Makedonya: Rus tuzaklarını aşabilecek mi?

0

Makedonya Balkanların en kolay alevlenebilir ülkesi. Kriz alanları çoklu dış etkilere açık. İç dinamiklerinin istikrara ulaşabilmesi için, DEMOKRASİ’sini hızla geliştirmek zorunda.

Makedonya için çok önemli riskler; çoklu etnik yapıyı yönetebilmek için demokrasiyi geliştirip geliştiremeyeceği, devlet ve sosyal dokunun Rus ajanlarının provakatif oyunlarına dayanıp dayanamayacağı, Yunanistan’ın politik oyunlarını aşıp, AB ve NATO üyeliğini elde edip edemeyeceği, konularıdır.

Ayrıca bütün bu riskler, ekonomik sıkıntılar altında çözülmek zorundadır.

Makedonya için en önemli risk, etnik yapının bir arada tutulabilmesi meselesidir.

Nüfusun yaklaşık %30’u Makedon değil. 16 yıla yakındır nüfus sayımlarının yapılmaması durumu daha da tartışmalı hale getirmektedir. Rusya yanlısı geçmiş Gruevski hükümetleri, nüfus sayımlarını adeta tabu alanı haline getirmiş ve etnik Makedon baskısına dayalı devlet yönetimini yıllarca uygulamıştır.

2002 sayımlarına göre demografik yapı aşağıdaki gibidir.

Makedon 1,297,981 (65.17%)

Arnavut 506,083 (25.17%)

Türk 77.959 (3,85%)

Roman 53.879 (2,66%)

Sırp 35.939 (1,78%)

Boşnak 17.018 (0,84%)

Diğer 30.593 (1,52 %)

İşte Makedonya bu %30’un Makedonyalı olabilmesini sağlayacak yöntemler konusunda, çelişkili çözüm yollarında gelgitler yaşamaktadır.

Demokrasinin geliştirilmesi ya da totaliter rejimin daha da yoğunlaştırılması? Adeta bıçak sırtı.

2016 yılında seçimlerden galip çıkan, demokratik anlayışa sahip Zaev’in Makedon siyasi partisi, Rusya özel harekat unsurlarının güdümündeki Makedonya parlamento baskınına rağmen, hükümeti kurmayı başarabilmiş ve Makedonya’nın demokratikleştirilmesi yolunda ciddi adımlar atmaya başlamıştır.

Bu adımlardan belki de en önemlisi, OHRİ anlaşması çerçevesinde, Arnavutçanın ikinci resmi dil olmasıdır. Zaev’in bu kararı alması hiç de kolay olmamıştır. Düşünün Makedon olan bir parti bu kararın alınmasını sağlıyor. Provokasyonlara ne kadar açık. Zaev için çok ciddi politik risk. Zaev Arnavut “suçlaması” ile karşı karşıya. Zaev’e saldırılar ve onun başarısız olmasını sağlayacak Rus provokasyonları.

Arnavutlar unutmamalıdır ki, Arnavutça’nın ikinci resmi dil olması konusunda yıllarca Gruevski hükümetleri bir adım bile atmamıştır. Zaev’in bu adımını çok değerli kabul etmelidir, Arnavutlar.

Rus provokasyonları sokak çatışmaları olarak gelmiyor artık. Ruslar dolaylı taktikler uyguluyor. Zaev hükümetinin Makedonya parlamentosundan geçirmeye muvaffak olduğu, Arnavutça’nın ikinci resmi dil olması yasası, cumhurbaşkanı Gjorge İvanov tarafından onaylanmayacak ve cumhurbaşkanı Makedonya’yı ateşin içine atmış olacak. Alın size Rus provokasyonu.

Rusya demokratik adımları atmaya gayret eden, şimdiki Zaev hükümetinin, sosyal kargaşa ile devrilmesi için, bu meseleyi çok önemli kaldıraç olarak kullanacaktır.

Rusya tarafından yaratılacak kaos ortamı, Makedonya’nın AB ve NATO’ya girişini önleyecek, kaotik ortam ve ekonomik sıkıntılar hükümetin değişmesine, Rusya yanlısı kralcı partinin yeniden iktidara gelmesine katkı verecektir. Hesap kuvvetli.

Arnavutlar çok sakin olmayı ve Zaev hükümetine topyekün destek vermeyi başarabilmeliler.

Büyük ümitlerle kurulan yeni Arnavut partisi BESA, Zaev’in çağrısına ve hatta Zaev’in BESA Partisinin merkezine kadar giderek hükümete girmeleri konusunda davetler yapmasına rağmen, maalesef BESA, yönetim problemleri nedeniyle, Zaev’in Makedonya demokrasisi için ne kadar önemli olduğunu kavrayamamış ve hükümete girmeyi reddetmiştir.

BESA partisinin stratejik akıldan yoksun bu davranışı, Zaev’in demokratikleşme yolunda atacağı adımların sınırlı olmasına neden olacaktır.

Zaev’in partisinden ayrılacak 3-5 milletvekili hükümetin yıkılmasına neden olabilir. Zaev hükümeti sayısal olarak tam sınırda kurulabilmiştir. BESA partisinin 5 milletvekili Zaev’i daha cesaretli kılacak idi. Ama BESA partisi bunu göremedi ve hükümete dahil olmadı.

İşte Rusya, bu politik dengeleri bozabilecek adımları atıyor ve atacaktır. Bir yandan Arnavut etnik milliyetçiliğini tetikleyecek, diğer yandan Makedonları ülke bölünüyor diyerek, Zaev hükümetine ve Arnavutlara saldırtacak ve kaos ortamından yararlanıp, özel harekat ve istihbarat unsurları ile Makedon derin devletini harekete geçirip, demokratik Zaev hükümetinin devrilmesini sağlayacak ve Rusya yanlısı totaliter partiyi iktidara taşımaya çalışacaktır.

AB’nin taslak olan, AB genişleme perspektifi raporunda da 2018 yılında Makedonya’da çok güçlü Rus provokasyonlarının beklendiği açıkça ifade edilmiştir.

Bir provokasyonun, Rusya tarafından yapılıp yapılmadığını anlamak için, ülkenin demokrasi dışına sürüklenmeye çalışılıp çalışılmadığına bakmak gerekir.

Yunanistan’la ilgili problem ise, devletin isminin Makedonya olmasına ilişkin Yunan itirazı. Bu konu aşılacak gibi gözüküyor. Makedon tarafı Makedon kimliğinin Yunanistan tarafından anlaşılmasını ve Yunanistan’daki bir coğrafi bölge olan Makedonya ile karıştırılmamasını ve ilaveten onurlu bir çözüm bulunmasını önemsiyor.

Makedonya dışişleri bakanı Nikola Dimitrov, henüz Makedonya ve Yunanistan arasında bir çözüm bulunamadığını, bununla birlikte arabulucu Matthew Nimetz’i cesaretlendirmeye çalıştıklarını ve bu hafta içinde bazı tekliflerin ortaya çıkabileceğini belirtti. Bulunabilecek teklifin Yunanistan, Bulgaristan ve Makedonya üçlüsünü tatmin edebilecek şekilde olmasının önemli olduğunu ilave etti Nikola Dimitrov. Zira Makedonya denilen coğrafi alan üç ülkede de parçaları olan bir coğrafya.

Zaev hükümeti bu açıdan da zor durumda. Makedon kimliğinin ve onurunun zedelendiğinin propagandasını sağlayan Rus gizli unsurları, toplumsal kargaşa için bu kapıyı da kullanıyor.

AB durumun farkında. Geçen birkaç yıl içinde Balkan ülkelerinde meydana gelen Rus atraksiyonları AB’ni uyandırdı. Bildiğiniz gibi Alman İstihbarat Teşkilatı BND bölge ülkelerinde yasal-kurumsal şubelerini açmaya başladı. Diğer yönden Makedonya, Karadağ ve belki de Sırbistan’ın mümkün olacak en erken zamanda AB üyesi olabilmeleri için, AB stratejik tercih kullanması gerektiğini fark etti.

Balkanlarda dengeleri en hassas ülke Makedonya, bakalım zoru başarabilecek mi?

Bu süreçte en önemli rol Arnavutların. Arnavutların desteğinin ne kadar önemli olduğunu, kendileri açısından “en demokratik” bir süreç geliştiğini ve bunu Zaev hükümetinin hayata geçirmekte olduğunu ve bunun “başarının anahtarı” olacağını Arnavutlar anlayabilirse, bu Zaev için en güçlü destek olacaktır.

Arnavutlar durumu anlayamazlar ve küçük çıkarlar peşinde koşarlarsa, kendi geleceklerini ve Makedonya’nın geleceğini ateşe atmış, Rusya’nın entrikalarını güçlendirmiş olacaktır.

Arnavutlar Makedonya’da meydana gelecek etnik krizi yönetebilecek durumda değil.

Adnan İsmaili’nin desteklediği BESA partisine de aklı selim hareket etmek ve Zaev hükümetinde fiilen yer alarak “Makedonya demokratik sürecine” güçlü bir destek vermek düşer. Maalesef Adnan İsmaili ve BESA Partisi iç çekişmelerle zaman yitiriyor ve ihtiyaç olan “Müslüman basireti”ni göstermede başarısız gözüküyor.

Bize sadece söylemek düşer. Umarım, Makedonya ile alakalı olan insanlar ve Türkiye hükümeti, Rusya yanlısı bir tavır içine girmezler ve Zaev hükümetinin demokratik adımları atabilmesi için güçlü destek verirler.

Dua ediyoruz ki, Makedonya’nın demokratik Zaev hükümeti başarılı olsun.

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz