İçten çökertilmek istenen İran…

0

İran’daki protesto eylemleri can almaya başladı ve ölü sayısı 10’nu geçti. Kimine göre özgürlük isteği, kimine göre ABD’nin oyunu, kimine göre İsrail’in planı…

Siyaset ve yönetme hırsı o hale gelmiş ki, an oluyor insan denen varlığın ne olduğunu unutuyoruz.

İran da buna bir örnek.

Protesto eylemleri her ülkede oluyor ve olması da normal. Bugün İran’da, geçen aylarda İsrail’de…

Yolsuzluk, ekonomik sebepler ve yaşam tarzları konuları etrafında gelişen olaylar Meşhed’de başladı ve diğer şehirlere sıçradı.

Ardı arkasına gelen yorumların geneli hep aynı konu etrafında dolaşıyor:

Sırada İran var, İran’a oyun oynanıyor…

İran, içten çökertilmek isteniyor…

İran, ABD ve İsrail için büyük tehdit, bu yüzden İran’da protesto eylemleri yaptırılıyor…

ABD ve İsrail gelişmelerden çok memnun….

Orta Doğu’da büyük oyun, İran’da oynanmak istenen de bu büyük oyunun bir parçası…

Şu tesbiti hemen yapayım: İyi ve olumlu gelişmeleri kendi içsel düşünce ve güçleriyle gerçekleştiremeyenler, kötülükleri ve kötü olayları da her zaman başkalarına atfederler.

İslam coğrafyasında ve doğu kültüründe hep böyle olmuştur. Eskiden de böyleydi, şimdi de böyle.

Şah dönemindeki aşırılıklar Mollaların aktif rolde olmalarına sebep oldu. Humeyni ile mollalar devrimle ülkeyi yönetmeye başladılar. ‘Bunda da ABD’nin rolu olmuştu’ diyenleriniz olacaktır. Doğru, haklısınız. Çünkü Şah döneminin yapılan hatalarıydı dış güçlerin etkin olma sebebi.

Yönetime gelen mollalar da aynı tarzı kullandılar.

‘Rejimi ele geçirdik, biz de kendi insanlarımızı oluşturalım’ düşüncesiyle hareket ederek, baskı ve yasaklarla ülkeyi yönetmeye çalıştılar.

Bunu yaparken DİN’i kullanmaktan da geri durmadılar. Çünkü din, bütün zamanların en etkili silahıydı.

‘Eskiden din evde olmak zorundaydı, bugün eğlence evde olmak zorunda’ sözü bu yüzden en meşhur söz.

Halbuki Humeyni ve Molla yönetimi şunu yapabilirdi.

Önemli olan İNSAN’dır. İnsanımız nasıl istiyorsa, öyle yaşasın. Dinini yaşamak isteyen dinini yaşasın, özgürce dini olmayan hayat yaşamak isteyen de, öyle yaşasın.

Biz İNSAN’a önem veriyoruz.

Ama bunu yapmadılar. Baskı, yasaklar, hukuktan daha önemli bir dini lider ve otorite. 13. İmam için hazır tutulan ordu ve kurulan şehirler…

Birkaç yıldır patlak veren protestolar. Baskıyla bastırıldı hep. Belki bu da baskıyla bastırılacak. Peki ya sonrası?

Sonra ne olacak.

Yapılan yanlış hep aynı.

Daha öncekiler dindarlara baskı yaptı, bugün güç bizde şimdi biz baskı yapalım.

‘Toplum mühendisliği yapılmak isteniyor’ diye diye toplum mühendisliği yapılmakta.

Her yönetim kendine kul arıyor, yoksa oluşturuyor, kendi ürettiği kullarının zenginliği ve resmi görevlerde etkinliğini arttırıyor. Menfaat peşinde olup, bu mekanizmayı görenler yönetimin kulu görünerek nemalanıyor.

Sonra o yönetim gidiyor, başka yönetim gelip tekrar kendi kullarını oluşturmaya çalışıyor.

İslam ülkelerinin ve doğunun hazin hikayesinin özeti…

Başta ifade ettiğim; kendinden güç bulma ve kendinden düşünce oluşturma olmadığında, başkaları için yaşama başlıyor.

Orta Doğu’da etkin güç olma, dünyaya nizam verme, süper lider ve süper güç olma arzusu.

İran’ın yaşadığı çarpıklık.

Kendi insanını mutlu etmeden, Orta Doğu’da yaşayanlara nizam vermeye yeltenme.

Siz önce kendi ülkenizde Özgür, hukuka uygun, insani bir sistemle insanlarınızı mutlu edin. Sonra Orta Doğu’daki insanlara mutluluk hedefini düşünün.

Kendi ülkenizdeki insanlar mutlu olunca, merak etmeyin Orta Doğu insanları da sizin fikirlerinizi, yaşama tarzınızı kabul eder. Hem de seve seve…

Ama siz kendi ülkenizdeki insanları mutlu edemiyorsanız, gün olur bu olaylar daha da artar. Sonra dışarıda suçlu aramaya başlarsınız.

Hiç suçlu bulamazsanız, zaten temel suçlu hazır: Şeytan

Birileri aşırılık yaptı diye, siz de aşırılık yapmak zorunda değilsiniz.

Hele dini konularda, aşırılığı hiç mi hiç yapamazsınız.

Ne demişti Peygamber: ‘Orta yol. İfrat ve tefritten uzak, Orta yol’.

Bu kadar zor mu Orta Yolu bulmak, Orta Yolu tutturmak.

Daha önce ifade etmiştim: ‘İman, kişinin kendini bulması, kendini keşfetmesi ve bu uzun sürecin adıdır’.

Bu yüzden Mekke Dönemi 13 yıl, Medine Dönemi 10 yıl sürmüştür.

Bu koca 13 yılı, ‘la ilahe illallah, Muhammedü’r Rasulullah’ de iman et seviyesine indirirseniz, daha çok problemler yaşarsınız.

 

Sevgi ve Bilgiyle kalın.

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz