

0

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Meclis Grup toplantısında konuştu. ‘Öğretmenler Meslek Kanunu’ çıkarılmasını ve 3600 ek gösterge verilmesini isteyen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

“Sayıştay raporuna göre 153 bin 640 öğretmen açığı bulunmaktadır. Türkiye’nin bu ayıptan kurtulması lazım. Taşımalı eğitime son verilmeli. 20 Temmuz sivil darbesinden sonra çok sayıda öğretmenin görevine son verildi. Bir kısmı beraat edip geldiler. Bunlara ‘gelin görevinize başlayın’ demiyorlar. Bu öğretmenlerin suçu günahı yoksa atanmaları gerekiyor. Eğitimde devlet okullarına her türlü destek verilmeli, özel okullara devlet desteği geri çekilmeli. 21’inci yüzyılda Türkiye, ikili eğitim ayıbından kurtulmalı.

Erdoğan, daha iktidar olmadan önce meydanlarda çay ve simit hesabı yapıyordu ve şu cümleyi kullanıyordu; ‘Senin zalim yönetimin değil bu yiyecekleri, bu aziz millete bir bardak çay ile bir simidi bile layık görmüyor.’ Geliyoruz, 16 yıllık kesintisiz bir yönetim ve bir Türkiye gerçeği. Çay ve simit hesabını yine yapalım. 1.75 TL simit, 1.75 TL çay. 5 kişilik bir aile, karı koca ve 3 çocukları var. Bunlar hiçbir şey yemese, sabah, öğle ve akşam bir çay ve bir simit tüketseler. 1 kişinin 1 günlük harcaması 10.50 TL. 5 kişinin bir günlük harcaması 52.50 TL, 30 günlük harcamaları 1575 lira. Asgari ücret 1603 lira. Arada 28 lira kalıyor. Vicdan sahibi olan herkese sesleniyorum; 28 lira ile bu insan okul parasını, elektrik, su, yol, doğalgaz parasını nasıl karşılayacak? Şimdi ben bu yönetime, Erdoğan’ın 2002’lerde söylediği sözlerle seslenmek istiyorum; Senin bu zalim yönetimin, değil bu yiyecekleri bu aziz millete bir bardak çay ile bir simidi bile layık görmüyor. 16 yılda geldiğimiz nokta budur.

Memleketi bu hale getiren sarayda oturan zat ve damadı. Hanedan yönetiyor. Damat diyor ki: 1603 lira ile bunlar gül bile geçiniyor. Ağızlarından lokmayı da alsam bana oy verecekler. Ama bu sefer öyle değil. Bu sefer artık bu milletin ciğerine işledi, bırakın cebine. 1603 lirayı reva görüyor; ama kendisi dönüp cumhurbaşkanlığı aylığı bana yetmiyor 74 bin 500 lira aylık vereceksin diyor. İnsaf denen bir şey var. 74 bin 500 lirayı alacak, elektrik parası yok, doğalgaz parası yok, su parası yok, yol parası yok, uçak parası yok. Para yetmiyor beyefendiye. Asgari ücretli kardeşim, hesabını sormazsan bu yoksulluğa mahkumsun demektir.

Sıkıştılar ekonomide, şimdi gündemin en önemil konusu soğan. Soğan baskınları yapıyorlar. Açıklama yapmış bir de beyefendi; silahlı terörist ile soğanı olan terörist arasında hiçbir fark yoktur. Elinde silah, bomba, bazuka olan teröristi anladık da soğanı olan teröristi yeni duyuyorum. Soğan üreticilerinin gözü aydın. Siz de terörist oldunuz. Soğanı niye depoladınız? Soğanı depolamasa ne yapacak? Tarlada mı kalacak bu soğan, nereye koyacak bu soğanı? En büyük depoyu tahılda Toprak Mahsülleri Ofisi yapıyor. En büyük terörist o zaman o. Bas orayı. Buğdayı da dağıt her tarafa. Neyin ne olduğunu bilmiyorlar. Allah şaşırtmasın. 2 milyon ton soğan üretmesi lazım Türkiye’nin. Bunun altına düşerseniz, dışarıdan soğan getireceksiniz, buğday, nohut, saman getireceksiniz. Soğan 5 liraya çıktı. Kim getirdi bu hale? Biliyorum diyecek ‘Dış güçler’. İyi de dış güçlerin soğanla ne ilgisi var? Bir şeyi öğrendik. Fakir fukaraya ucuz soğan yedirmek için çiftçiye destek vereceksin. Gübreye, ilaca zam yapmayacaksın, çiftçinin hakkını vereceksin.

Sudan’da 780 bin 500 hektar arazi kiraladılar. ‘Daha ucuz üreteceğiz, çiftçiyi bitireceğiz’ diyor. Asıl hedef bu, Türkiye’de çiftçiyi bitirmek. Bütün bunların müsebbibi sarayda oturan zat ve damadı. Biz yıllar yılı tek adam rejimine karşı çıktık. Şimdi tek adam rejimindeyiz. Bütün bunları tek adam rejiminde yaşıyoruz. Demokrasilerde böyle bir şey yoktur. Ekonomi baskıyla yönetilmez. Ekonomi, ekonomi biliminin kuralları çerçevesinde yönetilir. Ekonomiyi yönetmek için liyakat olması lazım, bilgi olması lazım, birikim olması lazım. Sen kalktın ekonomiden anlamayan damadını ekonominin başına getirdin, devletin kasasının başına oturttun. Olmaz, yürümez bu işler.

Vatandaş borç batağında, evini geçindiremiyor, asgari ücretli perişan. O beyefendi sarayında kilosu 4 bin liralık çay içiyor. Ona göre memlekette hiçbir sorun yok. Çünkü mutfak dolu, her şey var. Halktan kopan yönetimin Türkiye’yi getirdiği durum budur. Tefecilerin talimatından asla çıkmaz. ‘Dış güçler’ diye tanımladığı o tefeciler ne isterlerse Erdoğan vermeye hazırdır. Papaz’ı istediler verdi, gazeteciyi istedi verdi. Talimatından asla çıkmaz. Son 16 yılda ne istedilerse verdiniz. Dön senin cebinde ne var? Oğlun, kızın iş buldu mu, huzur içinde misin? Ne istediyse sen verdin kardeşim, her şeyi verdin, sende hiçbir şey kalmadı. Soyulmuş soğana döndün. O zaman mart ayı geliyor, buna bir ders ver.”

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz