Kürtlerden rahatsız olanlar Araplara ne diyecekler

‘Kürtlerden rahatsız olma konusu’ toplumun önemli bir karadeliği. Şimdi de öyle, eskiden de öyleydi. Bunun sebepleri dış etkenli. Yani birey olarak kişinin kendi içinde doğan, gelişen bir konu değil. Bireye dış etkenlerle dikte edilen bir rahatsızlık. Kimler tarafından ve ne amaçla olduğu konusuna girmeyeceğim çünkü tehlikeli.

Aynı coğrafyada binlerce yıldır beraber yaşansa da bu rahatsızlığın sebebini anlamak mümkün değil. Sebepleri buluyoruz ama iş anlamaya gelince tıkanıyoruz.

Ezbere cümlelerle yapılan konuşmaları papağan gibi tekrarlayanlardan gerçekten sıkıldım. Belki de yaşımın ilerlemesi sebebiyle bu rahatsızlığım artık katlanılamayacak noktaya geldi.

Üzerine düşünülmemiş, irdelenmemiş ezbere cümleler havada uçuşuyor. Tıpkı dinle ilgili olduğu gibi, tıpkı Yahudilerle ilgili olduğu gibi.

Ankara Yahudileriyle ilgili bir yazı kaleme almıştım. İzlediğim bir röportajda güzel bir soru yöneltilmişti: ‘Hiçbir Yahudi ile tanıştınız mı, komşuluk yaptınız mı?

Hayır.

Neye düşmansınız?
Bilmiyorum’.

Evet, mesele aslında tam da bu.

Bilmediğine düşman olan bir grup var.

Ve bu grup ezberlerle, kendilerine dayatılan ezber cümlelerle hayatlarını idame ettirmeye çalışıyorlar. Eğer sesleri çok çıkıyorsa, konuşup saçmalıyorlar. Saçmaladıkça da gülünç duruma düşüyorlar.

Ezbere cümle üzerine kurulu bir düşünce yapısında oldukları için de gülünç duruma düştüklerini anlamıyorlar bile.

Kürtlerle ilgili konu da böyle.

‘Kürtlerden rahatsızım’.

‘Neden?’

Sonrasında bir sürü ırkçı atasözünü sıralıyor.

TUİK, yani devletin kurumu Kasım ayına ilişkin konut satışı raporlarını yayınladı.

Raporda ne çıktı biliyor musunuz?
Hemen söyleyeyim: ‘Türkiye genelinde aylık olarak yabancılara yapılan konut satışları Kasım ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 48,4 artarak 7 bin 363 oldu’.

Konutları alan kişilerin büyük çoğunluğu da Araplar.

Aman Allah’ım şimdi ne olacak.

Kürtlerden hazzetmeyenler şimdi bir de Araplarla uğraşmak zorunda kalacaklar. Ya da hiç seslerini çıkaramayacaklar.

Neden seslerini çıkaramayacaklar?
Çünkü bu konutları alanlar zengin Araplar.

Bu arada Kanal İstanbul ve o bölgedeki arazi satışlarını da unutmayalım.

İstanbul Nişantaşı’nda pahalı mağazalardan alışveriş yapanlara ses çıkarılamadığı gibi. Ses çıkarılsın demiyorum yanlış anlaşılmasın. Beni rahatsız eden Araplara sesinizi çıkaramayacaktınız da neden yıllarca kendi insanımız ve vatandaşımız olan Kürtlere bu eziyeti yaptınız.

TUİK’in verilerine göre yabancıların bu konutları almalarının sebebi ‘ekonomi’. Ekonomi deyince de aba altında sopa gösteren Ak Parti hukuk reformları kişisi İzzet Özgenç’i dile getirmeden olur mu?
İzzet Özgenç aba altından şöyle sopa gösterdi: ‘Ağır ekonomik bunalım sebebiyle OHAL olabilirmiş…!’

İzzet Özgenç’e bu cümleyi söyletenlerin derdi ve amacı ne?

Sonra da özür dilemiş!

En tehlikeli yönetici halkını enayi yerine koyan yöneticidir. Sanıyorum birileri de halkı enayi yerine koyuyor ki, Özgenç’e bu cümleyi kurdurtmuşlar.

Ona bu cümleyi kurdurtanlar acaba başka neler yapıyorlardır? Konya ovasında bazı çalışmalar yaparak ne örgütlenmesi içindeler?

Bunlar nasıl sorular mı?
Bakalım, zaman içinde göreceğiz neler olacak…

Sevgi ve Bilgiyle kalın