3D (3 Boyutlu) Yazıcılar sonrası Dünya ve Medeniyet

0
Latest posts by Sinan Eskicioğlu (see all)

İnsanlık, yerleşik hayata geçtikten sonra kültür ve medeniyetini oluşturmaya başladı. Toplumlar ve devletler kuruldu, dinler insanları ve toplumları şekillendirmeye başladı. Bir zamanlar din merkezli kültür ve medeniyet dünyası vardı.

Coğrafi keşiflerle yeni bir dünyanın temelleri atıldı, ardından sanayi devrimi ve makinalaşma. Daha sonra da elektronik ve bilgisayar çağı ve İnternet.

Önceden değişimler zaman alırdı. Ama son elli yılın değişimi tahminden daha da hızlı oldu bana kalırsa. Bugün 70’lerdeki dünyadan eser yok. Belki 2040’larda 2010’dan eser kalmayacak.

Şehir ve planlamacılık alanında master yapan dostum Jorgo’yu ziyaret ettim. Şehirledeki meydanların ve boş alanların planlanmasının teknolojiyle ne boyutlara geldiği hakkında konuştuk. Gelinen boyutu anlatmaktan ziyade gösterdi adeta.

‘İstersen senin de 3D (3 Boyutlu) figürünü yapabilirim’ dediğinde şaka sanmıştım.

Ama şaka değildi, yaptı da…

Plastik ve bio maddelerden elde edilen madde 3D yazıcıda eriyerek istenen şekli çiziyor ve sonra elle tutabileceğiniz madde haline geliyordu.

Tarayıcı (Scanner) ile programa aktarılan veriler özel programla son halini alıyor ve 3D yazıcıdan istediğiniz maddeyi oluşturuyorsunuz.

Dostum Jorgo’nun alanı şehir ve planlama olduğu için binaların ve meydanların minyatür şeklinde örnekleri için kullanıyor 3D yazıcıyı.

3D yazıcıların neler yapabileceği üzerine konuşmaya devam edince, yeni bir dünya ve medeniyetin sinyallerini aldım. Alışılagelen dünya, ihtiyaçlar, sahip olunan maddeler yerine kolayca yapılabilinen yani yazıcıdan çıkartılan ürünler. Ve buna bağlı olarak oluşacak yeni alışkanlıklar, yeni sistemler, yeni kurallar, yeni yasalar ve hatta yeni bir medeniyet…

Neler ortaya çıkıyor 3D yazıcılarla derseniz. Şöyle özetleyeyim: Herşey.

Almanya’da sağlık sektöründe kullanılan bir sistem. Diş ve damak üretimi, hastanelerde kullanılan kadavralar yerine üretilen bedenler..

Küçük ölçekli işletmelerde mimarlık alanında kullanılan bir yöntem. Yapılmak istenen binanın küçük maketi, bütün özellikleri ile 3D yazıcıdan çıkartılıp müşterilere örnek olarak sunuluyor.

Amsterdam, Hollanda’da 6 metrelik bir yazıcı ile Hollanda’ya has bina modelinde bir yapı şu an yapım aşamasında. 3D yazıcıdan çıkartılan ürünler birleştirilerek bina tamamlanıyor.

Dubai’de hizmete girmiş bir bina zaten şu an mevcut. Geleceğin dünyasını ve teknolojinin nasıl değişeceğini göstermek için, 3D yazıcıyla yapılan binada hizmet veren bir şirket.

ABD’de bir şirket bu yöntemle bir araç üretip satışa hazırlık aşamasında. Fiyatı da 15000 ile 25000€ arasında değişiyor. Gene ABD’de aynı yöntemle bir tabanca bile üretilmiş. Yani bu teknoloji ilerlediğinde evinizde istediğiniz modelde silah yapabilecek duruma gelebilirsiniz.

Ya da NASA’nın uzaydaki astronotları için geliştirdiği 3D yazıcıyla yapılan yiyecek çalışmaları. Bu yöntemle yazıcıdan sıcak sıcak çıkan pizzanın tadına bakmışlar bile.

Diğer bir tasarı, ya da çalışma ise Ay toprağından yararlanılarak 3D yazıcı vasıtasıyla yapılması düşünülen bir gezegen….

Şaşırtıcı değil mi.

Dünya çok daha farklı hale gelecek ve tabi ki yeni dünyaya uyacak yeni bir medeniyet…

Şu an inandırıcı gelmeyebilir belki size. Ama inanın bunlar olacak.

Düşünün; daha 1990’ların başında internet hayatımıza girince görüntülü konuşmalardan bahsedilirdi, olur mu acaba diye. Bugün hepimiz görüntülü konuşmaları yapıyoruz.

Özal’lı yıllarda özel kanalların açılmasıyla kanal sayısı artmıştı ülkenin, bugün her bir kişinin kendine ait kanalı var neredeyse.

Sosyal medya nereye varır derken, sosyal medya ünlüleri oluştu.

3D yazıcılar yaygınlaştıkça insanlar kendi evlerini çizerek içinde yaşamaya başlayacaklar, ya da insanların kendilerinin çizdiği araçlar.

İnsanlar korunmak için kendilerine silah yapar hale gelecekler. Belki de aynı fikirden olan insanlar birleşerek başka ülkelerde gördükleri binaların örneklerinin olduğu mahalleler kuracaklar, ya da şehirler…

Belki birileri çıkıp kendilerinin devasa büstlerini, heykellerini yaptıracak. Dünyanın harikaları olan binaların kopyaları olacak belki de dünyanın çeşitli yerlerinde.

İnsanlar daha da ilerleyip istedikleri gibi kullanabilecekleri robotlar üretecekler. Ya da çizimleri kendilerine ait garip garip varlıklar…

Şu an bile çeşitli şekillerde çukulatalar yapılıyorsa bu yöntemle, ileride elma tadında portakallar çıkacak belki de, ya da karpuz tadında kavunlar…

İnsanlığın yararına olacak işler ve ürünler olduğu gibi, zararına olacak işler ve ürünler de ortaya çıkacak. Bu yöntemle tabanca üretimi yapıldığını göz önünde bulundurursak, ileride insanların neler yapmak isteyeceğini siz düşünün.

Bugünkü teknolojinin hızına yetişemeyen bir sosyal bilimler ve hukuk yapısı var. Bundan yirmi yıl sonra 3D yazıcıların yaygınlaşmasıyla oluşacak dünyada ve medeniyette hukuk yapısı daha da ağırlaşmış ve hantallaşmış olacak.

Bugünden bunları düşünerek çözümler hazırlanması ve sunulması gerekiyor. Yeni bir insan anlayışı, sosyal bilimler ve hukuk düşüncesi.

Problemlerle karşılaşınca alalacele çözümler aramaktansa, şimdiden hazırlıklı olmak gerekiyor kanaatindeyim.

Aklıma gelenleri paylaşmak istedim, kim bilir o günleri görür müyüz. Görmesek bile, hükümetleri ve devletleri bu konuda çalışmalar yapmaya davet edeyim dedim…

 

Sevgi ve Bilgiyle kalın.

Önceki İçerikBir Gün Sen de Mülteci Olabilirsin !
Sonraki İçerikABD, Kudüs tasarısını veto ettiği Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde yalnız kaldı..
Sinan Eskicioğlu kimdir? 1974 İzmir’de dünyaya geldi. Agah Efendi İlkokulu’nda eğitim hayatına başladı. İzmir İmam Hatip Lisesi’ni bitirdikten sonra ÖSYM sınavlarında Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni kazandı. Kelam dalında ‘Allah’ın iradesi ve Nedensellik Problemi’ isimli bitirme teziyle, gecikmeli olarak 2000 yılında üniversiteden mezun oldu. 28 Şubat sürecinin etkisiyle İlahiyat fakültesi mezunlarının öğretmen yapılmaması yüzünden 2002 yılına kadar ticaretle ilgilendi. 2002 yılında D.E.Ü. İlahiyat Fakültesi’nde Din Felsefesi dalında yüksek lisansa başladı. Aynı yıl yüksek lisans programını yarıda bırakıp Almanya’ya gitti. Almanya’da Diyanet’e bağlı çeşitli camilerde eğitmenlik ve öğretmenlik yaptı. Duisburg-Essen Üniversitesi Sosyal işler ve yöneticilik bölümünde eğitim aldı. 2007-2011 yılları arasında IGMG (Avrupa Milli Görüş)’de Düsseldorf Bölgesi Eğitim Merkezi müdürlüğü ve bölge eğitmeni olarak çalıştı. 2011-2013 yılları arasında Osnabrück Üniversitesi Protestan Mezhebi bölümünde eğitimine devam etti. 2016 yılından itibaren Ocak Medya gazetesinde köşe yazarlığı yapmaktadır. 2020 yılında gazetenin genel yayın yönetmenliğini üstlenen yazar Almanca, İngilizce bilmektedir. şimdiye kadar yayınlanmış olan yedi kitabı vardır. Yok Edin İnsanın İnsana Kulluğunu- Kişiselleştirilmiş İslam, Zeytin Ağacı (Roman), Katar istanbul, Müslüman Kardeşlerden Ak Parti’ye İslamcılık., Tarihteki Dindar Zalimler. İbn Sina, İbn Haldun

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz