İslam ve Müslümanlar

Sevgili Gençler, kendini genç hissedenler ve ileride genç olup merak içinde yeni bilgiler öğrenmek isteyecek bugünün çocukları.

Sizler, hızla değişen bir dünyada yaşayıp, bir o taraftan bir bu tarafa savrulan ve zorluklar içinde çırpınan genç insanlarsınız.

Kiminiz dindar ve tutucu bir çevrede yetişmiştir, kiminiz daha seküler çevrede, kiminiz de belki başka dinlerin konuşulduğu çevrelerde. Ama hepiniz de içinizde varolan yaşam sevinci, hayata hep olumlu bakma ve neşeden dolayı sürekli espriler yapıp gülen mutlu insanlarsınız.

Hangi çevreden gelirseniz gelin dünyada sürekli gündeme gelen İslam ve müslümanlar konusu doğal olarak sizin de gündeminize girmekte. Hatta sosyal medya sebebiyle dünyanın her tarafından genç insanlarla arkadaşlıklar kurduğunuz için bu konuyu konuşmak zorunda kaldığınız da olmuştur.

İşte tam da bu yüzden, ben de sizlere haftada en az iki kere bu konuları aktarmayı düşündüm.

İnterneti en çok kullanan eminim sizlersinizdir. İslam ile ilgili bilgi almak yada merak ettiğiniz bazı konuları öğrenmek için google ansiklopedisinden birşeyler sorduğunuzda, karşınıza yüzlerce sayfa çıkar.

Acaba hangisi neyi anlatıyor.

Acaba hangisinde doğru bilgiler var.

Acaba hangisi haklı.

Bu gibi sorular geçiyordur zihninizden.

Hangi sayfa olursa olsun, kim söylemiş olursa en önemli ve en doğrusu SİZİN kendi kararlarınız.

Aklınızı kiraya vermeden, başkalarının fikirleri ile beyninizi doldurmadan, birçok kişiden bilgiler toplayıp onları kendi fikirlerinizle harmanlamanız ve içinizdeki sese kulak vererek kendi anlayışlarınızı oluşturmanız şart.

Bu yüzden, bildiklerimi sizlerle paylaşmak istemem.

İslam ile ilgili o kadar çok konuşan ve toplumu yanlış yönlendiren var ki; bir bakıyorsunuz birisi Arap hayranlığı yapıp batıda tatil yapıyor, bir diğeri kendine kul-köle arıyor, bir diğeri içindeki şiddeti İslam’la süsleyip terör yapıyor, velhasıl neler neler…

Peki İslam ne?

Müslümanlar kim?

Eminim sizler de, benim gibi bu ve benzeri birçok soruyu kendinize yöneltiyorsunuzdur.

Çünkü ben de yüzlerce soruyu kendime ve bilenlere yöneltip, doğru cevapları aramaya çalıştım.

Neydi bu sorular derseniz.

İslam niye bu kadar önemli?

İslam anlatıldığında mükemmel görünen manzara, neden gerçek hayatta aynı şekilde değil?

İslam bu kadar mükemmelse, neden rahat ve mutlu yaşayanlar başkaları, eziyet ve stres içinde yaşayanlar müslümanlar?

İslam’ın ilk emri oku olmasına rağmen, neden müslümanlar cahillik içindeler?

Sorun İslam’da mı, müslümanlarda mı?

Sorun müslümanlarda ise, neden kendilerini değiştirmiyorlar?

Bizleri (gençleri) sürekli dindar yetiştirmeye çalışanlar, başka hayatların nasıl olduğunun farkındalar mı?

İslam, hristiyanların ve yahudilerin içinde de ‘iyi insanlar’ var derken, neden müslümanlar onları düşman olarak görüyor ve bizleri de öyle yetiştirmeye çalışıyorlar?

O kadar müslüman ülkenin içerisinde neden bir tane bile örnek budur denen bir ülke yok?

Bizlere (gençlere) sürekli ‘okuyun okuyun’ dedikleri İslam tarihi ve Peygamber’in hayatıyla ben neler öğrenip kendi hayatıma uyarlayabilirim?

Bizlere (gençlere) sürekli söylenen sevgi, saygı, anlayış gibi kelimeleri büyükler neden kendi hayatlarında hiç uygulamıyorlar?

İslam ile ilgili konuşmalar, sohbetler, camideki vaazlar neden bu kadar sıkıcı ve hayattan uzak?

Tabii ki sizlerin soruları zamanla değişmiştir, belki de çok daha farklı konularda çok daha farklı sorular da aklınıza geliyordur.

Belki zamanla o sorulara da cevapları bulmaya çalışırız.

Benim sizlere sunmak istediğim İslam ve müslümanlar. İslam ne sunuyor, müslümanlar ne anlayıp ne yapıyorlar?

İslam, Yaratıcı Mutlak Varlık’ın insanlara gönderdiği bir din.

Bu dini de, bir insanı peygamber yaparak, onun aracılığı ile insanlara gönderdi. Yani Hz. Muhammed bir insan. Sizin gibi, yetişkinler gibi, diğer bütün insanlar gibi bir insan.

O hayatta iken Cebrail adlı bir melekle haberlerini, tavsiyelerini gönderdi ve bunlar toplandı bir kitap oldu, bu da Kuran.

Yani İslam’ın ne olduğunu en iyi anlamanın yolu Kuran’ı okumak. Okurken de bize yardımcı olan şeyler var. Peygamber’in hayatı, Arapların hayatında Peygamber neleri değiştirdi, Araplar nasıl bir hayat yaşıyordu da Peygamber aracılığıyla Mutlak Varlık/Rabb ‘bunlar yanlıştır’ dedi ve ayet gönderip düzeltti.

İslam hakkında bilgi sahibi olmanın kaynakları bunlar. Aman! Siz siz olun, müslümanlara bakarak İslam’ı öğrenmeye, anlamaya çalışmayın. Hangi çevreden, hangi dinden, hangi inançtan olursanız olun müslüman ülkelere bakarak, dini cemaatlere bakarak, tarikatlere bakarak İslam hakkında yorumlar yapmayın. Neden mi?

Çünkü;

İslam ‘oku’ emri ile gelip, insanların (sadece müslümanların değil, bütün insanların) okumalarını, araştırmalarını, düşünmelerini tavsiye ettiği halde,

Müslümanlar okumaktan uzak olup, araştırmadan korkup, düşünmek istemeyip ama buna rağmen en doğru müslümanmış gibi davrandıkları için.

İslam, tabiatı gözlemleyip, kainata bakıp kendi akılları ve bilgileriyle Yaratıcı Rab’i bulmalarını tavsiye ettiği halde,

Müslümanlar ezbere iman edip, ezbere İslam yaşayarak hurafelere (Hurafeyi siz bilirsiniz ama ben gene de yazayım: Hurafe, aslında İslam’da olmayan sonradan müslümanların dünyalarına giren sözler, inanışlar ve davranışlar) inandıkları için.

İslam, insanların görevlerini ve haklarını bildirerek, HUKUKİ olmayı tavsiye ettiği halde,

Müslümanlar cennet hedefi ve cehennem korkusu ile Yaratıcı Rab’i kandırmaya çalışır gibi sadece namaz, oruç ve hac ibadetiyle işlerinin bittiğini sandıkları için.

İslam, dünyada yaşanmak için gönderilmiş bir din olduğu halde,

Müslümanlar, sanki İslam öldükten sonrası içinmiş gibi inanıp, yaşadıkları için.

Sözün özü:

Müslümanlara bakarak İslam hakkında hüküm verip, zihinlerinizin kirlenmesine izin vermeyin.

Hiç unutmayın! İslam’ı yanlış anlayan, yanlış anlatan ve yanlış gösterenler, müslümanlar.

Müslümanlar Yaratıcı Rab’i kandırdıklarını sanıyorlar ama esas kendilerini kandırıyorlar.

 

Sevgi ve Bilgiyle kalın.