Lübnan’da Deniz Var Mı?

——————xxx—————-

Kim böyle aptalca ve ahmakça bir soru sorar, sorabilir ve buna cüret edebilir.

Taha Hüseyin sorumu bu soruyu.

Taha Hüseyin Lübnan’lı bir yazar.

Peki hem Lübnan’lı  ve hem yazar olan Taha Hüseyin nasıl böyle bir soru sorar?

Yanıtımız çok basit.

Çünkü Taha Hüseyin Âma, yani kör.

Kör olduğu içinde Lübnan’daki denizi görmüyor. Görmediği için soruyor:

Lübnan’da Deniz Var mı?

Ve bu sorusunu kitabına isim yapıyor.

X

Şimdi körlere göre;

Deniz yok.

Ay yok.

Güneş yok.

Kör için görmediği her şey yoktur.

Körün gördüğü değil, dokunduğu şey vardır.

Ve Taha Hüseyin’e elbette Lübnan’da Deniz Yok.

Dokunmadığı, görmediği, içinde yüzmediği denizi ‘’Var’’ demesi kadar abes olamaz.

Peki gören, badem gözlü Türklere soralım:

‘’Kürdistan ve Kürd Halkı Var Mı?’’

Gözleri olsa da, bakan gör olurlar; ‘’Yok’’ derler.

Kürd de Kürdçe de ve Kürdistan da yok derler.

Gözlerinin var olması bu gerçekliği değiştirmez.

Çünkü onların temel felsefesi inkardır.

‘’Türkiye’de herkes ve her şey Türk’tür.’’

X

600 yıllık hükmü olan Osmanlı İmparatorluğu, yıkılmaya doğru giderken bir avuç genç İttihat ve Teraki mensubu; İngilizlerle dirsek teması kurarak TC Devletini bu inkar üzerine kurdular.

Temeli inkar olan bu devlet YY’dan beri bir türlü dikiş tutturamadı. Bırakalım Türkler düşündeki halkları, dil ve dini farklılıkları kendileri için bile modern, bir ulus ve devlet olamadılar.

Şimdi, bugünlerde hala bu tartışılıyor.

Bu yanlış ve temelsiz TC devam mı? Yoksa Hilafete mi dönelim? Ya da yeni bir anayasa yaparak ortaklaşa bir adil düzen mi kuralım, tartışmaları var. Tartışma değil aslında bilek bükmeyle seçime gidilecek.

İşte bu iki uçta Kürd ve Kürdistan sorunundan muzdarıp. Çünkü Kürd ve Kürdistan artık inkarla, ve mızrak çuvala sığmıyor. Bu deli gömleği hep Kürdler tarafından parçalanıyor.

Bu nedenle bir hazırlık var.

40 yıldan beri tüm enerjileri açığa çıkarılan Kuzey Kürdleri son 23 yıllık yeni bir İMRALI MİLADI ile.

Var ama bunu da biz usulümüzle çözeceğiz.

Nasıl?

Kürdsüz Kürd Sorununu Çözeceğiz.

Kürdlerden ÖCALAN Abdullah çok kirlendi. Onu yıkamak kabil değil, yok saymak da mümkün değil. O öcü olarak kalmalı. Bazı ‘’Tasvip ettiğimiz Kürtler’’ öne çıkarılmalı ve esas olarak biz kendimiz bu sorunu, ‘’Kol kırılır, yeni içinde kalır’’ şeklinde çözmeliyiz.

Bunun yeri de Yüce TBMM’dir.

Bu konuya kafa yormuş, ehil ve emin olanlar, bir yolla buraya alınmalı. Bir plan ve bir proğram dahilinde bu iş hal yoluna gidilmelidir.

İşte söylemek istediğim şey de tama da bu.

Bu işin temel iki ayağı ve mimarı:

1-Hasan Cemal.

2-Cengiz Çandar.

Bu adamlar Kürtlerimiz kadar bu konuya kafa yordular, Gidip her kesimle konuştular, koca koca kitaplar yazdılar.

Hasan Cemal PAŞA ve KÜRTLER-MİZ..

Canımız ciğerimiz.

…

10. Nisan. 2023