Rusya Ukrayna’ya müdahale edebilir mi?

0
Latest posts by İbrahim Yersiz (see all)

İki temel soru var: Biri Rusya Ukrayna’ya müdahale edebilir mi? 

Diğeri de Rusya Ukrayna’ya müdahale ederse ne olur?

Tarafların ne yapacaklarını şimdiden kestirmek zor, ancak karşılıklı restleşmelere bakılırsa tarafların olası bir müdahaleye sessiz kalmayacakları yönündedir.

Tabii bunu tüm taraflar biliyor. Bu nedenle olası bir müdahale olursa tarafların ne kadar ileri gidebilecekleri hesap edilmeye çalışılıyor, çünkü bu kelimelerin önü açıktır, tarafların nereye kadar gidecekleri bilinmiyor.

Yapılan açıklama ve çıkarılan gürültüye bakılırsa taraflar sonuna kadar gideceklerini beyan etmekten geri durmuyorlar, ancak bu bilindik bir ön restleşme olduğu için kimsenin hemen birden böyle bir sonuca gitmeyeceğini biliyor, zira bu olası kazanma hesaplarının tümünün kaybedilmesi anlamına geliyor.

Haklı olarak kazanılacak savaşı kim daha büyük bir bedelle kaybetmek ister ki?

Ama nedense bu konuda tarihi tecrübeler bize hep aksini söylüyor, çünkü neredeyse çıkan tüm savaşlar belirli bir hesapla çıkarılsa da sonuçları o hesabın ötesine çıkmış bulunuyor. 

Yakın bir örnek verecek olursak Birinci Dünya Savaşına bakabiliriz, İkinci Dünya Savaşına da. 

Örneğin İkinci Dünya Savaşında kim Rusların Berlin kapılarına dayanacağını hesap ediyordu? Muhtemelen hiç kimse, ama sonuçta Ruslar Berlin’e dayandı ve orayı ikiye bölerek Batı Dünyası ile Doğu Dünyası arasındaki bir sınır haline getirdi. 

Şimdi sorumuza gelelim: Rusya Ukrayna’ya müdahale edebilir mi? Bunun henüz olası olup olmayacağını kimse kestiremiyor; ama karşılıklı bir restleşme var ve Rusya olası NATO ve müttefiklerinin Ukrayna’da tahkime gitmeleri durumunda kayıtsız kalmayarak müdahale edeceğini kesin bir dille ifade ediyor.

Batı Dünyası gerçekten Rusya’nın Ukrayna’ya müdahale edip etmeyeceğini bilmiyor, daha doğrusu olası sonucu kestiremiyor ve bundan olsa gerek ki, tüm demeçlerinde temkinli davranmayı seçmekle birlikte olası bir müdahaleye de kayıtsız kalmayacağını söylüyor.

Öncelikle şunu söylemeliyim ki yaptırım dilinin Rusları ikna etmeyeceği ortadadır. Rusların yeraltı ve yerüstü (petrol ve doğal gaz) kaynakları göz önüne alındığında yaptırım tehditlerine boyun eğmeyeceği ortadadır. Rusların temel korkusu ve hesabı Ukrayna gibi ‘önemsiz’ bir ülke için Batı Dünyasının olası büyük bir savaşı göze alıp almayacağı yönündedir. Ruslar yalnızca bunu kestirmeye çalışıyor ve muhtemelen Batı Dünyasının tehdit ve yaptırmalarla yetineceğine ikna olduğu an Ukrayna’ya müdahale edecektir. 

Batı Dünyasının bazı aklı evvelleri ise Rusların böyle çılgınca bir girişime cesaret edemeyeceklerini, olası müdahale etmeleri durumunda Batı Dünyasından gelen sert yaptırımlara karşı dayanamayacaklarını söylüyor. 

Benim tahminim bunların ne Rus politikalarını ne de Rus ekonomisini bildikleri yönündedir. Eğer bilselerdi muhtemelen böyle konuşmayacaklardı. Kaldı ki bunlar Putin’ini de tanımıyor ve Putin’in adım adım nereye gitmeye çalıştığını bilmiyor. 

Ama olsun, bu Batı Dünyasının Ruslara karşı ilk yanılgısı değildir, Batılılar daha önce de defalarca yanıldılar; hatta buna Uzak Doğu Dünyasını da ilave edebiliriz, çünkü Ruslar onları da defalarca yanılttılar. Bu vesileyle Rusların yine ve her an herkesi yanıltabileceğini de kaydetmiş olalım. Ruslar Başta Kuzey Kore olmak üzere Çin’i de defalarca yanıttılar. Bu, Çin’in Rusya’ya o denli temkinli yaklaşmasından da yeteri kadar anlaşılıyordur umarım. 

Gerçi hala yapılan senaryolar Rusların Ukrayna’ya olası müdahalesi üzerinden işlenmiyor gibi görünüyor, ama bu senaryoyu işleyenlerde yok değildir. Batı Dünyasının temel yanılgısı Rusların göründüğü veya göstermeye çalıştıkları kadar güçlü olmadıkları ve müdahale etme kararlılıklarının bir blöften ibaret olduğu yönündedir. Buna karşın ellerinde olup yeterli olacağını düşündükleri tek argümanları ise yaptırım güçleridir.

Evet, olası yaptırımlara karşı Rusların uzun vadede etkileneceği ortadadır, ama yaptırımlar yıllara sarktığında kim etkilenmez ki? Kaldı ki Rusya yaptırımlara uğradığında onlardan daha fazla etkilenecek ülkeler bir sürü irili ufaklı ülke var ve Batı Dünyası şimdilik bu olası yaptırımlardan etkilenecek o ülkelere dönük hiçbir plana sahip değildir. Yani Ruslar elbette yaptırımlara karşı bağışık değildir, ancak Rusya’nın genel konumunu göz önüne aldığımızda pek çok ülkenin onlardan önce etkileneceği ortadadır. 

Bir sorun da şudur: Savaş senaryoları kısa vadeler üzerinden yapılırken, yaptırım senaryoları uzun vadeler üzerinden yapılır. Bu olası savaşın şiddetine ve hangi kaynakların hedef alınacağına bağlı olsa da kısa vadede Rusların güçlü bir konumda oldukları tarafların bildiği bir şeydir. 

Acaba Batı Dünyasının savaş senaryoları bu yönde midir?

Bilmiyoruz, ama genel yaklaşımın hep bunu yansıttığını ve bizi bunu düşünmeye yönlendirdiğini görüyoruz. Bunun içinde ne kadar şartlı bir manipülasyon var, onu da bilmiyoruz. Ama zaten özgün okumalarımızı o yüzden geliştirmeye çalışıyoruz. Çünkü olası gelişmeleri önceden kestirip halka bildirmek onların değil biz gazetecilerin sorumluluğundadır.

Eğer Ukrayna işgal edilirse ekonomik yaptırımlar Rus ekonomisine gerçekten zarar verebilir mi? 

Bu sorunun en muhtemel yanıtı, pek de değil. Kısa vadede Rusya güçlü bir konumda bulunuyor. Fakat Rusya aslında göründüğünden daha zayıf bir ülkedir, eğer yaptırımlar uzun bir vadeye sarkıtılırsa bu Ruslar içinde ağır bir bedel olacaktır, çünkü nihai olarak her tarafa yayılmış küresel ekonominin örgütlenme modeli göz önüne alındığında artık hiçbir ülke kendi başına kendisine yeter durumda değildir.

Gördüğümüz kadarıyla ABD, Rusya’ya karşı bir yaptırım hamlesi hazırlıyor. Batı Dünyasının verdiği sese bakacak olursak bu yaptırımın pek güçlü bir yaptırım olacağı söyleniyor. Ancak bu soruyu sormak biz ilgili insanların görevidir: Ruslarda bunu bekliyor olmasın? 

Bana kalırsa Ruslarda Batı Dünyasının Rusya’nın olası Ukrayna’ya müdahalesini yaptırımlarla sınırlı tutmasını istiyor.

O zaman bu hamle ne işe yarayacak? 

Çünkü aynı Batı Dünyası yaptırımların kısa vadede Ruslar üzerinde pek etkili olmayacağını biliyor. Uzun vadede kimlerin kaybedeceğini ve belki de yaptırımlardan en az etkilenecek olanın Ruslar olacağını zaten biliyoruz.

Rusları ikna edecek tek enstrüman var; o da olası Rusların Ukrayna’ya müdahalesine müttefiklerinin karşılık vermesidir. Hem zaten Rusya’nın Batı Dünyasını tartarken yoklamaya çalıştığı tek nokta burasıdır. Ruslar, Ukrayna ile sorunları başladığından bu yana gözettikleri tek nokta da olası müdahale etmesi durumunda NATO’nun karşılık verip vermeyeceğidir. NATO Rus yayılmacılığını önlemek ve önünü kesmek istiyorsa en doğru nokta Ukrayna çizgisinde kararlılık göstermesidir. Onun dışında Rusya’yı durduracak hiçbir şey yoktur. 

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz