Sarı, kırmızı ve yeşil renkle sorununuz varsa trafik ışıklarını da iptal edin!..

0

HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Gebze’deki Nevruz kutlamalarında yaşananları Meclis gündemine taşıdı. “Yıllarca Kürt sorununu anlatmışımdır. Bana ‘Burada böyle bir şey yok’ demişlerdir ama pazar günü Nevroz alanında Kürt Sorununun devlet tarafından oluşturulduğu ve ‘Ak Parti-MHP cumhur zulüm ittifakı’ tarafından devam ettirildiği Gebze’de ispatlandı.” diyen Gergerlioğlu, şunları söyledi:

“Aziz Nesin’in bile aklına gelmeyecek örneklerle. Arkadaşlar, sarı, kırmızı, yeşil renkler miting meydanına alınmadı, kulaklarınıza inanamıyorsunuz değil mi? Kırmızı mont, sarı başörtüsü, yeşil kazak, tehlikeli görülüp miting meydanına alınmadı. İspatlıyorum, buyurun, bakın, sarı, kırmızı, yeşil bereli bir kardeşimiz, miting meydanına giremiyor, ben müdahale ediyorum, polisler ‘Yasak kardeşim’ diyor, giremiyor. Sonra, tartışmalar büyüyor, olayın artık komedi boyutu yüksek miktarda.

Polis laftan anlamıyor; sarı, kırmızı, yeşil bereyi elime alıyorum, polis noktasından ben geçiriyorum milletvekili olduğum için, polis arkamdan koşturuyor; komedi zirvede. Peki, elimdeki diğer bayraklar ne? Bakın, onlar da demokratik Alevi derneklerinin bayrakları. Şimdi, polis bana diyor ki: ‘Ya, Vekilim, sarı, kırmızı, yeşil renkler var burada, Kürtçe kelimeler var.’ Demokratik Alevi derneklerinin Kürtçe yazılımı varmış, ‘Giremez’ diyor, ben kendim böyle sokuyorum içeri. Bitmedi, bakın, sarı baş örtüsü ya… Hanımefendi sarı başörtülü, içeri almıyorlar, kucağında bebeği var, müdahale ediyorum; bir sürü tartışmalar.

Bitmedi, en komiği, sarı şemsiye de giremedi, sarı şemsiye krizi yaşadık, vallahi giremedi bu sarı şemsiye. Bakın, sarı şemsiye… Görüyor musunuz arkadaşlar? Vallahi giremedi miting meydanına. Size sarı şemsiyeyi getirdim. Ya, Gebze miting meydanına giremeyen sarı şemsiye Genel Kurula girebildi arkadaşlar. Bakın, polis böyle açtı şemsiyeyi, diyor ki: ‘Bakmamız lazım Vekilim.’ ‘İyi, bak.’ dedim. Sonra büyük izin çıktı, sarı şemsiye girdi ama ikinci polis noktasında ikinci amir izin vermedi, sarı şemsiye geri döndü arkadaşlar. Sarı şemsiye geri döndü ve sarı şemsiye giremedi içeri. Şimdi, bakın, yazı: ‘Nevroz’ ateşini büyütmenin tecridi kırmanın zamanıdır. Ya, biz bunun benzeri cümleleri bu Mecliste defalarca söylüyoruz. Amir diyor ki: Hayır efendim, yasak. ‘Tecrit’ diye bir kelime var, giremez buraya. Alınmadı.

Sonrasında daha başka da var, inanamazsınız; kırmızı, yeşil anahtarlık, giremedi arkadaşlar, kırmızı, yeşil anahtarlık. Tehlike ne? İçeride sarıyla birleşebilir. Evet, ya, trafik ışıklarını da iptal edin arkadaşlar. Ey Ak Partililer, trafik ışıkları tehlike arz ediyor; sarı, kırmızı, yeşil, bakın, tehlike arz ediyor. Ama sarı şemsiyeyi polis amirleri içeri aldırmamakta büyük bir maharet gösterdiler.

12 yaşındaki bir kız çocuğu neden gözaltına alınır?

Şimdi, bakın, ardından güvenlik kuvvetleri millete zulmettiler. Güvenlik kuvvetleri millete zulmetmek için var değildir. Nedir bu hâl? Kafasını kırdılar Yeşil Sol Parti Temsilcisi Ferdi Çiftçi, 8 dikiş atıldı. Bu ne rezalettir ya! Kocaeli Valisi sen kimsin ya! Kocaeli Emniyet Müdürü sen kimsin! Gebze Kaymakamı, Gebze Emniyet Müdürü… Onlarca genç boş yere gözaltına alındı. 12 yaşındaki bir kız çocuğu neden gözaltına alınır? Gözlerindeki korkuyu ben gördüm. Polis bunun için mi var? Neden bunları yaptıklarını da sonradan anladık. Kocaeli İl Emniyet Müdürü istifa etmiş, Ak Parti’den aday adayı olmuş, maşallah, maşallah! Çok büyük gayretler sarf etmiş, 12 yaşındaki çocuğu gözaltına aldırma başarısını göstermiş. Arkadaşlar, bakın, bunlar rezalettir. Yani bakın, gülsek mi ağlasak mı dedik ya, gülsek mi ağlasak mı? Saatlerce bunlarla uğraştım ya; yok, sarı renkleri… Şemsiyeyi içeriye sokmakla uğraştık.

Şimdi, bana katıldığım televizyon programlarında zaman zaman gençler soruyor: Kürtler ne yaşamış ki neleri eksik? Kürtler ne yaşamamış ki ey AK Partililer ya! Ey AK Partililer, ey MHP’liler, Kürtlere neler yaşatmamışsınız ki ya! Onlara ne yapılmış ki? diyorsun. Neler yapılmamış ki ya! En basiti bu, en gülüncü bu.

Kürdün anasını mezardan çıkarmışsın -anası mezardan çıkarılmış ya- kemikleri kargoyla göndermişsin; daha ne yapacaksın? Dilini, kültürünü, örfünü, âdetini, bayramını yasaklamışsın. Daha yakın zamanlara kadar bu ülkede Nevroz kutlamak teröristlik olarak görülmüyor muydu, görülmüyor muydu? Herkes elini vicdanına koysun, vallahi de böyleydi, billahi de böyleydi. Zor bela Kürtler bir bayramlarını kutlama hakkı elde ettiler şu memlekette ya, ondan sonra da renkleri, millî renkleri engellenmeye çalışılıyor. İş midir bu?”

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz