Gençlere Uyarı: Dini Duygularınızı Sömürtmeyin

0
Latest posts by Sinan Eskicioğlu (see all)

‘Gençlere Dini Nasihatler’ başlığı ile dinin önemi, ibadetler ve dine ne kadar çok bağlanırsanız o kadar iyidir gibi yazılar ve konuşmalar olmuştur. 
Hem ben dinledim hem de sizler belki de defalarca dinlediniz. 

Neden gençlere seslenirler? 
Çünkü gençler duygularını yoğun olarak yaşarlar ve önüne-arkasına bakmazlar ve hemen üzerine atlarlar. 

Dini anlatanlar da gençlerin bu özelliklerini çok iyi kullanırlar ve verirler gazı amiyane tabirle. 

Hatırlayanlarınız vardır Bosna Savaşı vardı. Ben de o zamanlar gençtim ve o savaş esnasında yaşananlar beni derinden etkilemişti. Genç olduğum için de Bosna’ya gidip savaşmayı bile düşünüp planlamıştım. 

Gençlik böyle bir şey. 

Nasihat edilmesini de etmesini de hiç sevmem. 

‘Peki bu yazıyı neden kaleme aldın o zaman?’ diyenler için söyleyeyim. 

Benim derdim gençlere dini nasihat vermek değil çünkü din insanın okuyup anladığıyla ve kişinin şartlarıyla oluşmalı ve gelişmeli. 

Benim derdim gençleri kandırmaya çalışanlar olduğu için gençlere farklı bir pencere açmak. 

Dinler onlarca noktadan yöneltilmesi gereken sorularla anlaşılır. 

Pagan kültürler, çok tanrıcılık, toplum yapısı, tarım toplumunun başlaması, tek tanrılı dinler, dinlerin gelişi, yaşanan olaylar, dinlerin geldiği toplum yapıları, olan değişiklikler, dinlerin anlaşılması ve yorumlanması, din adına yapılan savaşlar, mezheplerin oluşması, mezhep adına yapılan savaşlar, iktidar adına yapılan dini savaşlar ve benzer konular ele alınmalıdır dinlerin anlaşılması için. 

Ve İslam için her zaman dediğim: ‘Tarım toplumunda gelen İslam’ın sanayi ötesi teknoloji çağında anlaşılma sorunu’ konusunun ele alınması, araştırılması ve sonuca kavuşturulması. 

Sevgili gençler, 

Dini duygularınızın yoğunluğu sebebiyle din anlatanları saf ve temiz insanlar olarak algılamayın. 

Dinden rant elde ediyor mu, etmiyor mu ona bakın. 

Size din öğretmeye çalışan kişilerin dediklerine değil, yaptıklarına bakın. 

Abi, hoca, üstad gibi vasıflarla size sabrı tavsiye edenlere dikkat edin. 

Nasip, rızık konularında Yaratıcı’nın size vereceği nasip diyerek sizleri sınırlandıranlara inanmayın. 

Rızık-nasip düzlemini ballandırarak anlatan o kişiler kendi hayatlarında işlerini hiç Allah’a bırakmazlar ve sonuna kadar mücadele ederler ama iş gençlere gelince öyle nasihatler verirler. 

Sizi cennetle kandırarak hayatınızı sınırlandırmayı isterler ama kendileri hayatlarını sınırlandırmazlar. 

Size dürüstlüğü ve tamahkar olmamayı söylerler ama kendileri tamahkarlığın zirvesini yaşarlar. 

İslam tarihini toz kondurmadan anlatırlar ama tarihteki Müslüman zalimlerden bahsetmezler, onları huşu içinde dinlemeyin. Sorular sorun: Sıffin savaşını, İfk hadisesini, Cemel vakasını, Hz. Ali – Muaviye mücadelesini sorun. 

Hz. Ayşe ile Hz. Ali arasında neler olduğunu sorun. 

Avrupa’daki gençler. 

Camilere gidiyorsunuz, gittiğiniz camilerde kendinizi kullandırtmayın. 

Sizin enerjinizden ve bilginizden faydalanmak isteyen cami yöneticilerine ‘Hayır’ demesini öğrenin. 

Tek kuruş vermeden sizi sömürmek isterler bundan dolayı onlara ‘bilmiyorum’ diyerek onların ücret vererek iş yaptırmalarını sağlayın. 

Camilerdeki kişiler cemaatten para toplamaya alışmışlardır bu yüzden onların ücret ödeme alışkanlığını kazanmalarına aracı olmanız Allah katında çok değerli bir davranıştır. 

‘Çok soru sormayın, çok soru soranlar bundan dolayı helak oldular’ uydurma hadisini söylediklerinde onlara kanmayın. 

Hz. Peygamber zamanında Müslümanlar her konuyu Hz. Peygambere soruyorlardı hatta cinsel sorunlarını bile. Bu yüzden sürekli soru sorarak sizi sindirmelerine izin vermeyin.

Özellikle Avrupa’daki gençler, 

Camilerdeki gelir-gider defterlerini kontrol edin. 

Mübarek gecelerde ve cumalarda toplanan paraların arkasına düşün ve hesabını sorun… 

Paraların hesabını sorduğunuzda dikkatli olun!… 

Çünkü paranın hesabını sorduğunuzda düşmanınız çok olacaktır. 

Çünkü cami işlerinde para çok önemlidir… 

Sevgi ve Bilgiyle kalın

Önceki İçerikKimsesiziz, elini uzatan yok mu?
Sonraki İçerikSeçime gidilirken: Bürokrasi, anketler, Mehmet Şimşek’e yeni görev, adaylar, YSK…
Sinan Eskicioğlu kimdir? 1974 İzmir’de dünyaya geldi. Agah Efendi İlkokulu’nda eğitim hayatına başladı. İzmir İmam Hatip Lisesi’ni bitirdikten sonra ÖSYM sınavlarında Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni kazandı. Kelam dalında ‘Allah’ın iradesi ve Nedensellik Problemi’ isimli bitirme teziyle, gecikmeli olarak 2000 yılında üniversiteden mezun oldu. 28 Şubat sürecinin etkisiyle İlahiyat fakültesi mezunlarının öğretmen yapılmaması yüzünden 2002 yılına kadar ticaretle ilgilendi. 2002 yılında D.E.Ü. İlahiyat Fakültesi’nde Din Felsefesi dalında yüksek lisansa başladı. Aynı yıl yüksek lisans programını yarıda bırakıp Almanya’ya gitti. Almanya’da Diyanet’e bağlı çeşitli camilerde eğitmenlik ve öğretmenlik yaptı. Duisburg-Essen Üniversitesi Sosyal işler ve yöneticilik bölümünde eğitim aldı. 2007-2011 yılları arasında IGMG (Avrupa Milli Görüş)’de Düsseldorf Bölgesi Eğitim Merkezi müdürlüğü ve bölge eğitmeni olarak çalıştı. 2011-2013 yılları arasında Osnabrück Üniversitesi Protestan Mezhebi bölümünde eğitimine devam etti. 2016 yılından itibaren Ocak Medya gazetesinde köşe yazarlığı yapmaktadır. 2020 yılında gazetenin genel yayın yönetmenliğini üstlenen yazar Almanca, İngilizce bilmektedir. şimdiye kadar yayınlanmış olan yedi kitabı vardır. Yok Edin İnsanın İnsana Kulluğunu- Kişiselleştirilmiş İslam, Zeytin Ağacı (Roman), Katar istanbul, Müslüman Kardeşlerden Ak Parti’ye İslamcılık., Tarihteki Dindar Zalimler. İbn Sina, İbn Haldun

YORUM YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz