Meral Akşener: Namus ve şeref sözü veriyorum; Türkiye’de diktatörlüğün yerleşmesine izin vermeyeceğim

0

İYİ Parti Genel Başkanı ve cumhurbaşkanı adayı Meral Akşener, Eskişehir’de konuştu. “Dün Gaziantep’te yaşadıklarımızdan sonra bugün Eskişehir bize nefes aldırdı, OHAL’siz bir seçime gidiyormuşuz gibi hissettirdi.” diyen Akşener, şunları söyledi:

“Bu seçim sonucu itibarıyla ne olacak, hepimizin kendisine sorması gereken bir seçim. Tek adamlık anlayışı ile bu ülke yönetildi. Sonra hızlı bir biçimde bu tek adamlık yetkileri yetmedi, her şey hukuki olarak tek bir adamın iki dudağının arasına sıkıştırılsın diye bir partili Cumhurbaşkanlığı talebi ile karşı karşıya kaldık. Bu sebeple referanduma gittik ve 16 Nisan’da bu referandumun sonucu itibarıyla hukuk dışı, OHAL döneminde referanduma gittik.

Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) mühürsüz oylarla ilgili son dakikada aldığı kararla beraber, hadi doğru edelim sonucu, yüzde 51’le zar zor aldılar. Aziz milletimiz bir karar verecek. 24 Haziran’da bu ülkenin kuruluş iradesi ortadan kalkacak mı, kalkmayacak mı? Elbette ki kaldırmayacağız.

Ve bugün buraya gelirken bir hanımefendi bana ‘Ben polis memurluğundan emekli bir kadınım’ dedi. Aynı odada 4 polis oturuyorsa, bir tanesi diğerlerini takiple görevli. İsimsiz ihbarlarla insanların korkutulduğu, insanların açlıkla tehdit edilip her şeye baş eğmesinin sağlandığı bir ülkedeyiz. 24 Haziran’da buna ya dur diyeceğiz ve geç diyeceğiz ve kaybedeceğiz. Ama inanıyorum ki nasıl Çanakkale’de ülkemizi işgal edenlere ‘Dur yolcu’ dediysek, bu defa da ‘dur’ diyeceğiz.

Bu yorgun ve geveze şoförü evine gönderip, en hızlı şekilde hukukun üstünlüğünü, adaleti tesis etmeyi ve parlamenter demokrasiyi en hızlı şekilde dönmeyi sağlamaktır. Asla ve katta Türkiye’de diktatörlüğün yerleşmesine izin vermeyeceğime huzurlarınızda namus ve şeref sözü veriyorum.

Bu kadar çok konuşan bir siyasetçi, bugün ekonomimizin içinde bulunduğu şartların sorumlusudur. Dolayısıyla Merkez Bankası niçin oturur orada? Para politiklarını Türkiye’nin lehine organize etmek için oturur orada. Ama Merkez Bankası başkanı damadın arkadaşı olup ekonomiyi yönetemezse işte dolar o yüzden bugün buralarda olur. ABD’de çiftçi 93 sente mazot kullanıyor. 1 Dolar bile değil, 93 sent. Siz ne kadara kullanıyorsunuz? 6 liraya. Buna beraber çözüm bulacağız. Ülkemiz bir taraftan büyüyor ama yandaş müteahhitler zenginleşirken kalanlar fakirleşiyor.

Biz Suriye ile sorunlarımızı düzelteceğiz. Suriyeli kardeşlerimizi ülkelerine geri göndereceğiz. Arkadaşımız Emevi Camii’nde namaz kılamadı ama ben söz veriyorum 2019’un Ramazan ayında mültecilerimizin gittiği Suriye’de onlarla birlikte iftar yapacağız inşallah.

24 Haziran’da milletvekillerini seçeceksiniz, Cumhurbaşkanı’nı seçeceksiniz. Partiler arasında, taraftarlar arasında şehirleri geziyorum. Müthiş bir kaş çatıklığı görüyorum. Siyasetçiler malı götürüyor, vatandaş birbirine küs. Komşuluk değerlerini, Ramazan’ın bereketini, oruç ağzın ne demek olduğunu, haram lokmanın ne kadar kötü bir şey olduğunu ve dayanışmanın dün olduğu gibi bugün ve yarın da devam edeceğini gençlerimize anlatacağız.

Anlayamadığım bir şey var. Bin 100 odalı sarayda oturanları, 3 bin kişilik koruma ordusu ile gezenleri ve bin 500 liralık kadehlerden su içenleri yola bir yüzükle çıkıp dünyanın zenginlikte ilk 10’a giren siyasetçileri orada tutmak için birbirinizle dövüşmeyeceksiniz. Tarlanıza küstünüz. Eğer Türkiye tekrar kendine yeten bir tarım ülkesi olmazsa, çok yakın bir gelecekte bundan sonraki ülkelerin bekası tarımla olacaktır, su ile olacaktır. Ve kendine yeten bir ülke olmadığı takdirde Türkiye’nin bekası tehdit altındadır.

Salağın biri çıktı ‘Seçilmediğimiz takdirde sakladığımız şeyleri çıkaracağız’ diyor. Sonra kıvırdı. Bunlar namert! Söylediklerinin arkasında durmuyorlar. Baba, oğula düşman oldu. Böyle bir şey olur mu? Eğitim, zengin çocuğu-fakir çocuğu, iyi öğretmen-kötü öğretmen ve mülakat sistemi. Bütün bunar Türkiye’deki kamu sistemini göçertti.

Evet güzel okullar yaptılar ama içlerinde eğitim ruhu yok. Dış politikada hep kavga edildi. Bu yüzden Suriye’den 4 milyon mülteci geldi. Komşularımızla ilgili güçlü bir tavır koyabilseydik o güçlü Irak, güçlü Suriye bize hizmet ederdi. Şimdi ABD ve Rusya ile güney sınırımızda komşu olduk. Suriye’deki yanlış politika Afrin’e girmemize neden oldu. Afrin’e girilmelidir, hatta doğusuna da gidilmelidir. Ama bu yanlış politika, şanlı Mehmetçiğimizin şehit olmasına sebep oldu. Siyasilerin yaptığı hataları bu milletin çocukları ödedi.

Ben TİKA’yı kapatacağım diye bir şey söylemedim. Bunların hayatları yalan olmuş. TİKA yılda 4 milyar dolar para harcıyor. Bunun nereye gideceğinin hesabını soracağım kardeşim. YÖK’ü kesinlikle kaldırıyorum. Üniversitenin önündeki tıkacı çıkarıyoruz.”

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz