- Zorunlu Bir Veda - 23 Nisan 2020
- Yunanistan’ın Korona Başarısındaki Sırrı Nedir? - 22 Nisan 2020
- AKP Eski Türkiye’den Şikayetinde Ne Derece Haklı? - 21 Nisan 2020
AKP Latifliğini Kaybedeli Çok Olmuştu
Abdüllatif Şener’in dün 35 dakikalık Meclis Bütçe kapanış konuşmasını baştan sona dinlediğimde bu haftanın portresini kendisine ayırmaya kanaat getirdim.
Bülent Turan’ın siyasi etikle olmayan bağını ifşa edip eşinin saç teli üzerinden rant üretmeye endeksli tavrını yargılayan Şener’in bunda bile sükûnetini muhafazasını hayranlıkla izledim.
AKP’nin iktisadi alandaki ilk 5-6 yıllık başarı hikayesinin meyvesini, yumurtasını, sütünü, tüyünü, kalan 10 senede tüketişine dair tiradını ise hem hayranlıkla hem hüzünle takip ettim.
Meyve ağacının meyveleri için dallarını kıran, tavuğu kesip yumurtaları toplayacağını sanan, ineğin sütünü yavrusundan esirgeyen, koyunun tüyünü derisini yüzüp alan bir modelin hüznü idi bu.
AKP’nin tüm mevcudiyetini iktidarın ilk yıllarındaki bu gözalıcı iktisadi başarıya borçlu olduğunu algılamaktan yoksun olan güncel ekibin her türlü hürmetsizlikle konuşmayı sabote etmesine karşın hemen hiç bozulmayan duruşu ile, aslında AKP’nin o kuruluşunda temerküz ettiği ve bugün bir çokları için takiye olmakla eleştirilen halin reeliliğinin temsili idi.
1994’te Refah Partisinin İBB seçimleri için hayat kadınlarının haklarını savunarak iktidara ulaştığının gösterilmesi idi Şener’in konuşmasından yansıyan.
Başkaları gibi gemi su aldığında veya tayfalar terk ettiğinde değil, pupa yelken giderken rotanın yanlışlığını sezen bir ferasettir Şener’i ayrıştıran.
2008 gibi kimsenin AKP’nin bugünlerini öngörmediği bir dönemde şapkasını alıp gitmenin özgüvenidir Şener’i bu denli kendinden emin kılan.
AKP’nin kuruluş yıllarından Erdoğan’ı saymazsak neredeyse kimsenin kalmadığının bilgisidir Şener’i karşısındaki kitleye siyaset dersi vermede sorgulanmadan ari kılan.
AKP ne kadar olduğundan farklı hale dönüştü ise Şener de olduğunun aynısı kalmanın iç huzuru ile konuşmaktadır. Bu huzur onu Mehmet Şimşek’in 5 bin km uzağa düştüğü Ali Babacan’ın sessizleştiği ortamda siyasetin ortasında muhafaza etmektedir.
Şener’in bir CHP’li vekil olduğunu anlamayan ama kendi söylediklerini izale ettiğini unutan Bahçeli’nin yaklaşımı ise aslında Şener’e AKP’nin riyasetinden gelemeyen tepkinin yansıması olarak anlaşılmalı.
Şener’in AKP’li geçmişinden utanması gerektiğini savunan Bahçeli’nin yıllardır söylediklerinin tam zıddı istikamete yönelmesini göz ardı etmesi ise aslında Şener’in çizgisini de teyit etmektedir.
Türkiye siyasetinin ezberini bozanlardan olması Abdüllatif Şener’i özel bir konuma getiriyor. AKP’nin kurucusu CHP’ye geçebiliyor ise sorunun CHP’de olmadığı bir şekilde anlaşılıyor. Meselenin doğruyu aramak olduğunu kişiliğinde ifade ediyor.
Abdüllatif Şener’in yüzüne yansıyan huzur aslında bir zamanlar kurucusu olduğu partinin ittifak ettiği bir başka partinin başkanının kendisi için “partimde olsa otur yerine, derdim” sözüne muhatap olmamanın da huzuru.
İnsanlar tercihleri ile anılır. Belli ki Çeçen kızı Ayferat anne ile Bedirhan Şener’in çocuğu Yıldızeli’li Abdüllatif kendisini bu orta Anadolu çorağından çekip Arapça’yı Fransızca’yı öğretip profesör yapan eski Türkiye ile kavgalı hiç olmamış. Onun kavgası ve kaygısı yanlışı düzeltmekmiş.
Çarşının çocuğu, arkeoloji hakkında konuşacak kadar çok yönlü, HalkTV’de de Akit Tv’de de derdini anlatabilen bir maruftur.
Şarabın tadı dışında herşeyini bilirim diyecek kadar da, bir kendinden emin.
2005 yılında o zamanın Sabah gazetesinde söylediği sözlerinden hiç geri dönmemiş olması bile onun değerinin anlamamız açısından yeterli :
“AK Parti tüm halkımızın partisidir. İdeolojik platformla değil, çağdaş demokratik değerler platformunda siyaset yapmayı hedefleyen bir partidir…. Programa göre yozlaşma, yolsuzluk, çıkarcılık, partizanlık partimizin en yoğun mücadele alanlarıdır.”
Bu cümlede Akparti dışında itiraz noktası yok ise Abdüllatif Şener ne yapsın?
Erdoğanin bu günlerıni Abdüllatif Şener 2008 anlatti, ve gene onun Turkiyeyi değil kendini düşündüğünü de o zaman söylemistı.
Erdoğan herkese meydan okuyor! Fakat A Şenere tek kelime edemiyor. Neden acaba?
Sayin yazar sizin yazılarınızı severek ve zevkle okuyorum. Kaleminize sağlık elleriniz dert görmesın.
Ayrıcada memleketin bilinmeyen sorunlarını gündeme taşidığınız dolayide tebrikler.
Çok yönlü ve etraflı bir açıklama zira sayın Şener meclis konuşmasında her konuyu rakamlarla açıklıyor buna kim itiraz edebilir. Mükemmel.
Sayın bakanı akp de vekilken de severdim.Aradığımız dürüst saygın siyasetçi.Tırnağına taş değmesin