Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu: Siz Afrin’in bu hale gelmesinde en büyük hatayı yaptınız

• About
• Latest Posts

OM2

Latest posts by OM2 (see all)

• Kılıçdaroğlu: MİT onun emrinde, bizim gizli kapaklı görüşmemiz varsa çıksın açıklasın - 29 Nisan 2023
• Demir Grup Sivasspor 1 – 3 Fenerbahçe.. - 29 Nisan 2023
• Yurt dışına kayıtlı seçmenler oy vermeye başladı.. - 29 Nisan 2023

Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Bartın 6. Olağan İl Kongresi’nde konuştu. “Ordumuz tarafından başlatılan ‘Zeytin Dalı Harekatı’nın ülkemizin huzur ve güvenliğine, bölgemizin barış ve istikrarına vesile olmasını diliyorum.” diyen Karamollaoğlu, şunları söyledi:

“Türkiye ve bölge olarak badireli bir dönemden geçiyoruz. Sıkıntılarımız oldukça fazla. Her gün bir başka hadise ile karşılaşıyoruz. Ümit ediyorum ki bunların üstesinden geliriz. Şimdi Suriye’nin bütününü bıraktık, Afrin’e sıkıştık, kaldık. Biz buraya gireceğiz, düzeni sağlayacağız diye. Afrin küçücük bir bölge, önemli önemsiz demiyorum ama, siz Afrin’in bu hale gelmesinde en büyük hatayı yaptınız. Siz yaptınız bu hatayı.

Aynı zamanda siz başınız sıkışırsa Esad’a karşı ayaklanın, başınız sıkışırsa bir sabah namazını kılar, cumayı Şam’da eda ederiz diyordunuz. Ne oldu, Şam’ın adı bile geçmiyor. Biz bunları söylerken, arkadaşları mahcup etmek için söylemiyoruz. Her söylediğiniz sözün yarın arkasında durabilmelisiniz. Devlet adamlığı bunu gerektirir. ‘Kaç tane şehit verdik, kaç tane terörist öldürdük’ diyerek terör önlenemez.

Biz dedik ki sakın ha ABD ve İsrail’i müttefik kabul etmeyin. Bunlar bu bölgeyi yeniden tanzim etmek isteyen ülkeler. Bunların bu bölgenin üzerinde gözü var dedik ama, hayır Amerika, İsrail bizim stratejik müttefikimiz dediler. Şimdi ne diyorlar? Bu ne biçim stratejik müttefiklik. Bizi bölmek isteyenlere, ülkede kan dökenlere siz silah desteği veriyorsunuz. Olur mu, böyle dostluk diyorlar. Olur, onlar zaten dost gözüken düşmanlar. Bizim içimizi karıştırmak istiyorlar, bizi birbirimize kırdırmak istiyorlar. Devlet olmak demek, bu yanlışlıkları erkenden farkına varma, bu hataya düşmeme demektir.”