- Zorunlu Bir Veda - 23 Nisan 2020
- Yunanistan’ın Korona Başarısındaki Sırrı Nedir? - 22 Nisan 2020
- AKP Eski Türkiye’den Şikayetinde Ne Derece Haklı? - 21 Nisan 2020
İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Abd Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’un Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile görüşmesinde; Rıza Zarrab’a karşılık bir Amerikan şirketinin talimatıyla şeker fabrikalarının satışa çıkarıldığını iddia etti.
Bu iddia doğruysa şayet, bomba bir iddia. Bu ülkede öyle şeylere denk geldik ki, bu bile şaşırtmıyor artık…
Şeker fabrikalarının satışı ya da özelleştirilmesinin ajanslara haber olduğu ilk günde yandaş kanallardan birinde, “şeker fabrikalarının satılması, şeker hastalığını önleyecek” diye enfes içerikte bir çözümleme getiriliyordu..!
“Cumhuriyet tarihinin, ülkemizin ekonomik, sosyal gelişminde en önemli üç beş kazanımı nedir?” denince akla şeker fabrikası gelir. Uşak şeker fabrikasının kurulması, şeker üretimi ile birlikte hem tarımı hem çifçiyi kalkındırma gibi bir misyon edinmişti.
O zamanki şartlarda, yokluk yıllarında zorluklarla kurulan bu fabrikalar, bölgelerde tek sanayi kuruluşu olmakla beraber, çiftçilerin gelirine katkı ve işsizliğe karşı istihdam yaratmıştı.
Özellikle Doğu illerinde kurulan bu fabrikalar, ortama getirdiği hareketlilik sosyo-kültürel açıdan da önemli olmuştu. Şimdi de aynı şartların devam ettiği görülüyor. Bu denli bölge halkı için ve istihdam için önemli olan kuruluşu, kuruluş zamanındaki amaçları, misyonu hiçe sayarak kapatmaya çalışmak, satmak ya da özelleştirmek “nasıl bir mantıktır?” anlamak mümkün değil.
Satılma ya da özelleştirilme anında doğrudan milyonlarca kişiyi etkileyecek bir olaydan bahsediyoruz. En büyük sorunlarımızdan biri işsizlik iken, buna bir kapı daha aralanması akla ziyandır.
Bu fabrikaların ülkeye sağladığı katma değeri, yarattığı istihdam önemsenmiyor belli ki.
2006 itibariyle özelleştirilme kapsamına alınan, fabrikaların satılmaması için her seferinde Şeker-İş Sendikası, Danıştay aracılığıyla ayar veriyor, bu girişimleri akim bırakıyordu.
Şeker-İş’in haklılığının gerek hukuki, gerekse siyasi her türlü platformda kanıtlanmasına rağmen özelleştirme de ya da satışı için ısrar devam ediyor. Sendikanın engellediği her tehdidin ardından bir yenisi ekleniyor.
Meral Akşener’in iddiasını destekleyen duyumlar var. Şöyle ki; bazı çıkar çevreleri tarafından “Türkiye’de şekerin çok pahalı olduğu, Türkşeker’in özelleştirilmesi, şeker fabrikası sayısının azaltılması, şeker ithalinin serbest bırakılması gerektiği” gibi haksız ve mesnetsiz iddialarla sektöre yönelik yeni bir saldırıyı görüyoruz son günlerde.
Ülkemizi pazar haline getirmek isteyen Abd ve AB ülkeleri ile “ed&f man” gibi uluslararası şeker kartellerinin, bunların güdümünde hareket eden ve ülkemizdeki özelleştirmeleri dayatan İMF ve dünya bankası gibi uluslararası finans çevrelerinin, ülkemizi NBŞ cennetine çevirmek isteyen Cargill gibi NBŞ (nişaşta bazlı şeker) firmalarının, ürünlerinde bol miktarda Nbş ve yapay tatlandırıcı kullanan gıda ve içerek üreticilerinin oluşturduğu bu çıkar grubunun menfaati uğruna rant sağlasınlar diye bu fabrikalar özelleştirilmek ya da satılmak isteniyor. Ve iddia doğruysa; Erdoğan-Tillerson görüşmesinde bu konuda anlaşma sağlandı.
Bu arada 2011 yılında; Portföy-C olarak adlandırılan Kastamonu, Kırşehir, Turhal, Yozgat, Çorum ve Çarşamba şeker fabrikalarının özelleştirme ihalesini Cengiz Holding Ak-Can şeker kazanmıştı, ki belirtmekte fayda var.
Bu satışlardan beşyüz bin şeker pancarı üreticisi ve üç milyon insan doğrudan, hayvancılık ve besicilik, işçiler, nakliyeciler zarar görecek. Yani 8 milyon insanı etkileyecek. Şeker üreten ülke konumundan, şeker ithal eden ülke konumuna düşeceğiz.
Ülkemiz kaybedecek. Milletten yana olmayan, tarımı ve hayvancılığımızı olumsuz yönde etkileyecek olan, çiftçimizin elinden ekmeğini alan, bulunduğu il ve bölgelere ekonomik katkı sağlayan şeker fabrikalarının satışından vazgeçilmelidir. AB ülkelerinden Fransa, Almanya ve Hollanda’da şeker pancarı üretimleri artarak devam ediyor.
Akşener’in iddiası doğruysa, Zarrab davası ile kaybımız, artarak devam edecek. Rıza Zarrab-Şeker Fabrikaları hüllesi gerçekleşecektir. Bu satış durdurulmalı, yabana atılmayacak cinsteki bu iddia araştırılmalıdır.
